HER SEFERİNDE TEK BAŞINA İKTİDARA GELDİK
Kurucularından biri olduğun AK Parti'nin neferlerinden biri olarak partimle her zaman iftihar etti. Partimin Türk siyasi hayatına yeni bir model olduğunu hepimiz biliyoruz. Milletimiz iradesine ne olursa olsun sahip çıkan desteğini üst üste yapılan bütün seçimlerde artırmış ve her seferinde tek başına iktidara getirmiştir.
AK PARTİ GENEL BAŞKANLIĞI SEÇİM SÜRECİ
Değerli liderimiz Erdoğan Türkiye'nin seçilmiş 12. Cumhurbaşkanı olarak 10 Ağustos'ta halkımızın desteğiyle bungünlere geldi. Seçimle birlikte AK Parti liderliğinde de kongreyle birlikte bir genel başkanlık seçimi gerçekleşecek. 10 Ağustos ve 21 Ağustos arasında geçilen sürede kimin AK Parti Genel Başkanı olacağına dair parti içerisinde temayül yoklamalarını hep birlikte takip ettik. Bu süre içerisinde birçok arkadaşımızın ismi gündeme geldi. O günlerde bana bu sorular yöneltidi. Şöyle denmişti: Muhtemel adaylar arasında isminiz geçiyor. Ne diyorsunuz? "Biz AK Parti grubu olarak içerisindeki bütün arkadaşlarımız genel başkan olabilecek kapasitedededir. Bizde liderlik kavgası olmaz. Parti içi temayüllerle en uygun sonucu elde ederiz" demiştim.
DAVUTOĞLU'NA TEBRİK
Sonuçta dün bildiğiniz gibi Erdoğan, 27 Ağustos olağanüstü kongre için aday olacak arkadaşımızı resmen açıkladı. Bu isim Davutoğlu. Ahmet Davutoğlu Bey'le beraber bir 60 ve 61'inci hükümetlerde birlikte çalıştık. Kendisi birikimli ve çalışkan gayretli bir arkadaşımız. Kendisini bu göreve layık görüldüğünden dolayı mutluyum, başarılar diliyor. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da AK Parti, ülkemizin 2023 hedeflerinin gerçekleşmesi için çalışmaya gayret edecektir.
AÇIKLAMA YAPACAĞIM DEYİNCE SPEKÜLASYON YAPILDI
Dün bu basın toplantısı kararını duyurduğum andan itibaren sosyal medyada çok çeşitli bir trafiğin başladığını gördüm. Yoğunlaşılan şey Binali Yıldırım ne diyecek, aykırı bir çıkış mı yapacak gibi bir takım spekülasyonları izledim.
10 Ağustos'la birlikte Türkiye yeni bir siyasi atmosfere girdi. Yeni Türkiye'de hedef muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkmak. Bölgede istikrar ve güvenin timsali, dünyada da sözü dinlenen bir Türkiye oluşturması, Türkiye'nin 10 ekonomik güç arasında yer alması.
ÇÖZÜM SÜRECİNİ BOZMAK İSTEYENLER VAR
Yeni Türkiye'de kardeşlik var çözüm var. Bugünlerde kalıcı yapmaya çalıştığımız bu barış ve kardeşlik ortamını bozmaya çalışan bazı sorumsuzluklar meydana gelmektedir. Esefle karşılıyoruz.
Çözüm süreci demek her şeyden vazgeçmek Türkiye'nin değişmezleri, Türkiye'nin ilkelerinden vazgeçmek demek değildir.
Ülkenin milli güvenliğine yönelik paralel darbe girişimi yaşadık. 30 Mart'ta bu girişimle mücadele edilerek geçirildi ve halk gereken cevabı sandıkta verdi. Bu mücadele Türkiye Cumhuriyeti'nin istiklal ve istikbal mücadelesidir. Hiçbir irade milli irade adına güç kullanamaz. Kullanabilecekler sandıktan desteği alanlardır.
ŞAŞIRTACAK BİR AÇIKLAMA YAPMAYACAĞIM
Artık Türkiye bu günleri geride bırakacak demokrasiye sahiptir. Bunu Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde gördük. Bu toplantıda bazılarının ümit ettiği gibi şaşırtacak bir açıklama yapmayacağım.
AK Parti'nin içine nifak sokmak isteyenler elleri boş dönmüşlerdir. Ak Parti bugün de yarında halkın refahının artması için elde edilen güven ve istikrarın devam etmesi için var gücüyle çalışacaktır. 62. Hükümet 28 Ağustos'tan sonra göreve başlayacak.
Bu süreçte şahsıma diğer arkadaşlarda olduğumuz gibi, bu göreve bizi gönüllerinde layık görenlere bu vesileyle teşekkür etme istiyorum. Bugüne kadar partim içerisinde görevlere talip olmadım, verilenleri layıkıyla yapma çabasında oldum.
Benim için partinin düz bir neferi olmak da onurlu bir görevdir. 58. Hükümette Abdullah Gül'le kısa bir görev yaptım. Toplam 4 Cumhuriyet hükümetinde 12 yıl boyunca görev yapan bir Ulaştırma Bakanı oldum.
Türkiye'nin gündeminde onlarca yıl olan bütün projelerinin bu alanda sorumlu bir bakanı olmak benim için en büyük onurdur. Bu hizmetlerin halkın gönlünde kalıcı olmasının mutluluğunu yaşıyorum. Beni bu güzel göreve layık görenlerin arkasındaki gerçeğin birinin bu olduğunu düşünüyorum.
