Cin çağırana kızar

Ruh çağırma seansında masaya gelen aslında cindir. Ve çağrıldığı için çok kızar. Çağırana musallat olur. Doğrudan zarar veremezse bile korkutur. Işıkları yakıp yakıp söndürebilir

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 28 Eylül 2010 Güncelleme 13 Ekim 2010, 11:46
Cin çağırana kızar

İÇİNDEKİLER

Bazı topluluklarda merak uyandıran ruh çağırma veya cin çağırma seansları büyük bir riski de beraberinde getiriyor. Bu ayinlerin dinen caiz olmadığını söyleyen Celalettin İpekbayrak, "Böyle durumlarda cin kızar, insana daha çok musallat olur" dedi. Böyle oturumlarda geldiği tespit edilen 'dalgacı' cinin insanlarla alay ettiğini hatırlatan İpekbayrak, yıllardır bu konularda yüzlerce öykü ve roman yazıldığına, filmler yapıldığına işaret etti. İpekbayrak, dizimizin bugünkü bölümünde işte bu konulardaki soruları cevapladı:

CİN ÇAĞIRMAK CAİZ MİDİR?
Cin çağırmak dinen caiz değildir. Yüce Allah, her yarattığını kendi dünyasında var etmiş ve orada bir yaşam kılmıştır. O isteseydi bir arada olmamızı hepimizi aynı boyutta aynı frekansta yaratırdı. Onları çağırmak doğru değildir.

CİNLER BU TÜR AYİNLERİN YAPILMASINA NEDEN KIZAR?
Rahatsız edildikleri için kızarlar. Yani onlar aslında o ortamda varlardır. İnsanların çevresindedirler. Ama okunan dualar ya da isimlerinin söylenmesi onları rahatsız eder. Gelecek cinin de iyi ya da kötü olduğunu bilemeyiz. Eğer gelen kötü niyetli bir cin ise o zaman çağıranlar için büyük sorunlar olur.

CİN, KENDİSİNİ ÇAĞIRAN KİŞİYE ZARAR VEREBİLİR Mİ?
Evet. Rahatsız olan cin, çağıranlara zarar verir. Gruptaki en zayıf halkayı seçer ve ona yüklenir. Özellikle geceleri kendini çok hissettirir. Zihne hakim olmaya çalışır, garip sesler ve konuşmalar ile insanı korkutur. Eğer kişinin korkudan enerjisi iyice düşürse cin ona eşyaları sallanıyor, gürültü oluyormuş gibi hissettirir.

AYİN SIRASINDA IŞIKLARIN YANIP SÖNMESİNİ GELEN CİN Mİ SAĞLIYOR?
Bir cin tek başına bizim evrenimizdeki maddeye bir şey yapamaz. Veya eşyayı yerinden hareket ettiremez. Ancak cinler birine kızarlarsa bir maddeye binlercesi birden yüklenir ve en zayıf yerinden o maddeyi bozabilir. Örneğin; televizyonun kablosu ya da zayıf bir teline binlercesi yoğunlaşırsa görüntüyü bozabilirler. Aynı şey elektrik kablo ya da kablodan geçen enerji içinde geçerlidir.

* * *
CİN ÇAĞIRACAKSANIZ ÇOK DİKKATLİ OLUN,
Cin çağırma seansına merak edenler mutlaka bir bilen kişiden yardım almalı ve çok dikkat etmeli. Göndermek için gerekli duaları bilen enerjisi yüksek kişiler olmalı yanınızda. Bu işi üstatlar yapmalı.

* * *
RUH ÇAĞIRMA SIRASINDA MASAYA GELEN NEDİR?
Kesinlikle cindir. Biz, o atmosferin de etkisiyle, ruh ile konuştuğumuzu sanırız. Ama o aslında cindir. Cinlerin çoğu şakacı ve yalancıdır. Bizleri sanki bir ruhmuş gibi kandırırlar. Ruhların güçlü olanları kişilerin rüyasına gelir. Dünyada yarım kalan işlerini rüyalarda anlatırlar.

* * *
YAŞANMIŞ HİKAYELER
BİR ÇAĞIRDIM O ARTIK HEP BENİMLE...
Arkadaşlarım bir araya geldiğimizde korkunç hikayeler anlatmayı severler ve sürekli olarak cinlerden bahsederler. Ben inanmayanlardandım. Ta ki o güne kadar. Arkadaşlarımın ısrarlarına dayanamayıp kabul ettim. Harf tablosu, fincan, her şey hazırdı, toplanıp cin çağırma işlemine başladık. Evet, gelmişti ve bizim sorduğumuz sorulara bir bir cevap veriyordu. Ben hala inanmayıp arkadaşlardan birinin fincanı oynattığını düşünüyordum. Beni korkutmaya çalıştıklarını düşünüyordum. Bu böyle uzun bir süre devam etti. Ben sıkıldım ve "Yeter bırakalım bunlar bizim bildiğimiz şeyler. Bir birimizi kandırmayalım" dedim. Arkadaşım, "Aklından bir cisim geçir ve bize söyleme, o yazacaktır" dedi. 'Kırlent' dedim içimden, fincan hareketlendi ve 'kırlent' yazdı, şok oldum. Korkuyordum, bitirmek istedim. Arkadaşlar da ısrarlarıma dayanamayıp bitirdiler. Ama cin gitmemişti, biz tam fincandan elimizi çekecekken bir yazı daha yazdı, "Ben gitmem. Çünkü senin cininim. Hepsenin yanında kalacağım" diye. Dediği gibi oldu, hep benim yanımda hissediyorum onu. Ben tek başımayken ne zaman aklımdan birşey geçirsem kafamda ikinci bir ses benimle konuşuyor. Bana zarar vermedi 4 sene içerisinde. Ama bu vermeyeceği anlamına gelir mi, bilmiyorum. (Ö.Ç. ANTAKYA)