Mahir Kaynak'tan 28 Şubat anıları

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 01 Mart 2011 Güncelleme 01 Mart 2011, 01:16
Mahir Kaynak’tan 28 Şubat anıları

İÇİNDEKİLER

Post modern darbe olarak bilinen 28 Şubat sürecinin 14'üncü yılında, MİT eski daire Başkanı, Prof. Dr. Mahir Kaynak, Takvim'e dikkati çeken açıklamalar yaptı. Prof. Kaynak, "28 Şubat 1997'de darbe olmayacaktı. Ordu idareye el koymayacaktı. Çok iyi hazırlanmış bir plandı. Plan uygulandı, planı yapanların hedefleri o dönem itibariyle gerçekleşti" dedi. 28 Şubat sürecinin, daha önce hazırlanan ılımlı İslam projesinin devamı olduğunu vurgulayan Kaynak, sürecin perde gerisini şöyle açıkladı: "ABD, dünya hegemonyasını sürdürmek için Türkiye'de ılımlı İslam'a mensup bir hükümet istiyordu. İslami yaşayan, ibadetlerini yapan ancak ABD ile de uzlaşan bir yönetim. 28 Şubat'tan önce planlanan buydu. Bunun için de Refah Partisi'nin üzerinde oynandı." Refah Yol'un ABD ve dünya ile mücadele etmeye kalktığı için hedef olduğunu anlatan Kaynak, "Boyundan büyük işlere kalkışınca tabi, görevden uzaklaştırıldı. Ama ben, kısa sürede gideceğini düşünüyordum.
Yanıldım. 11 ay iktidarda kaldı"
dedi.

Avrupa Türkiye'yi bölecekti

Prof. Kaynak, Kürt meselesini siyasi yollarla çözme arzusuna karşı olan bazı iç ve dış çevrelerin, kendisine operasyon yapmak istediklerini, 28 Şubat sürecine isminin karıştırılma çabalarına işaret ederek, açıklamalarına devam etti: "28 Şubat sürecinde Aktüel Dergisi'nde köşe yazarlığı yapıyordum. Aktüel'in yöneticileri 'Askerler senin yazı yazmanı istemiyorlar' dedi ve ben dergiden uzaklaştırıldım. Olaydan bir yıl sonra Çevik Bir ile görüştüm ve 'Paşam bunu neden yaptınız?' diye sordum. Çevik Bir, 'Senin adın bizim listemizde yoktu, adın medyada eklendi' dedi. Medya ile Türk Silahlı Kuvvetleri, 28 Şubat sürecinde ortak çalışıyorlardı. Medya TSK'yı, TSK da medyayı yönlendiriyordu. Ben bunların kimler olduğunu, hangi güç örgütü olduğunu biliyorum ama söylemek istemiyorum." Şemdin Sakık'ın sözde ifadeleri yüzünden andıçlandığını belirten Prof.Kaynak, özel bilgiler verdi: "DGM'ye gittim, savcı bana Sakık'ın ifadesini gösterdi. Sakık diyor ki; 'Mahir Kaynak devletin içimize soktuğu bir ajan.' Belge bu olmasına rağmen benim için 'PKK'dan para aldı' diyorlar. Bu operasyonu da beni etkisiz kılmak için yaptılar.
Çünkü Kürtler arasında iyi bir imajım vardı."

'Bölme planlarına engel oldum'
Mahir Kaynak, o dönemde Avrupa'nın Türkiye'yi bölme planları yaptığını, kendisinin Kürt meselesini çözme çabalarını AB ülkelerinin, kendi planlarına engel olarak gördüklerini belirtti ve bazı detaylar verdi: "O dönemde devletin yüksek birimlerindeki bir yönetici, 'Mahir Hoca, Avrupa'dan sana karşı hasmane tavırlar var.
Seni himaye etmekte zorlanıyoruz' dedi. Aradan 15 yıl geçti. Kürt meselesini çözmemizi Avrupa engellemiştir. Neden engelledikleri belli. Büyük Türkiye'den korkuyorlar."

'Hocam seni öldürecekler'

Kaynak, kendisini öldürme planını duyduğunu da vurguladı: "2 istihbaratçı geldi ve 'Hocam seni öldürecekler, seni yurtdışına kaçıralım' dedi. 'Pasaportum bile yok' dedim, 'Biz hazırladık bile' dediler. Ertesi gün haberlerde 'Mahir Kaynak, Berlin'de' diye yazı gördüm. Bunun bir operasyon olduğunu anladım ve kaçmayı kabul etmedim. Ya beni yok edeceklerdi ya da yakalatıp, 'Mahir Kaynak kaçtı, yakaladık' diyeceklerdi" açıklamasını yaptı. Kaynak, 28 Şubat sürecinde İmralı'da bulunan Öcalan'la görüşüldüğünü daha sonraki yıllarda öğrendiğine de işaret etti.