Erdoğan: "Ey Kılıçdaroğlu önce mazine bak​"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kanal 24'te soruları yanıtladı.

Giriş Tarihi 08 Nisan 2017, 00:00 Güncelleme 08 Nisan 2017, 23:04
Erdoğan: Ey Kılıçdaroğlu önce mazine bak​

İÇİNDEKİLER

Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan 24 TV'de gündeme dair soruları yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları...
Bugün İstanbul mitingimiz hakikaten bundan önceki mitinglerimiz gibi tüm coşkusuyla İstanbul oradaydı. Gerek Sayın Başbakan gerekse şahsım bu mitingden mutlu ayrıldık.

"YENİKAPI MİTİNGİNDEN MUTLU AYRILDIK"
Bu mitingden çok mutlu olarak ayrıldık. İletişimi halkımla orada gerçekten meydanların dilini biraz bilirim bunu da burada yakaladım. Bugüne kadar tabi bir çok büyükşehiri dolaştım ve bütün bu büyükşehirlerde de aynıheyecanı aynı coşkuyu gördük. Bu hafta içerisinde yine gideceğimiz büyükşehirler var. Mesela yarın İzmir'deyiz, İzmirle buluşacağız.

SON ANKETLER NE DİYOR?
Şu anda bir oran zikretmeyeyim. Ama açık ara diyebilirim ve bu açık ara gidiş daha da artarak devam edecek, bu onu gösteriyor. Bizim meselemiz şu anda öyle bir oran çıkmalı ki, bu bir defa bu ülkenin hizmetinde olan bütün insanlara öz güven kazandırmalı.

"16 NİSAN YATIRIMI FİŞEKLEYECEKTİR"
Öyle olursa bu ülkede biiznillah terör olmaz, yatırımda sekme olmaz. Bir işadamının yatırımcının ülkeye bakışı nedir bu ülkede terör var mı diye bakar. Yatırımlarda sıçrama dönemine ulaşalım. 16 Nisan bunu fişekleyecektir. Bu bakımdan önemsiyorum, meydanları da bu bakımdan önemsiyorum ve inşallah bunu haftaya pazar akşamı göreceğiz.

İkili görüşmelerimizde heyetler arası görüşmelerde paylaşılan konular. Ben de kendileri ile yaptığım görüşmelerde bunu söylüyorlar. 16 Nisan'da neye evet dendiği zaman dikkat ederseniz bizim slogan başlıklarında bir de İstikrarlı bir Türkiye için evet mi diyoruz.

"EY KILIÇDAROĞLU, ÖNCE MAZİNE BAK​"
Önce tabi genel başkanı olduğu siyasi partinin her zaman övündüğü Gazi Mustafa Kemal'den haberi yok, mazisinden haberi yok. Benim aklımda kaldığı kadarıyla 1960'a kadar böyleydi. Gazi Mustafa Kemal Paşa partisinin başkanı olduğu zaman cumhurbaşkanı değil miydi? Gelelim İsmet İnönü'ye. İsmet İnönü parti başkanıyken cumhurbaşkanı değil miydi? Ey Kılıçdaroğlu, önce mazine bak. Millete yalan söyleme. Amerika'da böyledir, Rusya'da böyledir.

"BİZ SENİ SSK GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN TANIYORUZ"
Biz zaten bu kavga olmasın diye bu birleştirmeyi yapıyoruz. Şu anda burada cumhurbaşkanlığı sistemine geçtiğimiz zaman çift başlılık olmayacak. Daha çirkin bir şey daha söyleyeyim bin 500 tane yardımcı atayacak diyor. Yalanla bu ülkede iktidar olmazsın. Dürüst ol. Bizim jenerasyonumuz seni SSK Genel müdürlüğünden tanıyoruz. Ne rezillikti. Bizi kuyruklarda inim inim inletti. Millet bunları tanısın. Hele hele genç jenerasyon o günleri bilmiyor. Zannediyorlar ki bugün istedikleri hastaneye gidiyor gibi o günde gidiyorlar. O hastanelerin halini özellikle rahmetli Savaş Ay'ın programından tanırız.

Hastane niçin var? Kuyruklar, zaten numara almadan gidemiyorsun eskiden hastaneler bu durumdaydı. Oradaki hijyen felaketti. Lambalar kırık, çarşaflar kan revan içinde öyle temizlik falan yok. Aşağıda çok enteresan galoşları satıyorlar bir kullanılan galoşu tekrar alıp ikinci defa satıyorlardı. Şimdi bütün bunlar kimin zamanında yapılıyor? Biz geldik sağlık reformu yaptık. İşçi sendikaları olamaz dediler kusura bakmayın olacak dedik. Biz sağlıkta bir defa reform yapacağız, verimliliği arttıracağız.

"O GÜNLERE DÖNMEMEK İÇİN 16 NİSAN'DA EVET DİYORUZ"
Biz o günlere dönmemek için 16 Nisan'da 'evet' diyoruz. Sadece sağlık da değil ki eğitimde de reformalar yaptık. Yeterli mi? Hayır yeterli değil. Müfredatta değişiklik yapacağız. 70-80 kişilik sınıflardan 30 kişilik sınıflara geliyoruz. Öğretmen atamaları yapıyoruz. Öğretmenlerde de kaliteyi arttıracağız. En önemlisi insana yatırım yapmak. Biz de yapıyoruz ama Kılıçdaroğlu bunları anlamaz.

"BUNLARIN SONUNUN GELDİĞİ ALAMETİDİR"
(CHP'li Tuncay Özkan'ın polise hakaret etmesmi) Artık bunların sonunun geldiği alametidir. Benim de söyleyecek sözüm var da. Benim polisime sen it diyemezsin. Sanırım o trafik polisi, görevini yapıyor. Halkım buna gerekli cevabı verecek.

"YARIN İZMİR'DEYİZ BUYUR GEL"
Denize dökeceğiz derken genel başkanın adına mı söylüyorsun kim adına söylüyorsun. Ben ne dedim bunları özel bir demokrasi müzesi yapacağız, bunları güzel objeler olarak orada değerlendireceğiz dedim.Sosyal medya patlıyor. Ne diyorlar? Yenikapı fotoğraflarını paylaşarak gel buradan dök diyorlar. Yarın İzmir'deyiz buyur gel. Orada yapalım, oradayız. Siyasette affedilmeyecek sözlerdir. Eline sahip olacaksın, diline sahip olacaksın, beline sahip olacaksın. Bu nedir ahlak sahibi. Bu ağızla kalkacaksın sen orada it diyeceksin. O adam köşe yazarlığı yapmış, cezaevine girmiş, kitap yazmış vs.

"16 NİSAN BU TÜRLERİN YOK OLACAĞI TARİHTİR"
Bunlar çizgiyi sapıttılar. Bunlar siyasette söylenemeyecek sözlerdir. Bunların yapacakları herhangi bir şey kalmayacak. 16 Nisan bu türlerin yok olacağı tarihtir. Onlarca yıl bunlar iktidar parti olamadılar. AK Parti kurulduğu yıldan beri iktidar oldu. Bunlar ondan kuduruyor.

"SEN HAYATINDA NEYİ YÖNETTİN"
(CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu) Sen hayatında neyi yönettin, kaç kişi yönettin? Önce bunu söyle. Onun hayatında böyle bir şey yok. Onun için de ne diyor? 'Lokantayı bile icabında kapatabilecektir' Böyle bir şey olabilir mi, bir cumhurbaşkanının böyle bir görevi olabilir mi? Lokantayı kapatan kimdir? Bak onu da öğrenmesi lazım, ben ona söyleyeyim. Belediye başkanları lokanta kapatır.

"BUNLAR KHK DÜZENLEMESİNİ BİLMİYOR"
Bunlar KHK düzenlemesini bilmiyor. Yeni dönemin avantajı şu olacak. Bakan arkadaşlarım gücenmesin ama geneli itibari ile baktığımızda Rahmetli Özal çok dert yanardı hep kendi illerine bakarlardı. Çankırı ilinin geçmişte bir bakanı geldi gereğinin üzerinde okullar yaptı ve bu okullar kullanılmadı. Bu iş değil. Öyle olması lazım ki yapılan yatırımlar kaynak israfına gidilmemesi lazım. Dışardan bakan atadığınızda dışardan atanan bakan 81 vilayetin tamamında ihtiyaç ne ise buna göre değerlendirmelerini yapacak ve adımını ona göre atacaktır.

"HİÇBİR ZAMAN DEMOKRAT OLMADILAR"
CHP geçmişinde şöyle bir anlayış var, kuralları koyarlar ve koydukları kuralları da milli iradeyle değil, CHP eliyle yürütürler, mantık budur. Hatırlayın, 40'lı yıllarda CHP il başkanları aynı zamanda bulundukları illerin valisiydi. Bunu bu ülke gördü. Bu neyi getiriyor Bunların demokrasi diye bir anlayışı yok. Bugün de taraf meselesinde söylediği gibi, 'Benim kurucu liderim Atatürk' diyor ama kurucu lideri Atatürk'ün aynı zamanda cumhurbaşkanı olduğunu da bilmiyor. İnönü'nün, aynı zamanda cumhurbaşkanı olduğunu bilmiyor. Önce bunları bir gör, demek ki olabiliyormuş. Bunlar bu ülkede yaşandı. Demokrasiye gelince CHP'nin geçmişinde bu noktada kirlilikler var, hiçbir zaman demokrat olmadılar.

"KILIÇDAROĞLU, CUMHURİYET'İ GENÇLERE EMANET EDEMİYOR​"
Cumhuriyet Halk Partisi'nin bugüne kadar gelmiş geçmiş genel başkanları içerisinde demokrasi noktasında hassasiyeti olanı ne yazık ki görmedim. Hiçbir zaman da yani 'genel başkan ayrı, cumhurbaşkanı ayrı' böyle bir dertleri de olmadı. Zaten bunlar çok partili hayata hiç tahammül edemediler. Mesela şimdi 'tek adamlık' vesaire... Tek adamlıksa tek parti dönemiyse bu sizde var zaten. Milli şeflik dönemini nereye koyacaksın? Bunlar yaşanan şeyler. Ama bunlar oraları unutturmak istiyorlar. Ben gençlere onun için şunu hatırlatmak istiyorum; Gazi Mustafa Kemal ne diyor? 'Ey gençler, Cumhuriyet'i sizlere emanet ediyorum.' diyor ama Gazi Mustafa Kemal'in emanet ettiği Cumhuriyet'i, şu anda Kılıçdaroğlu gençlere emanet edemiyor. Parlamentoya girmelerine tahammül edemiyor.

18 yaş bir kırılma noktası değil mi? Bunları orada veriyorsun da, seçmeyi veriyorsun, seçilmeye gelince vermiyorsun. Zor olan seçmektir, seçilmek değildir. Hatırlayın bir zamanlar bir siyasi bir şey söylemişti; 'Ben 4 ayaklı merkebi Taksim Meydanı'na koyarım, onu seçtiririm.' demişti. Niye? Zor olan o değil. Zor olan seçmek, seçmek. Gelecek, ideal olanı, uygun olanı seçecek. Madem ki 18 yaşa seçmeyi veriyorsun, seçilme hakkını da ver. İşte şimdi bunu kazanıyoruz. Biz diyoruz ki, bizim gencimiz bu hakka sahip olmalı. Gençliğimize biz inanıyoruz, güveniyoruz. Siz de üstelik partimizin kurucusu diye iftihar ediyorsunuz, Gazi Mustafa Kemal de böyle söyledi; 'Gençler, Cumhuriyeti size emanet ediyorum.' Bitti. Daha bu konuda konuşma. Yola devam.

"BU BİR ÖN KESME HAREKATIDIR"
Bundan sonra halk karar verecek, halka gidecek ve halk inşallah Kasım 2019'dan sonra, hem iki sandıkta, bir tanesinde cumhurbaşkanını seçecek, bir diğerinde de parlamentoyu seçecek. İki sandık kuruluyor. Bundan rahatsız oluyorlar. Belki de şunu düşünüyorlar; acaba oralardan bize sıra gelecek mi gelmeyecek mi? Bu endişeye kapılıyor olabilirler. Parlamentoda bizim gücümüz, yerimiz ne olacak? Bunu düşünüyor olabilirler. Bu bir ön kesme harekatıdır.