Tarihi 4 Temmuz 2010

Aşkın tanımı

Gençlik, aşkın uzağında duruyor artık.
Aşkın doğal kaynakları ruhtu, kuruttular.
Paranın, şöhretin ve bedenini gecelik otel gibi kullandırmanın saflarını seçenler, aşkı unuttular.
Geleneklerle bağlarını kopartmış duyguların yerini, çıkar ilişkileri aldığından beridir ki.
Aşk önemsiz bir kelimedir artık.
Her gece birinin koynuna giren ünlülerin ilişkisine bile "aşk" diyen medyatik düzen varken, aşkın sadece adı kaldı.
Bir de fiyatı!
***

"Parayla saadet olmaz" diye şarkılarımız vardı bizim. Aşkın adresi vardı, pembe panjurlu evler, bahçesinde ebruliler...
Sigara paketlerine yazılan şiirleri vardı aşkın. "İçimdeki acıyı ikiye bölsem Sana yollasam yarısını.
Dayanamazsın...
"
Nuriye Özen yazmış, 1960'lı yıllarda.
***

Ayrıldığının ertesi günü başkasının koynuna atılmak değildir aşk.
Beden koleksiyoncusu olmak hiç değildir.
Tüm şehri baştan başa yürümektir.
Gelmeyeceğini bilerek beklemektir.
Sonsuzluktur, masumiyettir...
Aşk ilahi bir ninnidir.
***

Aşk toprak kokusudur, fonda keman sesi ve yağmur...
Aşk alevini arayan rüzgar...
Kalbindeki dalgalara bırakabilmek kendini.
Aşk, bir gülün açmasındaki sihri görebilmektir.
Aşk, bombalara kendini siper edebilmek, çocuklar yaşasın diye ölebilmektir.
Aşk zarafettir. Büyülü bir yolculukta, kendi ruhunun asaletini sınamaktır.
Aşk için seven bir yürek yeter.
Aşk insanlıktır.
Televizyon dizilerindeki soysuz kahramanların yerine kendilerini koyan, hayvani duygular sergisi değil.