Yani ona "Büyük katil" diyorlardı.
Bardaktan boşanan sağanak misali küfür ve ve hakaretler yağdırdılar sayfalarında. "Sefil yaratık" bile dediler 9 sütunda. "Yırtıcı Hayvan" diye başlık atanlar oldu. "İstanbul'un vahşi hayvanı" yazan gazeteler de vardı. "İğrenç dehşet eylemlerinin ve cinayet çılgınlığının pençesine düşmüş Yıldız Köşkü Canavarı" diye yorumlar yaptılar köşelerde. "O bir Cellat" dediler.
O dönemde Avrupa'da matbaa patlaması yaşanıyordu.
Batı basınının saldırdığı kişi Sultan Abdülhamid Han'dı.
Kendilerine kafa tutan bir siyaset izliyordu.
Enseye tokada gelmiyordu. Bir karış toprak vermiyordu.
İngilizlerle Rusları birbirine düşürüp, memleketine çıkar sağlamaya çalışıyordu. "Sen kimsin" vaziyetleri vardı ortada.
Borç batağına sapladıkları Osmanlı'yı iflasın eşiğine getirenlerin başı dertteydi.
Çünkü ele geçirmek üzere oldukları imparatorlukta biri çıkmış, borçları ödemeye başlamıştı.
Yüz yıldır uyguladıkları "BANKERLERLE" batırma planları suya düşüyordu.
Tabii ki saldıracaklardı.
Üstelik o günlerde kendilerine bağlı Belçika Kongosu karışmıştı.
Operasyon yapacaklardı.
Ve yaptılar da.
Askerler subaylarına tam 1357 KESİLMİŞ EL getirmişti.
İsyancılara hadleri HAYVANCA verilmişti.
Bu hayvanlığın örtbas edilmesi lazımdı.
Dikkatlerin başka yere çekilmesi lazımdı.
En kolay dikkat dağıtma yolu basında YILDIZ KÖŞKÜ'ne saldırmaktı.
Onun içindir küfür ve hakaretlerle, en ağır iftiralarla geldiler.
Avrupa medyası bu operasyonla Afrika'daki 1357 kesik eli gizlemiş, Sultan Abdülhamid Han'ı da "Kızıl Sultanve büyük katil" ilan etmişti.
Bu gün baktığımızda değişen bir şey yok. "Türkiye'nin yeni Başbakanı Ahmet Davutoğlu'dur" dendiği bir günde saldırı başlıyor.
Birileri IŞİD'e rehine karşılığı Suriye'deki Süleyman Şah Türbesi'nin verildiği yalanını servis ediyor.
Yeni Başbakan Davutoğlu'na daha açıklanmadan vatan haini yaftasını vurmaya başlıyorlar.
IŞİD süper İngilizce konuşan militanları eşliğinde Irak'ta Amerikalı gazeteci kesiyor.
İngilizler "Bu adamın Londra aksanı gösteriyor ki, bizden daha İngiliz" diyor.
IŞİD'in kesici timlerinin içinde tam 1000 İngiliz'in yer aldığı açıklanıyor.
İngilizler bir terör örgütüne 1000 vatandaşını kaptırıyorsa biliniz ki bunun en az yarısı Kraliçe'ye bağlı MI6 ajanıdır.
Ve Irak'ta kesme operasyonları yapılırken, İngiliz Reuters işi gücü bırakmış Davutoğlu'na saldırıyor.
Hem de Başbakan ve Genel Başkan adayı olarak açıklanmasına saatler kala.
Neymiş Davutoğlu iflas etmiş politikaları ile.
Ulan size ne?
Hem iflas etmişse sizin için daha iyi değil mi?
Sevinmeniz lazım değil mi böyle bir duruma.
İflas etmemiş, zengin bir Türkiye aşkıyla mı yanıyorsunuz da "Aman Davutoğlu ile olmaz" diyorsunuz?
Aynı dangalaklığınızı KÖŞK'e çıkmaya hazırlanan Erdoğan için de kaç senedir yapıyorsunuz.
Osmanlı zamanında YILDIZ KÖŞK'Ü için yaptıklarınız da ortada.
Artık manşetlerinizin ve saldırılarınızın ne anlama geldiğini çok iyi bilen bir halk var memlekette.
Biz İngiltere'de "Cameron'dan Başbakan olmaz" diye haber yapıyor muyuz?
Nedir bu Türk halkını yönetecek Başbakan ve Cumhurbaşkanı konusundaki bitmek bilmeyen BÜYÜK aşkınız?
IŞİDDİR olun gidin başka kapıya!!!
