Başbakan'dan önemli açıklamalar!

Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, seçilmesi durumunda nasıl bir cumhurbaşkanı olacağını açıkladığını belirterek, "Şimdi diğer arkadaşların da ne yapacaklarını söylemeleri lazım. 'Biz gelirsek veya ben gelirsem şunu şunu yapacağım' demeleri lazım. Ama kalkıp da bir aday, 'ben yolla filan uğraşmam' derse, 'onu zaten hükümet yapıyor' derse, bu tabii şöyle bir şeyi ortaya koyar, demek ki siz hizmete talip değilsiniz, efendiliğe talipsiniz" dedi.

Giriş Tarihi 04 Ağustos 2014, 00:00 Güncelleme 05 Ağustos 2014, 03:42
Başbakan’dan önemli açıklamalar!

İÇİNDEKİLER

Erdoğan, Kanal 24'te katıldığı "Cumhurbaşkanı Seçimi Özel" adlı canlı yayın programında, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

"Çok önemli seçim başarılarınız, tecrübeleriniz oldu ama bu farklı. Hem siyasi kariyeriniz açısından çok farklı hem de uzun süredir Türk siyasal sistemine yönelik eleştirileriniz ve önerileriniz açısından da önemli bir tecrübe. Ne hissediyorsunuz" yönündeki soru üzerine Erdoğan, "Tabii bu seçim sistemlerindeki gelişmelere de baktığımız zaman, bildiğiniz gibi ilçe belediye başkanlığı seçim adaylığından tutun il belediye başkanlığı seçim adaylığına ve oradan tabii milletvekili adaylığı ve en sonunda şimdi cumhurbaşkanlığı seçim adaylığına girmiş bulunuyoruz. Hepsini bu vesileyle sizin de ifade ettiğiniz gibi aşağıdan yukarıya gelmiş bulunuyoruz" diye konuştu.



"Siyasetin içerisinde de şöyle yaklaşık 40 yıllık geçmiş var" diyen Erdoğan, şöyle devam etti: "Hep bu siyasetin içerisinde geçti. Siyasette çıraklığı da yaşadık, kalfalığı da yaşadık, ustalığı da yaşadık, yaşıyoruz. Çünkü siyaseti bir insan yönetme sanatı olarak ele aldığınız zaman bu seçimin nedenli önemli olduğu ortaya çıkıyor. Bugüne kadar tabii halkın bizzat kendi iradesiyle seçilen cumhurbaşkanları ülkemizi yönetmedi. Daha çok geçmişte ihtilaller sonrası iş başına getirilen cumhurbaşkanları vardı. Ama Allah rahmet etsin, Turgut Bey ile bir süreç başladı. Onu da vekiller seçti, yani Parlamento içinde. Daha sonra Süleyman Bey'in seçimi var, ardından Abdullah Bey'in seçimi var ki Abdullah Bey'i engellemek için ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Malum 367 garabetini çıkardılar karşımıza. Fakat millet tabii adayına sahip çıktı ve Parlamentodan daha sonra Abdullah Bey'i seçtirmek suretiyle cumhurbaşkanı hamdolsun yaptık. Şimdi ise iş çok daha farklı. O seçimlerde biliyorsunuz yüzde 47 ile bizim erken seçim yaparak tekrar seçimi kazanmamız vardı ama arkasından da hemen biz bir referanduma gittik. O referandumdan da yüzde 69 gibi bir yüksek oyla halkın cumhurbaşkanını seçmesi kararını çıkardık."



Başbakan'dan önemli açıklamalarBaşbakan'dan önemli açıklamalar


"MİLLİ İRADE ŞİMDİ ÇOK DAHA GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE TECELLİ EDİYOR"

Erdoğan, kısa süre sonra yapılacak cumhurbaşkanı seçiminin çok daha farklı olduğuna işaret ederek, şunları söyledi:

"Şimdi tabii burada öyle bir güzellik var ki bir taraftan cumhurbaşkanını halk seçecek, başbakanı halk seçecek, parlamentosunu halk oluşturacak, dolayısıyla halkın kendi seçtikleri, halkı yönetecek. İşte burası çok anlamlı. Onun için bunun ilk cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesinin olması sebebiyle bu pazar hakikaten çok çok büyük önem ifade ediyor. Milli irade şimdi çok daha güçlü bir şekilde tecelli ediyor."


Başbakan Erdoğan: Bu bir veda değil!Başbakan Erdoğan: Bu bir veda değil!

"İSTANBUL HAKİKATEN BENİM AŞKIM, SEVDAM, HER ŞEYİM"

"İstanbul mitinginden bir mesaj aldınız, onu özellikle konuşmak istiyorum. Hem bir kere Yenikapı'dan sonra daha riskli meydandı, yani daha önce denemediğiniz meydandı, Maltepe, hem de bir seçim yorgunu olduğu düşünülüyor bütün ülkenin ama çok güçlü bir mesaj çıktı. Siz orada biraz duygusal mesajlar verdiniz, vasiyetten bahsettiniz. O nasıl bir atmosferdi. İstanbul'un bir uğurlaması gibi yorumlandı" yönündeki soruya karşılık

Erdoğan, şöyle konuştu: "Doğup büyüdüğüm vilayet İstanbul. Tabii 'sevgililer sevgilisi'ne' mazhar olmuş bir şehir, İstanbul. İstanbul, bir başka ama maalesef İstanbul'da yaşayanlar, İstanbul'un kıymetini, kadrini tam bilemediler. İstanbul'un hakkını tam bilemediler. Biliyorsunuz insanların şehirler üzerinde hakkı olduğu gibi şehirlerin de insan üzerinde hakkı vardır. İstanbul hakikaten benim aşkım, sevdam, her şeyim. Çünkü 45 yıl İstanbul'da belediye başkanlığı yaptım. Bu belediye başkanlığım esnasında İstanbul'da gerçekten ilçe belediye başkanı arkadaşlarımla beraber kimsenin girmediği yerlere alt yapısıyla üst yapısıyla biz girdik. İstanbul'u o zaman ciddi manada değiştirmeye başladık. Sene 94. Bunun şöyle 2-3 sene öncesine gittiğiniz zaman bazı ilçelerde bunu daha önce başlattık."


Başbakan Erdoğan talimatı verdiBaşbakan Erdoğan talimatı verdi

Erdoğan, İstanbul'daki yeni miting meydanlarıyla ilgili olarak da "Tabii Belediye Başkanıma onu söyledim, dedim ki 'Avrupa, Anadolu yakasında iki tane meydan yapalım ve bu meydanlarda artık kim mitingini yapacaksa gelsin, bu meydanlarda yapsın. Söyleyecek sözü olan gelsin, orada söylesin. İlla Taksim de Taksim, Kadıköy de Kadıköy, illa Tandoğan da Tandoğan olmaz.' Yani bu meydanları yaparsanız huzur içinde gel burada istediğini söyle, nasıl bağıracaksan yine orada bağır ama bundan kimse de zarar görmesin. Valilik size hangisini tavsiye etti, git orada yap ama düşünün yürüyüş yapacaklar halkın alışveriş yaptığı merkezlerde yürüyüş yapıyorlar, böyle bir şey olabilir mi? Yani siz özgürlüğü her yeri istediğim gibi kullanırım tanımıyla, tanımlayamazsınız" ifadesini kullandı.

"Şimdi İstiklal Caddesi'nde yürüyüş yapayım, dediğiniz zaman siz o İstiklal Caddesi'nde alışveriş yapan tüm İstanbul halkına ihanet ediyorsunuz, saygısızlık yapıyorsunuz" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Vandalizme dönüşüyor zaten. Eninde sonunda oradaki esnafların cam çerçeve her şey indiriliyor. O insanlar ondan sonra hakikaten ciddi zararlar yapıyorlar, alışverişlerini yapamıyorlar. Şimdi bunlar hakikaten özgürlük adına yapılamaz. İşte özgürlük adına gel bakalım nerede yapacaksın, Anadolu yakasında mı, buyurun sana Maltepe, gel burada yap. Şimdi bunun örneğini verdik. Nerede yapacaksın Avrupa yakasında mı buyurun sana Yenikapı. Şimdi buna alışmamız lazım, alıştırmamız lazım. Bunların bir de ufaklarını ben belediye başkanı arkadaşlarıma söyledim, 'bunların daha ufaklarını yine ilçelerin uygun yerlerinde yaparsak daha ufak çapta olanlar da gitsin orada yapsınlar ama bunlar vandalizme dönüşmesin, bunları başaralım' dedik. Sağolsun arkadaşlarım bunu yapacaklar. Aynı şekilde diğer vilayetlerde de başta büyükşehirler olmak üzere bunlar yapılacak."



"CUMHURBAŞKANI OLARAK DA HALKLA MEYDANLARDA BİR ARAYA GELİNEBİLİR"

Erdoğan, cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda İstanbul'daki mitingin de Başbakan olarak halkla son görüşmesi olacağını belirterek, "Bu demek değildir ki cumhurbaşkanı olarak siz halkınızla yine böyle meydanlarda bir araya gelemezsiniz, böyle bir şey yok. Cumhurbaşkanı olarak da yine halkımızla meydanlarda bir araya gelinebilir" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Erdoğan, "Son mitinglerde bilhassa görüyorum, eşiniz hanımefendi hep yanınızda. Çocuklarınız, hatta torunlarınız da mitingdeydi. Nasıl oluyor evde bir miting motivasyonu, miting konuşması oluyor mu, yoksa zaten herkes kendini bir motive halde mi orada buluyor? Yani sizin için de sürpriz oluyor mu? Siz mi onları motive ediyorsunuz onlar mı sizi motive ediyor" yönündeki soruya şu yanıtı verdi:

"Zaman oluyor onlar bizi motive ediyor. Zaman oluyor ben onları motive ediyorum. Şimdi tabii onların bu havaları teneffüs etmesi lazım ki yarınları bu noktada iyi görsünler. 'Dedemle beraber böyle böyle şu meydandaydık, orada İstanbul halkıyla şöyle bütünleştik.' İşte bunlardır zaten büyüdükleri zaman anlatacakları hatıraları. Bunlar çok önemli. Bu tür hatıraları onların bizim sermaye hanesine yazdırmamız lazım."

ERDOĞAN'IN ROL ALDIĞI SON REKLAM FİLMİ

Erdoğan, "Bu akşam reklam filmlerinizden bir tanesi daha yayınlanmaya başladı. Ne zaman vakit bulup da bu çekimlere katılabildiniz? Çekimlerde de rolünüz vardı" yönündeki soruya karşılık soruya karşılık da "Durmak yok, yola devam diyoruz ya, gece gündüz demeden çalışacağız. Sağolsun arkadaşlar da hazırlıklarını yaptılar. Bayramda araya sıkıştırdık ve hemen zor da olsa gittik ama yani yapımcı arkadaşlar çok memnunlar. Bu kadar seri bu işi yapmak, çıkarmak kolay olmuyor" dedi.

Başbakan Erdoğan, Anadolu'nun farklı bölgelerinden ve tarihteki 16 Türk devletini temsil eden altın yıldızların bir Cumhurbaşkanlığı forsunda toplanmasını anlatan reklam filmini kendisinin henüz izlemediğini belirterek, filmde şiirini seslendirdiği Sezai Karakoç'a teşekkür etti.

"FARKLI BİR ÇALIŞMA ESASI DA GETİREBİLİRİZ"

"Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası sistem üzerindeki eleştirilerinizi, önerilerinizi de net bir şekilde ortaya koyarak yürüttüğünüz bir kampanya. Daha ilk günden nasıl bir cumhurbaşkanı olacağınızı, nasıl bir cumhurbaşkanı olmayı düşündüğünüzü anlattınız. Şöyle anlıyorum, sadece cumhurbaşkanlığı seçimine girmiyoruz halka seçmeninize, 'ben seçilirsem böyle bir cumhurbaşkanı olacağım ve beni böyle seçin' mesajını vermiş oluyorsunuz. Yanılıyor muyum?" sorusu üzerine Erdoğan, şunları kaydetti:

"Meydanlara niye çıkılır veya basın toplantıları niye yapılır, televizyon programları niye yapılır? Şimdi diğer arkadaşların da ne yapacaklarını söylemeleri lazım. 'Biz gelirsek veya ben gelirsem şunu şunu yapacağım' demeleri lazım. Ama kalkıp da bir aday, 'ben yolla filan uğraşmam' derse, 'onu zaten hükümet yapıyor' derse, bu tabii şöyle bir şeyi ortaya koyar, demek ki siz hizmete talip değilsiniz efendiliğe talipsiniz. Yani ben çıkacağım oraya beyefendi, oradan talimatı vereceğim, hükümet de çalışacak. Hükümet, işte yol kanalizasyon, su bu işleri yapacak, yerel yönetimlerle beraber, ben de Çankaya'da oturacağım, Çankaya'dan, oradan gerekenleri söyleyeceğim. Bu, değil. Yani cumhurbaşkanı halkın oylarıyla oraya geliyor. Dolayısıyla aynı zamanda devletin başı olması hasebiyle Bakanlar Kurulu'na gerekli hallerde istediği zaman başkanlık yapabileceğine göre, bu ne demektir? Bir defa orayla sürekli kontakta olacaksın. Sürekli irtibatta olacaksın, yatırımlar devam ediyor mu, etmiyor mu, yeni neler yapılabilir, bunların hepsini işte şimdi ben Sayın Başbakan ile diyelim ki haftada bir normal rutin görüşmem olmasıyla yetinmeyebilirim, belki daha farklı burada bir çalışma esası da getirebiliriz. Ne yapıyoruz, ne diyoruz, neler yapacağız, şu ana kadar biz 12 senede bir şeyler yaptık ama bunlar bizim için yeterli değil. Bundan sonra neler yapacağız. Bunların da takipçisi olmaya mecburuz."

Başbakan Erdoğan sözlerini şöyle noktaladı:

"Pensilvanya Ulusal güvenliğimizi tehdit eden bir durumdur. Monşer aday bunlardan biri. Bunlarda bir çizgi söz konusu değil. Yalpalıyor her şey olabilir. Gazze'de ölenlerin sayısı Bin 900'u buldu. Pensilvanya'dan onları lanetleyen bir şey duydunuz mu?

İnlerine girilicek sözlerinden sonra bir takım gerçekler ortaya çıktı. Bunlar ortaya çıkınca şovmenler tuzluklar adliyeye akmaya başladı. Bunlar suçtur. Senin milletvekili olman nezerathaneye girme hakkı vermez. Buraya girmek sadece avukatların hakkıdır. Milletvekili olmak oraya girme şov yapma hakkı vermez. Bunlar suçtur. Bunlarda yalan takiye ve suç var. Burada daha yolun başında olduğumuz söylemem lazım.

EĞER BAŞARSALARDI GÜLEN TÜRKİYE'YE GELECEKTİ

Gezi olayları, 17 Aralık, 25 Aralık bir darbe girişimidir. Eğer 17 -25 Aralık gerçekleşseydi. Pensilvanya başka havayla gelecekti. Onun gelişi ertelendi. Onlar şu anda son çırpınışlarını yapıyorlar. Bu can bu tende oldukça ulusal güvenliğimiz tehdit eden paralel yapılarla mücadele edeceğiz.

PARALEL YAPIYI REFERANDUM'DAN SONRA HİSSETTİK

7 Şubat'ta böyle bir yapılanmanın olduğunu hissettik. Referandumun ardından yapılan atamalarda onu hissettik. Yargıtay'da danıştayda. Böyle bir yapılanmanın olduğunu referandum sonrası yapılan bazı atamalarda bunu gördüm "Ya nereye gidiyoruz" dedim"