SAVAŞ AY

SAVAŞ AY

Tarihi 19 Nisan 2011

Beden dili öğren kurtul

Çocuk çağlarımızda kuşdili konuşurduk. Son derece basit ve eğlenceli bir dildi.
Mesela anneannem kuşdili marifetiyle, "Savaş" diyecekken şöyle seslenirdi: "Saga vagaş..."
Sonraları unutuldu gitti kuş dili.
Geriye kala kala çok farklı bir eylemler silsilesini anlatan "Aga nigi, naga nigi" tortucukları kaldı.
Şimdi menşur olan 'Body Language'. Yani "Vücut Dili'...
Kriminolojiden tutun da, pazarlama tekniklerine, psikolojiden girin de, temaşa sanatlarına kadar, varsa yoksa vücut dili...
Diyelim ki sorgulanan bir zanlının vücut diline bakıp suçlu mu suçsuz mu anlıyormuş uzmanlar.
Adam mesela "sen mi öldürdün?" sorusuna cevap verirken; sol eliyle kulağını kaşıyıp bakışlarını da yine sol tarafa kaçırarak "Hayır asla. Ben o sırada Muammer abilerle okey oynuyordum" şeklinde konuşuyorsa, bu verdiği yanıtın üfürük, yani palavra olduğuna delalet ediyormuş. Sağdan tarafa bakış fırlatıp, kulak mulak kaşımazsa anlıyorlarmış ki yanıtı doğru vermektedir o zanlı.
Artık orta ölçek işletmelerde bile başvurulan vücut dili yardımıyla satış arttırma dersleri var mesela.
Örmeğin girdiğiniz bir giysi mağazasına, yanınızda hemen bir tezgâhtar kız beliriyor. Kızımız bu yeni ve tılsımlı dilden habersizse sadece canınızı sıkacak geyikler yapıyor: "Nasıl yardımcı olabilirim?", "Ne tür bir şey bakmıştınız?", "Gök mavisi tercih eder miydik?", "Şunu düşünür müydünüz?" vs. Oysa vücut dili kullanarak satış pompalama kursunu başarıyla tamamlamış bir başka tezgâhtar kızımız sadece malzemeyi göstermekle kalmaz. O, yüzünü limon görmüş Roman klarnetçi nevinden buruşuk yaparken, ani bir mimik falsosuyla; "çekiyorum çiiiz deyin" talimatı alan fotoğraf objesi şekline getirir. Siz de yüzü gülümseyen, başı dibi ayrı oynayan kıza bakaraktan kendinizi veznenin önünde ödeme yaparken bulursunuz. İşin daha derin tekniklerine girmenin fuzuli olacağı kanısındayım.
Zorlama örnekler vermektense, vücut dili teorilerinin listesini sunmayı tercih ederim. Vücut dili sözlüğü ne anlatıyor?

Haydi öğrenin
Ahmet Şerif İzgören;
Genelkurmay'a bağlı birimlerden Emniyet Genel Müdürlüğü'ne, üniversitelerden özel şirketlere kadar "vücut dili" dersleri veren bir uzman. Yazdığı 'Dikkat Vücudunuz Konuşuyor' adlı kitaba göre eller, bakışlar ve duruş, insanın ruh halinin bir aynası. İzgören, kişilerin mesajlarını yüzde 7 sözlerle, yüzde 93 ses ve beden diliyle verdiğine dikkat çekiyor kitabında. Örnekleri de şöyle veriyor: İşaret parmağını kaldırıp konuşanlar: Karşısındakini üstü kapalı tehdit ediyor.
Kenetli eller: Genel bir olumsuzluk ya da hayal kırıklığı yaşadıklarının mesajını veriyor.
Ellerini önde birleştirerek 'el pençe divan' duranlar, karşısındakine 'Ne isterseniz yaparım' demek isterken; ellerin arkada birleşmesi kendine olan özgüveni, meydan okumayı anlatıyor.
İki elin parmak uçlarını birbirine yapıştırmak: Haldun Dormen ustanın programlarını sunarken çok sık yaptığı hareket, 'konuya hâkim' olunduğuna, bir elin yüzü kapatması 'endişe'ye işaret ediyor.

Sana inanmıyorum
Elin çeneyi okşaması:
Karar verme sürecinde olunduğunu gösteriyor. Dinleyen kişinin eli yanaktayken, başparmağı çene altındaysa karşısındakine eleştirel, hatta rekabetçi yaklaşıyor. Diğer parmakların ağzı örtmesi, ya 'Benim de söyleyeceklerim var' ya da 'Sana inanmıyorum' demek.
Bacak bacak üstüne atmak:
Kişiler kendilerini güvende hissetmek için genelde masa, kürsü gibi bir yerin arkasında olmak istiyor. Daha çok kadınların tercih ettiği bu oturuş, içine kapanıklık ve savunmaya geçme duygusunun göstergesi kabul ediliyor. Kişi kabuğuna çekiliyor ve fikrini açıklamaya karar verdiğinde bacak bacak üzerine atmaktan vazgeçiyor