Tarihi 22 Temmuz 2014

Katiller

Çocukları vuruyor İsrail barbarları.
Bir semti yerlebir ediyorlar.
Koşan kaçacak yer arayan sivillerin, anaların, evlatların üzerine bomba yağdırıyorlar.
Her türlü bombayı deniyorlar.
İnsan eriten bombalar...
Atıldığı yerde patlayıp içinden yüzlerce okun çevreye yayıldığı...
İnsan boğazına saplandığı "OK BOMBALARI" vs vs.
İnsanlık suçu sayılan hangi bomba varsa deniyor KATİLLER.
Bebeleri paramparça ediyor.
Gelen fotoğraflara, görüntülere baktıkça insanın kanı donuyor KANSIZLARIN katliamı karşısında.
Eller, ayaklar toplanıyor yerlerden.
Bir şehir düşünün, en fazla 50 ambulansı vardır belki de..
15 ambulansı bile vuruyor CANİLER...
Utanmıyor, sıkılmıyor CELLATLAR hastaneye de bomba yağdırıyor dün.
İnsan kurtarmak için çırpınan doktorların üzerine ÖLÜM yağıyor yeryüzünün şu dönemdeki en AŞAĞILIK KATİLLERİNDEN.
Hastanede yer yok artık...
Parçalanmış bebek, çocuk, kadın bedenlerine ameliyatlar koridorlarda yapılıyor.
Çocuk ölümlerinde sayı bu satırlarımı yazdığım saatlerde 100'e yaklaşmıştı.
Yaralı sayısı ise 5000'i geçmiş.
Ayağı, kolu, parmakları kopan çocuklar...
Büyük travmalar geçiren küçücük masum yavrular...
Ve onlara ölüm kusan HİTLER kanı şırınga edilmiş İsrail ALÇAKLARI...
O kadar rahatlar ki; Bu Gazze gerilimin bir öncesindeki saldırılarda 685 çocuk öldürmüşler.
Şimdi yeni bir rekor peşindeler.
Ve bakıyorum dün İsrail medyası ve yazarları Başbakan Erdoğan'a da kalemleri ile bomba yağdırıyor.
Bendror Yemini diye bir İsrailli yazar köşesinde diyor ki; "Hadi orantısızlıktan bahsedelim!
Birleşmiş Milletler, sivil ölümlerin çok büyük sayılarda olmasına rağmen kendi adına savaşan kuvvetleri durdurmadı. İsrail'e karşı konuşanların bu küstahlığı nereden?"
Evet BirLEŞmiş Milletler birçok savaşa müdahale etmemiş.
Onun için İsrail'e bu küstahlık niye yapılıyormuş. Savaşta siviller ölürmüş.
Adamdaki utanmazlığa ve aymazlığa bakın.
Ve devam ediyor; "Orantı diyorlar. Orantı.
Hadi orantıdan bahsedelim. II. Dünya Savaşı'nda Müttefiklerin bombalayarak günde 10.000 sivili öldürdüğü Dresden'i geçelim. Daha yakın bir savaştan söz edelim.
Sadece hava saldırılarıyla yönetilen bir savaştı. Ve her savaşta olduğu gibi sivil halk da ölüyordu. Doğrusunu söylemek gerekirse, ölenlerin çoğu masum sivillerdi. 14 Nisan'da 70 mülteci sığındıkları Korisa Köyü'nde öldürüldüler. 30 Mayıs'a bir ihtiyarlar evi bombalandı. 20 kadar yaşlı hayatlarını kaybettiler. Suçları neydi bilinmiyor. Aynı gün bir trenin bombalanması sonucunda 11 kişi daha hayatını kaybetti. Bir hastane de bombalandı ve üç kişi öldü. Hatta yolunu şaşıran bir bomba, komşu bir ülkenin başşehrine düştü.
Bu anlattıklarım Irak'ta, Falluja'da veya Çeçniya'da yaşanmadı. 1999'da Avrupa'nın göbeğindeki Belgrad'da NATO bombalamaları soncunda oldu."
Evet adamlardaki yüzsüzlük görüldüğü gibi dorukta. Belgrat bombalanmış NATO uçakları tarafından.
Gitmiş bu İsrailli yazar Belgrat'ta yürüyüşe katılıp sivilleri öldürüyor diye bir de yürüyüşe katılmış, NATO'yu protesto etmiş.
Öyle diyor gururla.
Bosna Hersek'de sadece Serebrenica'da bir günde 8.500 silahsız sivil müslümanı öldüren SIRP kasapları umurunda değil adamın.
Kendileri da saldırgan olduğu için, saldıran SIRP'ları anlatıyor bize.
İşte böyle İsrail medyası da...
Tıpkı İsrail'i yöneten Katiller gibi.
İsrailli meslektaşımız utanmadan "İsrail'e karşı konuşanlar, 'orantısızlık', 'katliam' ve 'savaş suçu' laflarını etme küstahlığını nereden buluyorlar?" diye soruyor. Nereden olacak vicdansız; Kandan... Oluk oluk akan Çocuk ve BEBEK KANINDAN...
Ve sizin gibi KATİLLERE küstahlık bile az!!!