Tarihi 28 Şubat 2024

Mavi!

ÇOK sevdiğiniz üstelik çok güvendiğiniz insanlar vardır.
Fazlasıyla inanmışsınızdır ama bir bakmışsınız sırtınızda hançer yarası. İyi günlerdeki sahte dostların afişlerine ve ikiyüzlü gülüşlerine bakınca gönlünüz ağlar.
Yara bere içindesiniz ama hayatı suçlamak anlamsızdır, bir an durup düşünür kendinizi de sorgularsınız.
Hayata tutunma projeleri insanlık adına her daim yürürlüktedir.
Vicdanlı yürekler zengindir söz geçiremediğiniz gönlünüz bir anda uysallaşır. Kalkmak için düştüğünüzü anlar kalkarsınız.
Attığınız adımda gizlidir sihir.
Gökyüzüne ayak basarsınız!

***

Gözyaşları akmak içindir gözler bakmak için. Kötülüğe rezervasyon yaptıranların çoğaldığı bir zaman diliminde, gülümseyerek ufka bakarsınız.
Güneş her gün yeniden doğmak için batar, geleceğin hayallerdeki düğünü geçmişin kördüğümünü çözer atar.
Güvenilir insan bulmak meseledir ama gönlünüz sevgiye açıksa bulursunuz.
Hak yemenin iyilik yapmaktan çok daha değerli olduğunu öğreten evrim projesi amacına ulaşsa da bizlerin unutamadığı güzellikler hala mevcuttur.

***

Diller haykırmak içindir.
Karamsarlığın son durağında inerken, dosta düşmana karşı haykırırsınız. "Ben geldim hayat!" Her dağın kendine göre bir duruşu vardır. Yarınlara mutluluk müjdesini ancak kendiniz verebilirsiniz.
Beceremediğimiz şeyleri denemekten korkmayın, istediğiniz zaman korkunun belini kırarsınız.
Gökte size ait yıldızı aramak yorar insanı, yorulun her şeye değer.
Yürümek isteyene denizde bile yol açılır, yürümek hevesiniz varsa eğer.

***

Paranın elleri vardır kiri tanımaz, paranın gücü vardır zengini tanır fakiri tanımaz. İyi bir iz bırakmadan bu dünyadan göç etmenin vebali büyük olduğu gibi hayatın sepetinde her şey mevcut.
Bilmelisiniz ki ihanetler de hayata dahil, sırtından vurulmalar da.
Hepimiz insanız nihayetinde.

***

Maddesel dünyanın teorilerini çökertecek güç son uyarılarını yaparken, gökyüzünün gözü üzerimizdeyken, son ödeme tarihi kesinleşmiş birer fani olduğumuzu unutmayalım yeter!
İyilik yapmak için bir neden varsa her zaman umut da vardır.
Her yıl biraz daha yaşlansak da umutların yaşlanmadığını biliriz.
Siyahın koynunda bile mavidir ve ne olursa olsun yenilmez umut.

MUTLULUK TAKVİMİ
Pencere kenarında mum yak.
İlaçları çocuklardan uzak tut.
Kapına alarm taktır.
Sağlık için yürü.
Kitap oku.

Sensizlik fena bir şey
Aklım gidip geliyor
Teselli etmek için
Arada annem geliyor

Kalbime sığmayan aşk
Odalara mı sığar
Başkaları ev dese de
Bana cehennem geliyor

Bende hiç değişmedi
Günün senle doğuşu
Benim yaralı kalbim
Bir sevdalı koğuşu

Böyle gitmez bu ayrılık
Yoksa deli olacağım
Ya sen bana geleceksin
Ya ben seni bulacağım
Hakkı YALÇIN

8 yaşındaki kız çocuğu annesine söylendi;
"sokaktaki adamlar depremden daha korkunç."

Mesela yani!
Yoksulken sevilen ve tercih edilen erkek olmak mesele! Yoksa o paralı magazin züppeleri enayi konumundan bir adım öte gidemezler! Sürüngen kadınların avuçlarında "nakit" yaşarken!
Düşman kazanmayı bile "zenginlik" sayan insanlar tanıyorum. Nefrete nefret demiyor, paraya para!
Bu yaşıma kadar bir yazarı okurken tedavi olduğunu düşünen kimseyi tanımadım ama popüler olsun da çamurdan olsun diyenlere hasta olanları çok gördüm!
Artık değer bulmayan deniz kabukları kimden yana? Elbette birbirlerini can kulağıyla dinleyenlerden!
Ellerindeki parayı silaha çevirenler herkesin bumerangının kendilerine döneceğini neden düşünmez acaba?