Tarihi 17 Ocak 2015

Teknoloji

İnsanlığın ruhunda duygular açıktı.
Cam güzelleri gibi.
Teknoloji duyguya silah çekti, yıldızların simyasını bitirdi.
Kimyasal silahlar, nükleer santraller üretti.
Yanına da "Para için ruhunuzu bile satabilirsiniz" notunu iliştirdi.
Bütün kapıları soysuzluğa açtı da, duygu içine kapandı.
***

İnsanlığın yaratılışında duygular netti. "Seni seviyorum" gibi.
Teknoloji namertlik üretti.
Kahpeliğin bütün hallerini öğretti, gücünü insanlık dışı kullananlar için.
Duygusal bütün kanıtları da yok etti.
Postacı kapıyı iki kere çalardı, gerek kalmadı.
Şimdi iletilerde ruhu çalınıyor insanlığın.
Karnı zil çalıyor sokaktaki çocukların, duyan yok!
***

İnsanlığın yaratılışında vicdan vardı, utanmak duygusu.
Teknoloji merhameti yok etti, laneti üretti.
Cehaletin cehenneminde teknolojinin devrimi nasıl olurmuş gösterdi.
Dokusunu kaybeden eller.
Karanlığa zincirlenmiş gözler.
Hormonlu tavuklar, kanserli istavritler.
Çocukların masumiyetinin üzerine yürüyen çelikten ordularla, beyinlere kazınan şiddetin bütün halleri.
***

Sonuç olarak.
Yıldızı parlayan teknoloji insanlığın ruhunu satın aldı.
Kalbine girdi ülkelerin, bağırsaklarına.
Vicdana gerek duyulmayan bir dünyası var artık.
Savaşı seviyor teknoloji, parayı.
Saygın olanı değil, popüler olanı.
O yüzden, soysuz reklamların salgılarından mikrop dağıtıyor çocuklarımıza.
Hırsızlara konaklarda villalardan villa beğendiriyor!
İlham verenlere ödül veriyor.
Kışkırtıcılık pazarında pastayı bölüşemeyenlere toplu tabut siparişleri veriyor! Yüzde 10 indirim!
***

Demokrasi; çocukluğumuzun tahta sandalyeli çay bahçelerinde unutulmuş, siyah beyaz bir gazete sayfasıdır.
Bir bayram kartpostalı.
Haksızlığa karşı mücadele eden yaşlı bir şövalye!
***

Demokrasiyi öldüren bu acımasız teknoloji şimdi kaderimizin yolunu bile çiziyor.
Buna kısaca "kıyamet çizgisi" deniyor.
Teknoloji; insan hayatını kısaltmanın bütün formüllerini de meraklı insanların üzerinde deniyor.