Tüm bilgiler Paralel Yapı'da

Özel Harekat Dairesi'nin eski başkanı Behçet Oktay'ın cinayete kurban gittiği tespit edildi. Kardeşi Şule Oktay şok açıklamalarda bulundu: Tüm kayıtlar Paralel ekiplerin elindeydi. Kimseden tık çıkmadı. Olayı örtbas ettiler. Bu cinayet onların güdümünde gerçekleşti

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 03 Haziran 2015 Güncelleme 03 Haziran 2015, 02:16
Tüm bilgiler Paralel Yapı’da

İÇİNDEKİLER

Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Dairesi eski Başkanı Behçet Oktay, 25 Şubat 2009'da Ankara'da aracının içinde ölü bulunduğunda Türkiye yeni bir şüpheli ölümle karşı karşıya gelmişti. Ancak yapılan soruşturmalar bir çok şüpheli kanıta rağmen apar topar 'intihar' denilerek kapatıldı. Oktay'ın karanlık bir cinayete kurban gittiği yıllar sonra Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi eski Başkanı Sabri Uzun tarafından tekrar gündeme getirilirken, Behçet Oktay'ın kız kardeşi Şule Oktay, TAKVİM'e çok çarpıcı açıklamalarda bulundu. Ağabeyinin olaydan bir hafta önce "beni öldürecekler" dediğini belirten Oktay olay gecesi ise gece 12'de gelen bir telefon üzerine ağabeyinin dışarı çıktığını ardından ölüm haberini aldıklarını söylemişti. Cinayetin arkasında Paralel Yapı'nın olduğunu belirten Oktay şu açıklamalarda bulundu:

- Ağabeyimin eline vura vura tetik çektirildiğine inanmıyorum. Çünkü çok daha fazla delil var. Her iki bileğinde bilezik şeklinde izler var. Ve her iki elinde de barut izi var. Onu etkisiz hale getirmek için çok uğraşmışlar. Yoksa bu kadar iz kalmazdı. En önemlisi de 5 değil tam 12 kaburgasında kırık tespit edildi.

- Kolay
değil profesyonel bir savaşçıyı öldürmek. Neticede bir can borcu vardı, şanıyla son ana kadar mücadele etmiş.
Şimdi sıra bu cinayeti planlayanlar, azmettiriciler ve tetikçilerde... Bir de polis, savcı, hakim ve doktor gibi olayı kapatanlar var. Onlar da cinayete ortaklar.

- Yaptığım araştırmalara göre o dönemde dinleme kaydına kadar tüm birimler Paralel Yapı'nın elindeydi. Yani emniyet istihbaratın elindeydi. Tüm baz kayıtları ellerindeydi. Kimse tık demedi. Bu bilgiler Paralel Yapı'nın elinde olduğuna göre, bu planlı cinayet onların güdümünde oldu bana göre. Aksi ise neden ortaya çıkmıyorlar ve iftira olduğunu söylemiyorlar. Hatta savunmaya bile geçmiyorlar.

- Benim
ve ailemizin algılayamadığı; ağabeyimin öldürülecek kadar bildiği ya da çekindikleri konu neydi? Biz onun ortaya çıkarılması için uğraşıyoruz.

- Yani
ağabeyimi, Ergenekon'dan içeri alamadılar. İki kelime ile görevden de alabilirlerdi. Uyuşturucu ve o kadın meselesini o zamanda söylenebilirdi. Neden öldürüldüğünü araştırıyoruz. Bu bilgiler Paralel Yapı'nın elinde bulunuyor.

MEVLÜT YÜKSEL