Yüzde yüz mucize

Türk hekimler başarılarıyla tüm dünyaya kafa tutuyor. Prof. Dr. Mehmet Mutaf da, 17 yılda tam 56 ameliyat geçiren, yüzü tamamen yanmış Muhittin Işık'a kendi dokusundan yepyeni bir yüz yaparak mucizeye imza attı...

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 04 Mayıs 2014 Güncelleme 04 Mayıs 2014, 02:08
Yüzde yüz mucize

İÇİNDEKİLER

Tıp dünyası, doktorlarımızın başarılı çalışmalarını imrenerek izliyor. Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi, Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Mutaf'ın yaptığı operasyonlar alkışı hak ediyor. 2 ay önce kendi geliştirdiği yöntemle dünyada ilk defa Asiye Engiz'in bebekken yanan yüzüne kendi dokusundan yeni yüz yapan Prof. Dr. Mutaf, aynı operasyonu 34 yaşındaki Muhittin Işık'a da uyguladı. Sonuç muhteşem oldu.

İNSANLARDAN KAÇTIM
17 yaşındayken çıkan bir yangında yüzü yanan Muhittin Işık, yurt içi ve yurtdışındaki çeşitli merkezlerde tam 56 ameliyat geçirdi. Sonuç alamayan ve tüm umutlarını yitirdiği anda yeni yüzüyle adeta yeniden doğdu. Yıllarca insanlardan kaçtığını, normal bir hayatı, arkadaşı olmadığını söyleyen Muhittin Işık, yaşadıklarını şöyle anlattı:

'RESMEN YAKIŞIKLI OLDUM'
"Umutlarım yoktu. Burada tedaviye başladığımda da ümitli değildim. Her ameliyatla, öz güvenimi geri kazandım. Hocam sonunda bana, nakille yapılamayacak bir yüz verdi. Resmen yakışıklı oldum. Mucize bu olsa gerek. Bundan sonraki hayatımda diğer insanlar gibi normal bir yaşam süreceğim. Bir aile kurmayı ve çocuk sahibi olmayı hayal ediyorum."

Kendi dokusundan yüz yapılan ilk hasta Asiye Engiz (42) olmuştu. Engiz, 2 ay önce yeni yüzüne kavuşurken, bu operasyonun en büyük avantajı, 'hastanın hayatını ilaçsız-kontrolsüz sürdürebilmesi' olarak açıklanmıştı...

5 AMELİYATLA YENİDEN DOĞDU
İnanılmaz bir değişim geçiren Muhittin Işık, adeta yeniden doğdu. Prof. Dr. Mehmet Mutaf, operasyonu şöyle anlattı: "Göz kapaklarının olmaması ve dudaklarındaki kayıp sıkıntıydı. Beslenme zorluğu çekiyordu ve gözlerini kaybetmek üzereydi. Önce göz kapaklarını ve dudaklarını oluşturduk. Kaburgasından aldığımız kıkırdakla burun iskeleti yaptık. Ön koldan damarları ile birlikte aldığımız zarımsı dokuyu, yüze örterek deri alt yapısı hazırladık. Daha sonra da boyunda genişletme yöntemiyle elde ettiğimiz deriyi, tüm yüzüne kapladık. Bu şekilde yumuşak, pürüzsüz, ince ve iyi kanlanan bir örtü elde ettik."