Türk atçılığı şaha kalktı

Başta Amerika olmak üzere bazı Avrupa Birliği üyelerini;örneğin Almanya, İspanya, İtalya, Yunanistan, Portekiz gibi ülkeleri vuran ekonomik kriz, en büyük darbeyi at yarışlarına vurdu. Atatürk'ün "At yarışları modern toplumlar için sosyal bir ihtiyaçtır" diye tarif ettiği at yarışlarında Türkiye, Amerika ve Avrupa'nın bu krizinden etkilenmeyen tek ülke oldu. Bunu Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker de onaylarken;"Bir çok ülke geriye giderken, Türkiye atçılıkta dört nala koşuyor. Çok kısa bir zaman sonra Türk atçılığı tüm dünyanın ilgisini daha da çekecek ve örnek bir ülke haline gelecektir" dedi. Yalnız bu değil, Bakanın şu sözlerine de dikkat etmek gerekir:" İngiliz atlarında Osmanlı kanı var. 2.Viyana kuşatmasında elde edilen Osmanlı atlarının kanının İngiliz atlarına aşılandığı anlaşılmaktadır.." Türkiye, atçılıkta inanılmaz bir süratle Avrupa ve Amerika'da üst sıralardaki yerini almak için koşarken, 130 bine yakın (direkt ve yan çalışanları ile) aileye ekmek kazandırıyor, devlete vergisini, bazı kamu kuruluşlarına da paylarını verirken, yüzbinlerce vatandaşa da ikramiye dağıtıyor. Türk atçılığı şu anda Avrupa'da ilk üçte, dünyada da sekizinci durumda bulunuyor. Türkiye'de yılda 8 hipodromda 400'e yakın yarış düzenlenirken, geleceğe doğru emin adımlarla ilerlemesini
sürdürüyor.

BU SEKTÖRDEN 30 BİN KİŞİ EKMEK YİYOR
Ülkemizde kayıtlı 32 bin adet at var. Bunların 5034 adet safkan aktif olarak koşmaktadır. Çeşitli bölgelerinde bulunan 50 adet safkan İngiliz ve yine TJK'ne ait olmak üzere 23'ü misafir toplam 33 safkan Arap aygırı ile toplam 3050 baş kısrağa aşı yapılmıştır. Türkiye genelinde ise 872 aygır, 7579 damızlık kısrak, 20.660 tay olmak üzere toplam 29.111 faal safkan İngiliz ve Arap atı bulunmaktadır. Bu sektörden emek yiyenlerin sayısı ise 30 bini aşmaktadır.

HASILATIN YÜZDE 50'Sİ TALİHLİLERE VERİLDİ
Gelirinin yüzde 99'unu Müşterek Bahisler'den sağlayan bu sektör, satış hasılatının yüzde 50'sini kazanan talihlilere, geri kalan kısmını ise KDV, Belediye eğlence ve şans oyunları vergisi ve kamu payı olarak Belediye ve hazineye aktarıyor. Yüzde 22'lik pay ise TJK'nın uyatırım ve işletme giderlerini karşılıyor. Kısaca TJK geçen yıl KDV olarak 450 bin 171 bin 753 lira, Belediye'ye 117 milyon 778 bin 18 lira, Şans oyunları vergisi 175 milyon 116 bin 975 lira ve kamu payı olarak da 89 milyon, 23 bin, 510 lira ödemiş.

TÜRK ATÇILIĞI DÜNYAYA MEYDAN OKUYOR
TÜRK atçılığı, az sayıda atla belirli sayıda atçı öncülüğü ve çabasıyla kurulmuş kapalı bir sistemden, dünyada ilk 10 atçı ülkenin içinde gösterilen dışa açık dev bir sektör haline gelmiştir. Kısaca buna, "Türk atçılığı şaha kalkmış, Dünya'ya meydan okur hale gelmiştir" de diyebiliriz. İşte, futbolda olduğu gibi, bu "Bacasız Ekonomi" de de büyük iş sahipleri ve şirketler şimdi bu sektöre yatırım yapmanın peşinde koşuyor

TÜRKİYE'DE ŞİKENİN CEZASI AĞIR
TÜRKİYE atçılığın en temiz yapıldığı ülkelerin başında yer alıyor. Yıllardır "Mafya" ve "Şike" konuları gündeme getirilir. Hem ülkemizde hem de dünyada. Zira Türkiye'de "Şike" cezası çok ağırdır. Bir jokeyin şike yapması, onun tüm kapısı yollarının kesilmesine neden olur. Bunun için de hiç bir jokey böyle bir riski göze alamaz. Bu nedenle Türkiye'de kimse şikeye karışmaya kalkışmaz.

Demir FEYİZOĞLU