"Korkuyla büyük devlet olunmaz"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan AK Parti grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu...

Giriş Tarihi 19 Kasım 2013, 00:00 Güncelleme 19 Kasım 2013, 14:21
Korkuyla büyük devlet olunmaz

İÇİNDEKİLER

Korkuyla büyük devlet olunmaz diyen Başbakan Erdoğan, "Kelimelerden, kavramlardan korkanlar, kendi icat ettiği tabulardan, kendi imal ettiği kabuslardan korkanlar, büyük devlet inşaa edemezler. Küçük düşünerek büyük işler yapılmaz. Büyük düşünecek, büyük adımlar atacak, büyük hedeflere böyle ulaşacağız" dedi

Ahmet Kaya'ya ödül töreninde saldıranlarla Gezi Parkı'nda kendilerine saldıranların aynı olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, "Şimdi diyorlar ki 'ben o sırada tuvaletteydim, dışarıdaydım', ulan hepiniz oradaydınız. Kamera kayıtlarında hepinizi görüyoruz"

İşte Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları;

- Çok iş yaptık, çok eser bıraktık ama yetmez. Milletimizin de desteğiyle çok daha fazlasını yapacak, gece gündüz koşacağız, koşturacağız

- Cumartesi günü bir istisnasını gördük. Hem Diyarbakır'da hem Türkiye'de annelerin, çocukların, gençlerin gözyaşı döktüğünü gördük. Bu gözyaşları Allaha hamd olsun, sevinç gözyaşlarıydı

- Dört gündür başta MHP olmak üzere siyasetçilerin Türkiye'ye egemen olan huzur ve kardeşlik iklimini yine hissedemediklerini gördük. Bizim tarihimiz, MHP yöneticilerinin zannedikleri gibi 12 Eylül 1980'de başlamış bir tarih değildir. Bizim tarihimiz bundan 200 yıl önce başlamış tarih değildir. Bizim için tarih, Hz. Adem'in yeryüzüne indirilmesiyle başlamıştır

- Bu milletin tarihini 27 Mayıs'ın, 12 Eylül'ün darbeciler değil, Alparslan'dan Fatih'e, Kanuni'den Yavuz Selim'e, Abdulhamit'ten Mustafa Kemal'e kadar yüzlerce, binlerce, milyonlarca kahraman yazmıştır

- Gazi Mustafa Kemal önceleri bir Osmanlı zabıtı idi, dönemin tüm devletlerine karşı savaştı. Misakı milli topraklarını işgal edenler uzaydan gelmemişti. Trabzon izmir Edirne işgal altında idi. Bu millete çok büyük zulümler yapıldı. O zulümleri en iyi bilen Mustafa Kemal, 1923'ten sonra bu devletlerle anlaşmalar yaptı. İngilizlere Fransızlara İtalyanlara işgal ettikleri için küsmedi anlaşmalar yaptı.

-Devletlerin ilişkileri intikam öfke nefret hissi ile yürümez

-Milli hudutlarımız içerisinde bulunan Kürt, türk Laz, çerkez gibi bütün dini unsurlar çıkar birliği içerisindedirler. Bize bölücü diyorlar, peki Mustafa Kemal de mi bölücüydü, Kürt damadımız var diyen Alparslan Türkeş de mi bölücüydü,

-Deve kuşu başını kuma gömer dünya küçük der.

-Türkiye'nin yakın tarihi CHP ve MHP'nin çizdiği gibi bir tablo değildir.

- Korkuyla büyük devlet olunmaz. Kelimelerden, kavramlardan korkanlar, kendi icat ettiği tabulardan, kendi imal ettiği kabuslardan korkanlar, büyük devlet inşaa edemezler. Küçük düşünerek büyük işler yapılmaz. Büyük düşünecek, büyük adımlar atacak, büyük hedeflere böyle ulaşacağız

- Artık şundan kurtulalım; biri türkü söyledi diye, biri farklı kıyafet giydi diye, biri farklı bir şey söyledi diye bu ülke bölünmez. Bu ülke toprağa, birliğe, kardeşliğe pamuk ipliğiyle bağlı değildir

- Rabbim hiçbir anne ve babayı acıyla gözyaşı dökenlerden değil sevinç gözyaşı dökenlerden eylesin. Şunu da hep söyledik; hiç kimse bizden şehitlerimizin ruhunu incitecek bir adım beklemesin

- 11 yılın sonunda Türkiye ayrışmış kamplaşmış, kutuplaşmış değil, her zamankinden daha bir, daha kardeş Türkiye'dir. Eğer şu andaki iktidara en ufak destek olmama sorunu varsa bu parlamentonun içindedir. Bu engeli çıkaran CHP, MHP ve BDP'dir

- Başbakan Erdoğan, Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun çalışmalarında muhalefetin tutumunu eleştirerek, "Bunların hepsi tutanaklarda var. Bu tutanakların hepsi halka açılacak. Kim nasıl bir tutum içinde olduğunu göreceğiz" dedi.

- Ahmet Kaya'ya ödül töreninde saldıranlarla Gezi Parkı'nda kendilerine saldıranların aynı olduğunu vurgulayarak, "Şimdi diyorlar ki 'ben o sırada tuvaletteydim, dışarıdaydım', ulan hepiniz oradaydınız. Kamera kayıtlarında hepinizi görüyoruz

-Bize en ağır ithamlarla saldıranlara bazı eserleri göstermemiz gerekir.

-Başbakan Yardımcımız Bekir Bozdağ, Karadağ'da yaşadıklarını anlattı. Karadağ'da bir Osmanlı şehitliği bulunuyor. Orada bir Nizam Camii adında bir cami var. 1911'de atalarımız cami restore edilsin diye mektup yazıyorlar. Balkan savaşı başlıyor cami restore edilemiyor. Cami imamı şehit edildi. Tayyip Bey Başbakan olduktan sonra mektup yazdık, Camimiz yapıldı caminin yıkımından 100 yıl sonra camimiz ayağa kaldırdı. Bize lütfen mektuplarımıza bir daha 100 yıl sonra cevap vermeyin diyor.

-Bize hoşgeldiniz ama neden bu kadar geç geldiniz diyorlar. Somali'de eskiden hastalar Azrail'i beklerdi şimdi ise Türkiye'den doktor bekliyor diyorlar

-Makedonya'da Kocacık köyünü bulduk, MHP CHP bu köyü bilmez, Bu köy Mustafa Kemal'in babasının evidir. TİKA evi buldu, oraya örnek bir eser yaptı. CHP MHP andımızı okurken biz Mustafa Kemal'in askeri idadide okuduğu manastırın restorasyonunu yaptık. Onlar Mustafa Kemal'in resimini Türk Lirası'ndan çıkarırken biz bunları yapıyoruz. Posta Pulları'nda sınıflarda Atatürk'ün resmini çıkardılar İnönü resmi koydular. Bunu CHP yaptı.

- TİKA, Habeşistan'a gitti Bilali Habeşi'nin mezarlarını buldu restore etti, Osmanlı'nın son eserlerini bulup restore etti. Filistin'de dünyanın en ücra köşesinde ecdamız nerelere gidip neler yapmış ise onları bulduk yeniden restore ettik. Laf ola beri gele yok, eser ola söz ola dedik.
-Şimdi TİKA Zigetvar'da Kanuni Sultan Süleyman'ın organlarının bulunduğu türbeyi restore ediyor. Kongo'da pigmeleri bulduk onlara malzeme
gönderiyoruz. ABD'de 5 bin kızılderiliye su temin için çalışmalar başladık.

-Bize diyorlarki göreviniz tabi yapacaksınız. Peki bunlar sizin göreviniz değilmi, neden yapmadınız. 4 bine yakın eseri restore ettik.

-Almanların Gothe, İspanyolların Sokrates enstitüleri var. Biz bunlara karşı Yunus Emre Enstitülerini kurduk. 27 ülkede bu enstitüler kanalı ile insanlara Türkçe öğretiyoruz. Gelecek yıl 40 ülkede gençlere Türkçe öğreteceğiz. Birileri şehitler üzerinden siyaset yaparken biz şehit gelmesin diye siyaset yapıyoruz.

-Bunların Myanmar'da şehitliğimiz var mı bilmezler. Ama biz gidip orda şehitliğimizi bulduk, restore etmeye başladık. 1. Dünya savaşında oraya esirlerimiz götürüldü ve orada şehit oldular. 3 bine yakın şehidimiz orada yatıyorlar. Burma Hükümeti ile görüştük, bu yılın Şubat ayında çalışmalara başladık.