Madencileri yutan ve sindiren sisteme de.
Maden ocağı denir!
***
Madencilerin hayatı ölümlerle korunmaya alınmıştır.
Bir maden işçisinin hayatı ancak ölüme çeyrek kala değerlenir!
Buna da vicdansızlık yasası denir.
***
Sorumsuzlukla beslenen patronlar ülkesinde.
Maden işçilerinin hayatta kalma şansı yoktur.
***
Maden işçilerinin en büyük yanılgısı.
Çalıştıkları yerin mezarlık olduğunu unutmalarıdır.
Hayat onlara hatırlatır!
***
Maden işçilerinin bu topraklarda yaşama hakkı olmadığını.
Onlara verilen değeri görünce daha iyi anlıyor insan.
***
Maden işçilerinin öğlen uykusu da yoktur, akşam uykusu da.
Madene girerken bıraktıkları notları vardır. "Ölüm uykusuna yattım.
Mahşerde döneceğim."
Ne yaşama hakları, ne özel şartlar.
Bir maden işçisi sadece öldüğü zaman sorun çıkarır. "Bunlar da amma çok ölüyorlar kardeşim! Başımıza dert açıyorlar."
***
Kaderine güvenmesin hiçbir madenci.
Onlar kadersiz ölümler için seçilmiş insanlardır!
***
Maden işçilerine yemek bile vermeyen bir patron.
Belli ki paraya da açtır ölümlere de!
***
Ne utançtır ki.
Televizyon toplumu için bir dizinin sonunu merak etmek.
Maden işçilerinin sonunu merak etmekten daha değerlidir.
***
Yatak odasına bile kamera yerleştirecek kadar kendini geliştiren o soysuz teknolojinin maden işçisine faydası nedir?
Ölüm haberlerini herkese yaymaktan başka.
***
Maden ocaklarının patronları işçilerine pabuç gibi dil çıkaracağına.
Onları canlı soktukları madenden canlı çıkaracak kadar "adam" olsunlar.
***
Maden işçilerinin ciğerlerine dolan harfler.
"Y-a-ş-a-m-a-k
i-s-t-i-y-o-r-u-z..."
