Tarihi 8 Haziran 2013

Anneler için

Olayın masumiyetini ayıralım.
İşadamları bu işin içine girdiyse, meselenin içinde para olduğunu görelim..
Kanalistanbul Projesi, İngiltere'yi rahatsız ediyorsa, İngiliz medyasının meselenin neresinde olduğunu anlamakta zorluk çekmeyelim.
Halkın temiz istekleri arasında, kim yeni bir havaalanı istemez?
Bunun pazarlık yapılmasını da hesaba katalım.
Eylemin ikinci bölümünün nereye taşınmak istendiğini görelim.
***

Tamam, ağaç bir fayı tetikledi diyelim. Meseleyi korkuların ürünü sayalım. Orantısız gücü ve yakıp yıkılanları da sayalım.
Ama ölüleri ve yaralıları da sayalım.
***

Bütün bunlar olurken, insani yanımızı inkar etmeyelim. Meseleye annelerin gözüyle de bakalım.
Direnen insanların anneleriyle de, polislerin anneleriyle de.
Düşmanlık dört nala solurken.
Olan annelere oluyor çünkü.
***

Provokatörler tetikte beklerken...
Barikatların önünde ve arkasında kardeş yüzler varken...
Anneleri düşünün. Ölümlerin gözü seğirirken evlat acısının ne olduğunu en iyi bilen anneleri. Sesleri ıslak anneleri.
Televizyonların böğrüne gömülmüş.
Bir gecede kaç kere ölmüşler kim bilir.
Acı derinleştikçe sızıları da büyüyor.
Dilinin altındaki sancıları hangi gerçek onarır söyleyin?
"Bütün günahlar bize yazılsın, evlatlarımıza bir şey olmasın" diyen anneleri duyabiliyor musunuz?
***

Bu zamansal düşmanlık bitirilmeli.
Bir cümle, bir karanfil, bir barış esintisi yeter de artar bile.
Nasıl ki deniz bir parçasından ayrılamazsa, insanları da ayıramazlar..
Ama bütünlük bozulurken, düşmanlık bulaşıcı bir hastalık gibi yayılır.
Bilmeliyiz ki, soysuz senaristler için bunlar filmin fragmanları.
Eğer bu oyundan kurtulamazsak.
Bizleri birbirine düşürmenin bütün ödüllerini silip süpürecekler yine.