Bu durumda barış süreci, bir tek bizim mi umurumuzda arkadaşlar?
Ama sinirlere hakim olunca şu gerçeğe ulaşabiliyorsunuz; Karakol basanlar, yasal yollardan haklarını talep eden Kürt halkı değil, tam tersi bir takım şahsi çıkarlar uğruna kendi halkının geleceğini hiçe sayan karanlık yüzlü uyuşturucu satıcıları!
Yani siz bana bakmayın, bu gerçeğin bilinciyle hareket edip, o zor bulduğumuz itidalimizi yeniden takının ve sürece destek vermeye devam edin. "Hani PKK ile savaşmayacaktınız, neden içimize karakol inşa ediyorsunuz" diyen ve sorunu başka mecralara taşımak isteyen bazı ahmak BDP'lileri de ka'le almayın.
Acun, Ümit Karan'ı harcadı!
Survivor, bu yazıyı kaleme almamdan 12 saat sonra final yapıyor. Benim gönlüm taraflı ve Hilmi Cem'den yana.
Ama yarışma ve kuralları hakkındaki düşüncelerim son derece tarafsız olacak inanın.
Bir kere birinciyi seçmek için kullanılan yöntem son derece yanlış ve hatta sinir bozucu. Dün gece mesela, 'madem Doğukan'ı finale bırakacaktınız Ümit Karan'ı neden o zorlu parkurlarda ölümüne yarıştırdınız' gibi bir soru getirdi akıllara.
Çünkü Karan'ın aldığı puan, Doğukan'ınkinin iki misliydi ve Hilmi Cem'le aynıydı. Karan'ı tanımam bu arada, hatta geçtiğimiz hafta hakkında ağır bir yazı yazdım... Hilmi ise dış kapının dış mandalı. Buna mukabil Doğukan arkadaşımın oğlu. Ama vicdanım, Acun'un, Ümit'e yanlış yaptığını söylüyor şiddetle...
Ayrıca şu birinci neden SMS'lerle seçiliyor asla anlamış değilim. Amaç, halkın beğendiği yarışmacıya oy vermesiyse, burada sempati güzeli mi seçiyoruz ki, halk karar veriyor? Kaldı ki Survivor doğrudan güce dayalı bir yarışmadır ve insanlar bileğinin hakkıyla kazanırlar. İş, ekran başındakilere bırakılırsa gördüğünüz gibi, 'Barış Manço severlerin oylarıyla, Galatasaraylıların oyları çarpışır' ve şaşırtıcı şekilde futbol yerine müzik kazanır.
Bu işin uç noktası ama gerçek. Dün gece parkuru, yüksek puanla bitiren Ümit, izleyici oylarıyla yarışmadan elendi. Üçlünün en başarısızı Doğukan ise büyük ihtimal bu gece SMS'lerle Survivor şampiyonu olacak.
Türk gencinin nasıl olması gerektiğinin en büyük örneği, terbiye ve adap abidesi, yüreği temiz Hilmi Cem da artık yarışmanın figüranı olarak tarihe geçer.
Biz de sorarız, adaletin bu muydu SMS'ci Türkiye?
Bin ah işit...
Sakarya'da 13 yaşındaki kız çocuğuna tecavüz eden 30 küsur kişiden biri, olan polis müdürü kaçtığı yurt dışından getirilmiş. Karıma sordum, "Ne diyorsun bu gelişmeye!" diye; Hırstan tükürükler saçtı etrafa. İçinden toparlayabildiğim sözcüklerse şunlar; "Ülkedeki yargı kararlarına bakıp benim de fena halde suç işleyesim var. İlk iş olarak karımın ağzını burnunu dağıtıp, kırk yerinden şişleyip, 'Namusumu temizledim' deyip serbest kalıveresim var." "Sonra ç.kümün derdine düşesim, yaradan hazır böyle bir şey vermişken bunun keyfini süresim var. Kuytularda kadına-kıza bol bol tecavüz edip, meczup tipime bakmadan 'İki yıldır karı-koca hayatı yaşıyorduk ki' diyesim, hatta 80 yaşındaki nineye tasalluta kalkışıp, kendimi 'Cilve yaptı dayanamadım' diye savunasım var... Olmadı gözüme kestirdiğim bir pilici iğfal edip, 'tecavüzcüsüyle evlensin' kanunundan yararlanıp kendime ömür boyu karı yapasım var. Bu cümleden olmak üzere, kahvedeki esnaf arkadaşlarla toplaşıp, 13 yaşındaki N.Ç'lerle biteviye sevişesim var. Yani artık benim de birilerine her bakımdan tecavüz edesim var!" Ben bu gece sizlerden birinin evine sığınabilir miyim sevgili okurlar?
