Kurultay'da Genel Başkan adayı olabilmek için delegenin 128'inin imzası gerekiyor. Genel Başkan olduğu 2010 yılından bu yana neredeyse hemen her yıl kurultay toplayan (6 kez) Kılıçdaroğlu'nun karşısına bu süreçte rakip olarak sadece Muharrem İnce çıkabildi.
Bunu neden hatırlattığıma gelince; hemen her fırsatta Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik "tek adam" suçlamasında bulunan Kılıçdaroğlu'nun CHP içinde oluşturduğu tek adam düzeninde genel başkan olanlar veya olmayı düşünenler ya tasfiye edildi ya da siyaset sahnesi dışında bırakıldı.
Kendisini eleştiren muhalifleri disiplin sopasıyla tehdit eden CHP Lideri, çok dar bir ekiple çalıştığı, bu ekibin de CHP dışından gelen isimlerden oluştuğu ve kararları da kimseye danışmadan kendi başına aldığı yönünde eleştiriliyor.
CHP içinde sesini belli ortamlar dışında yükseltemeyenler, 2019 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde "Cumhurbaşkanlığı sistemini 'tek adam rejimi' diye eleştiriyoruz ama parti tabanına bizdeki tek adam sistemini nasıl anlatacağız?" diyerek rahatsızlıklarını dile getiriyorlar.
GÜNÜN FOTOSU
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın resmini çizerek sosyal medyada paylaşan engelli Gülşah Yağmur Yazıcı, 3 Aralık Engelliler Günü'nde buluştuğu Erdoğan'a sevgiyle sarıldı.
GÜNÜN SÖZÜ
Annelerin en büyük korkusu çocuklarının ölmesiymiş, engelli annelerin en büyük korkusu da çocuklarından önce ölmeleriymiş.
YEDEK VEKİLLİK GELİYOR.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ilgili anayasa değişikliği sürecinde "yedek milletvekilliği" konusu da gündeme gelmişti hatırlarsanız.
Buna göre her ilden 1 milletvekili yedek olarak seçilecek, asil vekilin ölmesi durumunda veya başka sebeplerden dolayı milletvekilliğinin düşmesi halinde yedek olan Meclis'e gelecekti.
Bu maddenin tercih edilmesinde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde etkinliği artacak olan milletvekillerinin ve yasama organının sayısal gücünün de doğru orantıda kalması içindi. Şu anda da mazereti olmaksızın 5 oturum Genel Kurul çalışmalarına katılmayan vekilin, vekilliği düşüyor ve bu yasama organının sayısının da azalması anlamına geliyor. 2019 yılından itibaren kanun çıkarma yetkisinin milletvekillerinde ve dolayısıyla TBMM'de olacağını düşünürsek, önemin nasıl arttığını da anlamış oluruz.
Kaldı ki; her ne kadar yeni sistemde milletvekilleri bakan olmayacak, bakanlar dışarıdan atanacak ancak; istenildiği takdirde milletvekilinin bakan yapılmasıyla ilgili bir engel yok.
Sadece, bakan olan kişinin milletvekilliği düşmüş olacak.
Hem bu sebepten hem de çalışmayan veya mazeretsiz olarak oturumlara katılmayan vekillerin azalması durumunda yasamanın sayısal etkinliği de azalmış olacak. Dolayısıyla 2015 yılındaki Anayasa görüşmeleri sırasında CHP'nin itirazıyla Anayasa teklifinden çıkartılan bu madde, yeniden gündeme getirilmeye hazırlanılıyor. Bütçe görüşmelerinden sonra uyum yasaları görüşmeleri başlayacak ve bu arada yedek milletvekilliği ile ilgili değişikliğin de getirilmesi planlanıyor. AK Parti'liler tarafından CHP'nin bu konudaki fikri alınmak üzere harekete geçildi. Geçen dönem AK Parti ve MHP bu konuda uzlaştığı için 2 parti ile ilgili bir sorun olması beklenmiyor. Ancak; CHP'nin reddetmesi durumunda millete şikayet edileceği de belirtiliyor.
Çalışmayan vekilin görevi bitecek ama bunun bedelini sadece kendi ödeyecek. Millet adına yasa çıkarmasını istediği vekil çalışmadığı için sistem dışı kaldığında bunun bedelini milletin ödememesi isteniyor anlayacağınız. Bakalım CHP, milletten gelen bu talebi de reddedecek mi?
TAVŞAN ADAY SİYASETİ
Ankara İyi Parti'ye, İstanbul ve İzmir CHP'ye...
Siyaset kulisleri, CHP ve İyi Parti arasında yapılacak ittifak iddiaları ile çalkalanıyor. İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in "Yerel seçimlerde ittifak aranabilir" açıklaması bunun en somut örneği olarak gösteriliyor.
İki partinin 2019 Mart'ında yapılacak yerel seçimler için anlaştığı ve birbirlerinin daha güçlü olduklarını düşündükleri yerlerde, zayıf olan partinin iddiasız ya da bir başka deyişle "tavşan aday" çıkararak dolaylı yolla diğerini destekleyeceği konuşuluyor. Buna göre;
CHP'nin daha güçlü olduğu İzmir, İstanbul, Muğla gibi illerde, ülkücü ve sağ seçmenin daha yoğun olduğu Manisa, Adana ve Mersin'de İyi Parti'nin adaylarının destekleneceği belirtiliyor. Aynı şekilde Ankara İyi Parti'ye, İstanbul da CHP'ye bırakılıyormuş. İyi Parti'nin Ankara'da Mansur Yavaş'ı, CHP'nin İstanbul'da Akif Hamzaçebi ve İlhan Kesici'yi, Şişli'de de Mustafa Sarıgül'ü aday göstereceği konuşuluyor.
