MONDROS MÜTAREKESİ
Mondros Mütarekesi imzalanmış, 'teslimiyet' tescillenmişti. Vatan savunmasının bir halk kalkışmasında olduğunu düşünen Ethem, mütareke şartlarına karşı duyduğu tepkiyi Sadrazam Damat Ferit Paşa'ya yazdığı mektupla gösterecekti: "Sen Osmanlı Paşası mısın İngiliz Amiralin hizmetkârı mı?" Ege'nin bu gözünü budaktan sakınmayan sivri dilli ismi sorunun ardını beklemeyecek düzenli ordunun henüz dahli olmaksızın Salihli Cephesi'ni oluşturacaktı.
KUVA-YI SEYYARE
Bir im atıp Çerkez Ethem'in savaş koşullarında oluşturduğu milis gücün niteliklerine bir göz atalım. Çerkez Ethem, Yörük Ali Efe'den Demirci Efe'ye Sökeli Efe'den hapishanede ömür çürüten mahkûmlara kadar herkesi bir çemberin etrafına topladı ve sıkı bir konuşma yaptı: ".. Emperyalist ülkelerin maşası olan Yunan ordusu vatanımızı kirli çizmeleriyle ezmek istemektedir. Vatan ve millet şimdi bizleri göreve çağırıyor. Teşkilat-ı Mahsusa, düzenli ordu kurulana kadar Yunan ordusunun durdurulmasını istiyor." Kısa bir sessizlik olur ve ardından Demirci Efe oturduğu yerden doğrulup seslendi: "Bizim hayatımız haksızlıklara karşı mücadeleyle ve namusumuz için savaşmakla geçti. İzmir'de bir genç gazeteci Yunan'a tek başına karşı koymuş, Yunan sancaktarını yere serdikten sonra "Bu daha ilk kurşun!" diye bağırmış! Bundan sonraki kurşunları sıkmak da bizim boynumuzun borcudur!" İşte Kuva-yı Seyyare'nin temelleri böyle atılıyordu. Çerkez Ethem uzaklara baktı ve konuştu: "Ecel yiğidin içinde yatar!"
YARIN
Mustafa Kemal: Muhterem yoldaşıma selamlar….