Kılıçdaroğlu belediyeciliği

İzmir’de eşekle su taşıma, Şişli’de çöp dağları, Beşiktaş’ta yüzde 400 emlak vergisi zulmü, Tekirdağ’da çöken altyapı... CHP belediyeciliğinden sadece birkaç örnek.

Giriş Tarihi 09 Ağustos 2017, 00:00 Güncelleme 09 Ağustos 2017, 09:33
Kılıçdaroğlu belediyeciliği

İÇİNDEKİLER

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun İstanbulluların nefes almak için hafta sonu CHP'li ilçe belediyelere gittiğini ve huzurun CHP'li belediyelerde olduğunu söylemesi, şehircilik uzmanlarınca "Vatandaşların aklıyla alay geçmek olarak" değerlendirildi. CHP yönetimindeyken İstanbul'da çöp dağlarının patladığı, musluklardan su akmadığını, hava kirliliğinden nefes alınamadığına dikkat çekildi.Kılıçdaroğlu dün İstanbul'da yaptığı açıklamada, İstanbul, Ankara ve Bursa gibi büyükşehirlerin rant ve betonlaşmaya teslim olduğunu ancak CHP'li Eskişehir gibi CHP'li belediyelerin 'çölde vaha gibi'' olduğunu iddia etti. Kılıçdaroğlu, "Şunu gururla her yerde söyleyebilirim; eğer bir insan bir kentte yaşamak istiyorsa, huzur içinde yaşamak istiyorsa tercih edeceği kent CHP'li belediyelerin yönettiği kenttir. İstanbul'da nefes mi almak istiyorsun? Niçin mi tüm İstanbullular hafta sonu CHP' li belediyelerin olduğu yerlere giderler?" diye konuştu.

BASİRETİ BAĞLANMIŞ
Bu konuşmayı değerlendiren Mimar ve Mühendisler Grubu Genel Sekreteri Şenol Arslan, Kılıçdaroğlu'nun 'nefes almak' sözlerine açıklık getirdi. Şehirlerin temiz hava, kolay ulaşım ve rahat parklanma, erişilebilir tatlı su kaynağı, düzenli kentleşme gibi kriterlerle nefes aldığına dikkat çeken Arslan, şunları söyledi: "Bu sözleri söylediğine göre Sayın Kılıçdaroğlu'nun sanırım basireti bağlanmış. İstanbul'da bir rant ve betonlaşma söz konusuysa, bunun en yüksek olduğu yer CHP'li Ataşehir, Şişli ve Kadıköy belediyeleridir. Burada oturan İstanbullular, yüksek emlak vergisinden boğuluyor. AK partili büyükşehir ve merkezi hükümet, ayrım yapmaksızın CHP'li ilçe belediye bölgelerindeki metro, yol, alt yapı ve üst yapı yatırımlarını yapıyor.

Ormanlar doğal yapı ama şehir içi park ve bahçe konusunda AK Partili belediyeler açık ara önde. Trafik ve park sorunu da en çok CHP'li belediyelerin olduğu bölgelerde yaşanıyor. CHP'li ilçe belediyelerinin bu sorunları da alt yapı ve üst yapı yatırımlarıyla AK Partili İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve merkezi hükümet tarafından çözülmeye çalışılıyor. Örnek vermek gerekirse, İstanbullular CHP'li Kadıköy Belediyesi bölgesinde bulunan Bostancı ve Suadiye'den denize girebiliyorsa, İSKİ'nin yaptığı Kurbalıdere ıslahı sayesindedir. İzmir'i her yağmurda sel alıyor, CHP'li belediyelerde hakkını alamayan işçiler grev yapıyor, çöpler toplanmıyor."

ALAY ETMEKTİR
İstanbul'un 1989-1994 yılları arasında CHP'li belediye tarafından yönetildiğine dikkat çeken Şehircilik ve Gayrimenkul uzmanı Yunus Emre Tozal ise şunları vurguladı: "Bu açıklama, İstanbulluların zekasıyla alay etmektedir. İstanbul'da CHP'li belediye döneminde Ümraniye'de çöp dağları patlamış ve 39 kişi ölmüştü. Sokakta çöpler toplanmıyor, evde musluklar akmıyordu. Foseptik çukura dönüşen ve kokudan yanına yaklaşılamayan Haliç'in toprakla doldurulması gündemdeydi. İstanbul'da çok büyük dönüşüm yaşandı ve nefes alınır bir metropol haline geldi. CHP'li belediye tarafından yönetilen Pendik'te oturan bir İstanbullu, AK Partili Büyükşehir Belediyesi ve hükümetin yaptığı metro ve Marmaray'a binerek konforlu bir ulaşım yapıyor."

AKAYDIN'DAN REZALETE DEVAM
15 Temmuz'la ilgili olarak devleti 'darbeci' ilan eden CHP'li Mustafa Akaydın tepkiler üzerine açıklama yapmak zorunda kaldı. FETÖ'yü aklamakta ısrar eden Akaydın "Bu darbe teşebbüsünün tiyatro tarafı var" dedi.

15 Temmuz hain darbe girişimini gerçekleştiren FETÖ'yü aklama konusunda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'yla yarışan CHP Antalya Milletvekili Mustafa Akaydın, önceki gün sarf ettiği "250 kişinin katili devlettir. Darbeci dediğin daha çok öldürürdü" sözlerine sahip çıktı. 15 Temmuz için 'kontrollü darbe' diyen Kılıçdaroğlu'ndan daha da ileri giren Akaydın FETÖ elebaşını solladı. Önceki gün yaptığı açıklamada "O ölen 250 vatandaşımızın katili devlettir. Bunu açık açık bir vekil olarak söylüyorum" diyen Akaydın, tepkiler üzerine dün açıklama yapmak zorunda kaldı.

SORGULANMASI LAZIMMIŞ
15 Temmuz'un çok tartışılacak, üzerine yazılar yazılacak bir darbe teşebbüsü olduğunu ifade eden CHP'li vekil, tiyatro söylemini de yineledi. "Bu darbe teşebbüsünün tiyatro tarafı var" diyen CHP'li Akaydın şunları söyledi: "Açıklanmaya muhtaç tarafları var. O gece Boğaz Köprüsü'nde silahlı bir güç var. Bu gücün karşısına halkı niye yönlendiriyorsun? Silahlı Kuvvetler bir kalkışma yapıyorsa polis gücü var. 250 bin kişilik polis ordusu var. Üstelik son yıllarda bazı özel nedenlerle oldukça ağır silahlarla donanmış polis gücü var. Bu polis gücünü sahaya sürmüyorsun masum insanlara diyorsun ki 'Gidin direnin'. Bu insanlar orada da şehit oluyorlar. Bunun hesabının sorulması lazım. Benim söylediğim bu. Benim söylediğim 15 Temmuz'u hafife almak değil. Bir darbe teşebbüsü var; fakat bunun sorgulanması lazım."