Tarihi 8 Ekim 2015

Terörsever akbabalar

Ve sınırımızın dibinde akbabalar uçmaya başladı. Leş yiyiciler vakti kolluyor, zamanı gelince ölülerin üzerine uçuşuyordu.
Herkes işi gücü bıraktı Suriye'ye koştu. ABD uçaklarla vuruyor, karada eğittiği ve ağır silahlarla donattığı PKK ile yeni hamleler kovalıyor. PKK işi gücü bıraktı, Halep'in bir mahallesini ele geçirerek DAEŞ'i değil Esad karşıtlarını vurmaya başladı.
Halep'de halk sokağa döküldü "Kahrolsun PKK" diye yürüyüş yaptı.
Rusya uçaklar, tankların yanısıra Lazkiye limanından top yığınağı yapıyor.
Putin'in ağır silahları, Özgür Suriye Ordusu'nun bulunduğu Hama, Humus, İdlib gibi şehirlere döndürüldü. Moskova Suriye'de uçuşa yasak bölgeler ilan etti. İran binlerce askerini Suriye'ye soktu, sokmaya da devam ediyor. Almanlar Erbil üzerinden bölgeye silah yağdırıyor, IŞİD'in ürettiği petrolleri Esad üzerinden satın alıyor. Dört yıldır Suriye'yi Londra'dan seyreden ve "Biz orada yokuz" diyen İngilizler de uçakları ile vurmaya başladı. Paris "Esad gitsin" diye konuşuyor ancak seyrediyordu.
Fransız savaş uçakları da bir hafta önce koalisyona katılarak DAEŞ'i vurmaya başladı. Nedense dört yıl sonra akılları başlarına geldi. Çin'den hiç ses çıkmıyordu ancak birkaç gün önce Suriye'ye savaş uçağı gönderip Esad ve Ruslara yardım edeceğini ilan etti. Pekin 90 artı birde "Suriye'de ben de varım" dedi. Binlerce insan öldürülüp katledilirken öküzün trene baktığı gibi Suriye'yi seyreden İtalya'dan dün "Biz de bölgeye savaş uçağı gönderiyoruz" açıklaması geldi. İsrail'in sınırdan 1600 DAEŞ militanını alıp tedavi ettiği haberi dün kimsenin umurunda oldu.
Tel Aviv'den ise ilginç bir son dakika golü geldi. İsrail Genelkurmay Başkan Yardımcısı General Yair Golan, Hava kuvvetlerinden generalleri MOSSAD'dan istihbaratçıları alarak masanın bir ucuna geçti. Diğer uçta ise Rusya Genelkurmay Başkan birinci yardımcısı Nikolay Bogdanowsky vardı. Rus generallerle İsrailli generaller ve MOSSAD ajanları Suriye CESEDİ üzerinde işbirliği için dün el sıkıştı. Ardından şampanyalar patladı. Binlerce insan toprak altına gömüldü seyrettiler... Milyonlarca insan yerlerinden yurtlarından edildi, ÖKÜZ takıldılar. ABD ile Rusya Suriye'yi paylaşma konusunda anlaşınca "İşte tam zamanı" dediler. Savaşın sonuna doğru geliniyordu artık. ABD PKK ile DAEŞ'i vuracak, Ruslar İran'la birlikte Özgür Suriye Ordusu'nu halledecek, ardından masada yeni haritalar belirlenecekti. Şimdi PASTADAN PAY ALMA zamanıydı. ABD ve Rus akbabaların yanına onlarcası daha hücum etti. Avrupa'dan başka ülkelerden yeni akbabalar gelmesi bekleniyor. Japonlar da belki bölgeye gelecekti ama ABD "DAEŞ her gün size ait yüzlerce Toyota ile gösteri yapıyor. Nereden çıktı bu arabalar?" diye soruşturma başlatınca Tokyo fren yaptı. DAEŞ'i kuran ve yöneten Batılı istihbarat ajanları çok mutluydu. Örgüt muhteşem bir görev yapmış ve Suriye'yi ceset tarlasına döndürmüştü. Akbabaları buraya çekmek için mükemmeli bir vazife ilan etmişti. Washington, Londra, Berlin, Paris, Tel Aviv ve daha nicesi Suriye paramparça olduğu için çok mutluydu.
Ruslar Karadeniz'e Kırım'ı işgal etmenin sevinciyle inerken, Suriye'de uzatmaların oynandığı dakikalarda oyuna girip Akdeniz'i kurtarmışlardı. Artık Ortadoğu petrollerini Suriye üzerinden Akdeniz'e taşıyacak koridorda söz sahibi olacaklardı.
Kriz büyüyor telaşı petrol fiyatlarını hafifçe fırlatmıştı. Daha da artması bekleniyor, Ruslar avuç ovuşturuyordu. Kolay değildi, Kırım'ı işgal ettiklerinde dünyadan misilleme gelmiş, Suudiler petrol fiyatlarını düşürmüş, en büyük üreticilerden Rusya sadece ilk iki ayda 200 milyar dolar kaybetmişti.
Kim bilir o günden bu yana zararları kaç yüz milyar dolardı? DAEŞ sayesinde bu açıklarını kapatma fırsatını yakalamışlardı.
Özgür Suriye Ordusu'nu vururlarsa adamları ESAD iktidarda kalacak, yüzbinlerce insan da yeni göç dalgası başlatacaktı. Mülteci yığınlarının üzerine yenileri eklenecek, önce Türkiye'nin sonra Avrupa'nın başına bela olacaktı. Ukrayna krizinde ambargo koyan Avrupa'dan da yeni göçlerle intikam alacaktı. Sağolsundu DAEŞ ve PKK gibi terör örgütleri. Biri akbabaları Suriye'ye çekiyor, diğeri Türkiye'yi içeride tutuyordu.
Ölen ölüyor ama doyan hep akbabalar oluyordu. Şimdi mezar kazıcılarının PARA kazanma zamanıydı!.