Ama Amerika'da bazı odaklar mahkemelerin asla ve kat'a Gülen'in iadesini kabul etmeyeceğini söylemeye başladı bile!
Sonuç ne olur bilmiyorum! Ama Erdoğan'ın isteğiyle Obama gereğini yapmaya kalktığı an bizim çok bilmediğimiz isimler tarafından KISA DEVRE yapılacaktır!
ABD'deki sistem böyledir!
Başkanlar her şeyi bilmez! Etrafını çeviren ekip tarafından kuşatılır ve bazen hiç istemediği şeylere razı gelmek zorunda kalır!
Siyaset böyledir! Yakın tarih, başkanların böyle istemediği halde aldığı kararlarla doludur!
Beyaz Saray'a mercek tuttuğumuzda yakından tanımadığımız isimler önümüze dikilir! Biz bilmesek de bu isimler tesadüfen orada değildir! Önemli güçleri arkalarına alarak gelmişlerdir! Başkan Obama'nın DANIŞMANLARINA baktığımızda Daniel Pfieffer, Valerie Jarret, Rand Beers ve Mary Ryckman öne çıkar!
Bu isimlerin görevleri, belirlenmiş alanlarla sınırlıdır! Bu ekipten önce çok etkili, yani Obama'nın kararlarını değiştiren isimler görev yapıyordu! Bunların başında şüphesiz Rahm Emmanuel geliyordu! Musevi bir isim olan Emmanuel, İsrail'de askerlik yapmıştı! Babası da Filistinliler'e ölüm yağdıran biriydi! IRGUN olarak bilinen örgütün en etkili isimlerindendi! Emmanuel, Obama'ya çok yakındı! Rothschild ailesinin kontenjanından Beyaz Saray'daydı!
Obama'nın bir adım önünde giderdi! Başkan "NOBEL İSTESE" hemen güçlerini devreye sokar gereğini yapardı! Tabii pılısını pırtısını toplayıp gitti gibi görünse de perde arkasında durum böyle değildi!
Emmanuel, kendisinden sonra gelen Daniel Pfieffer'ın önünü açtı! Pfieffer'ın eşi, Emmanuel'le uzun zamandır çalışan biriydi!
Bizim içeride yakından tanıdığımız bazı isimlerin sırtını dayadığı GEORGETOWN Üniversitesi'ndendi! Eşi de Yahudi'ydi!
Valerie Jarret, Rand Beers ve Mary Ryckman'a geleceğim ama öncesinde gitmemiz gereken çok önemli biri daha var! Hiç görülmez ama halletmediği SORUN yoktur! Obama adına nerede bir pürüz varsa gider ve kesinlikle çözer!
Bill Clinton zamanında Beyaz Saray'ın personel daire başkanıydı.
Washington merkezli Center for American Progress isimli düşünce kuruluşunun kurucusu...
Obama ile Biden'in yanında üçüncü bir isim gibi davranır!
Sihirli bir değneği vardır!
Amerika'nın en ünlü LOBİCİSİ diye anılır! PR konusunda kimsenin eline su dökemeyeceği iddia edilir! Devlete ait özel ve kirli DOSYALARIN temizlenmesinde gösterdiği hüneri şimdiye kadar kimsenin gösteremediği konuşulur! John Podesta'dır bu! "Beş dakikada PODESTA!" diye yerleşen bir tanım bile vardır!
Son olarak Berlin'e gidip üst düzey yetkililerle konuştu ve Merkel'i dinleme olayını büyük bir krize dönüşmeden tatlıya bağladı. Skandalı önledi, tansiyonu düşürdü!
Geçmişte de Kuzey Kore Devlet Başkanı Kim Jong Il (şimdikinin babası) ile görüşerek iki casusluk sorununu çözmüştü...
Obama'nın özel danışmanı olduktan sonra Başkan'ın özellikle içerideki tüm toplumsal sorunlarına bulduğu mucizevi çözümlerle ismi sihirbaza çıktı. Çevre yasaları, zengin vergileri, sosyal projeler gibi...
Hilary Clinton'ın 2016 seçim kampanyasının başında da çok büyük ihtimalle o olacak. Yanında da Rohtschild ailesinin daha önce Obama'nın yanına koyduğu David Axelrod yer alacak!
PODESTA, Beyaz Saray'a bağlı olarak çeşitli görevlerde bulundu! Georgetown'daki HUKUK MERKEZİNİN fahri üyeliğini de yapan Podesta, kardeşiyle birlikte sıçrama yapacağı ve önemli bileşkelerin üzerinde yer alacağı PODESTA ASSOCIATES şirketini kurdu! Devletin, hükümetin, Obama'nın halkla arasındaki köprü oldu!
Obama'nın onun sözlerine çok önem verdiği herkesin bildiği bir "SIR"dı!
Podesta Group olarak hizmet veren şirketin tek teması Obama ile değildi!
Galiba önemli olan nokta da burasıydı!
Bu şirket Wall Mart, BP ve Lockheed Martin gibi üç devin koruması altındaydı!
Bu devlerle iç içeydi!
Tabii bunların sahipleri de belliydi!
Hep aynı aileler karşımıza çıkıyordu!
Dünyanın tepesine tırmanırken başka hiçbir güç karşınıza dikilmezdi!
Bunun tesadüf olamayacağı çok açık ortadaydı! Finans ilişkileri, her ülkedeki zenginliklerin ele geçirilmesi, hedef ülkelerde emanetçi zenginlerin yaratılması hep bu ailenin tezgahıydı! Amerika'nın da yüzde 50'sini kendisinde görüyordu! FED'in ortağı olan ailelerle birlikte hem Amerika'yı hem de dünyayı kontrol ettiğini düşünüyordu! Özel önem verdiği ülkelerde her AKIMDAN İNSAN ÇIKARMAK bildikleri en iyi yoldu!
Mesela yıllar önce önemli bir MI6 Ajanı Ankara'ya geldi ve dönemin kudretli komutanlarından birine "Paralel Yapı'yı biz kurduk ama daha sonra Amerikalılar işin içine girip kendilerine çekti! Artık onlara çalışıyorlar!" istihbaratını verdi! MI6 böyle değerli bir bilgi verdi vermesine ama PARALEL YAPI'nın içindeki Türk görünümlü İngilizler'i çekip almadı!
Gülen Amerika'dayken bile mesafeyi kullanıp kendi isteklerini yerine getirdiler!
Gülen'e bile operasyon yaptılar!
Kimler bunun farkındaydı bilmiyorum!
Ama oldu!
Bu aileler Obama'nın yanına yerleştirdiği isimlerle Paralel Yapı'nın tasfiyesini ve Gülen'in iadesi hakkındaki nihai kararı kesinlikle etkileyecektir!
Bu isimlerin hepsinin arkasında BARONLARIN sır küpü Kissenger vardı!
Amerika'daki nüfusları yüzde 2'yi bile bulmayan güç, kendinde olmayan gücü kullanıyordu!
PARA SAYESİNDE!
CIA ve MİT'in ortak belge ve bulgularla yürüteceği soruşturmada en büyük engellerden biri PODESTA'dır!
Yaptıkları bunun böyle olduğunu söylüyor!
Casusluk faaliyetlerinin ÇÖZÜMÜ yönündeki başarısı ortada!
Acaba MİT'in verdiği belgeler yolda kaybolur mu?
Başka bir zarfa konulup görünmez olur mu?
Ya da CIA'nın verecekleri farklı bir rotaya sapar mı?
Ne olacağını bilemiyorum!
Ama etkili olacaklarını görebiliyorum!
Rejimi bile değiştirecek adımları atmaktan çekinmeyen PARALEL YAPI belki de hiç bilmediğimiz isimler tarafından güvenceye alınacak!
Belki de dokunulmazlık kalkanı oluşturulacak!
Ben şimdiden olma ihtimali bulunan şıkları sıraladım!
Tersinin olma durumunda bizden KESİNLİKLE bir şeyler alacaklardır!
Söylemezler ama alırlar!
Bakalım PODESTA ve ekibi mi galip gelecek, yoksa Başkan Obama önüne getirilen dosyalara inanmayıp kendi tercihini mi kullanacak!
Aslında mücadele Başkan Obama ile danışmanlarını atayan ve arkasında duran güç arasında!
Biz cefasını çekiyoruz sadece!
Sonuç bizi ilgilendiriyor maalesef!
Bakalım!
