Ahlaksızlık

Torba yasa sonrası, işçinin hakkını vermemek için madenleri kapatan patronlar, 6 bin işçiyi bayram öncesi işsiz ve parasız bıraktı. Bakan Faruk Çelik, düzenlemelerin işverene yansımadığı halde madenlerin kapatılmasını, 'Uygulama ahlaki değil' diye yorumladı

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 24 Eylül 2014 Güncelleme 24 Eylül 2014, 01:09
Ahlaksızlık

İÇİNDEKİLER

Yıllardır işverenleri tarafından, düşük maaşa uzun saatler çalışmak zorunda bırakılan maden işçileri, torba yasayla önemli haklara kavuştu. Maden işçilerinin ücretlerini artıran, çalışma saatlerini azaltan düzenleme Meclis'ten geçti. Ancak çalışanlarının sırtından büyük paralar kazanmaya alışmış bazı maden patronları, işçilerin maaşımı artırmak yerine kapının önüne koymayı tercih etti. Pek çok madende, patronun henüz kasasına bir şey yansımadığı halde işten çıkartmalar yaşandı. Yaklaşık 6 bin madencinin bir kısmının iş akdi feshedildi, bir kısmı süresiz zorunlu izne çıkarıldı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, "Bu ahlaki değil, açık söylüyorum" dedi. Çelik, şunları kaydetti: "Ekim'de Meclis açılıyor. Eğer siz ilgili Enerji Bakanlığı'yla bir anlaşma yaptıysanız ve gerçekten de o anlaşmaya aykırı şekilde sizin maliyetlerinizi etkileyen bir tablo ortaya çıkıyorsa, hükümet olarak biz bunun giderilmesi konusunda tabii ki çalışma yapacağız. Ama henüz patronların kasasına, kesesine bir kuruş olumsuz bir şey yansımayan bir atmosferde diyor ki: 'Ben, işçiyi kapıya koydum'. Bu ahlaki değil açık söylüyorum."

500 LİRA FAZLA MAAŞ İÇİN...
Maden patronlarına seslenen Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: "Uygulamanız yanlıştır, siz alırsınız dosyanızı dersiniz ki; 'Biz bu anlaşmaya rağmen şöyle bir zararla karşı karşıyayız'. Biz, tüm kesimleri dinliyoruz. Ama o noktaya gelmeden hemen işin başında, kanun çıkmış 10 gün olmuş, 'İşçi buradan 500 lira fazla alacak, bir gün eksik çalışacak, o halde biz de işçiyi kapıya koyalım' gibi bir yaklaşımı kabul etmek mümkün değil."

ÇELİK'TEN MÜTEAHHİTLERE FIRÇA
SENDİKALARIN düzenlediği toplantıya katılan Bakan Çelik, İstanbul Mecidiyeköy'de yapılan rezidans inşaatında asansör düşmesi sonucu 10 kişinin hayatını kaybetmesinin Türkiye'ye yakışmayan bir görüntü olduğunu belirtti. Çelik, "Sen bu binaları kat kat yükseltirken asansöre bir durdurucuyu takamıyorsan bu inşaatı yapma. Maddi kazanç insan hayatından değerli
değil
" dedi.

ÜNİVERSİTELİ İŞÇİ KABİNE'YE GELDİ
"AYNI meslekte üniversite mezunu çalışanın biri işçi, biri memur. Aynı yerde çalışıyorlar. Bu çalışma barışını bozuyor. Bakanlar Kurulu'na getirdiğimiz konular arasında bu da var. Sunum yaptık. 23 bin civarı vatandaşımız var. Bu çelişkiyi de düzeltmek düşüncesindeyiz.

4 C'LİNİN MAAŞINI ARTIRDIK
4C'lilerle ilgili düzenleme yaptık. Daha önce özelleştirme ile işten atılıyorlardı, biz 4C statüsü verdik. 10 ay çalışmayı 12 aya çıkardık. İş güvencesi geldi. Maaşları yüzde 40 arttı, aile yardımı da ilave edildi."

AKADEMİK ZAM EKİM AYINDA
"Akademik zamla ilgili Maliye ve YÖK çalışmayı tamamladı. İş sağlığı ve taşeron meselelerinin yanında bu konuyu da Ekim'de yasaya ilave etme arzusundayız.

İŞSİZ İMD
4 bin İMD İŞKUR
'da çalışıyor. İşsizlikle mücadelede çok önemli görevleri var. Biz 4 bin kişiyi alacağımız söyledik. 5- 6 bin demedik. Şimdi sertifikalı 7 bin İMD var. Eğer kadroyu artırırsak bu arkadaşlar avantajlı.

ALO 170'E İHBAR EDİN
"İşçiyi 1.500 liraya çalıştırıyor. 900 lirayı bankaya yatırıyor 600 lirayı da yandan veriyor. İşçi bir şey söyleyemiyor. Alo 170'e bildirin bu kayıtdışılığı geriye doğru sorgulayalım ve hesabını soralım. Bedelini ödetelim. Kayıtdışı istihdam yüzde 34. Eğer bu kayıt altına alınırsa sosyal güvenlik açığı
kalmayacak."

YASA TAKILANA RET!
Bizim konular gerçekten hassas biçimde ele alınması gereken konular. Emeklilikte yaşa takılanlar ile görüştük. Görüşmeden, taraflarla tartışmadan zevk alan bir insanım. Öyle de olması gerekiyor. Ama görüşmemiz bir söz vermişiz gibi aktarıldı. Sosyal güvenlikte popülizm olmaz. Bu yanlışı 1991'de yaptık halen faturasını ödüyoruz. Dünyanın neresinde 49-50 yaşında emeklilik var. Şu anda bizde var. Bu insanları emekli ediyoruz, bu insanlar kayıtdışı olarak çalışmaya devam ediyor. Bizde 2050'den sonra 65 yaş emekliliği geliyor. Şimdi kademeli olarak 2036'de 60 yaş emekliliğini bulacağız. Bu torunlarımıza yapılan bir yanlışlıktır. Bugün 49 yaşında emekli oluyoruz. Emeklilikte yaşa takılanlar biz 50 yaşında değil, 45 yaşında emekli olalım diyorlar. 1991'de yaptık faturasını ödüyoruz. Burada yeni bir popülist politika çocukları torunları sıkıntıya sokar.

GÖSTERGE ARTIŞI GÜNDEMDE
"Özlük haklarıyla ilgili mücadele var. 3600 gösterge demek, emekli olunca biraz daha fazla maaş alayım, talebi. Bu öğretmenden ibaret değil. Öğretmenlerin kıymetini biliyoruz. Bu yıl toplu sözleşmede 150 TL prim verdik. Normal zammın dışında. Doktor çalışırken 6-7 bin lira alıyor emekli olunca bin 800 lira oluyor, yan gelirler sayılmıyor. Bunlar üzerinde çalıştığımız konular. Emekli olduktan sonra refah seviyesini nasıl sağlarız diye. İkinci emeklilik meselesini bu yüzden gündeme getirdik."

TAŞERONA KADRO İMKANI GELİYOR
"BAZI hizmetleri siz alma talebinde bulunuyorsunuz. Bu 1936'dan beri sistemimizde var. Dünyanın her yerinde var. Ama her alanda yapılmamalı. Artık hangi alanlarda hizmet alınacağını Bakanlar Kurulu karar verecek, bunu önümüzdeki ay yayınlayacağız. Ekim'de düzenleme yapacağız, orada da asıl işçi mi taşeron mu mahkeme kararı almış muvazaa durumlarını çözeceğiz. Kimi tazminat alacak kimi de sözleşmeli ya da işçi olarak kadroya alınacak. Hükümet olarak bu sorunu kapatmak istiyoruz."