Ekrem Kızıltaş

EKREM KIZILTAŞ

Tarihi 2 Mart 2022

Bu pilav daha çok su kaldırır…

İyileştirelim mi güçlendirelim mi mevzuu üzerinde ve oturacakları masanın şekli gibi konularda epeyce tartışan 6 parti, 'Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakat Metni'ni nihayet kamuoyuna açıkladı.

Başını CHP'nin çektiği irili ufaklı partilerin, dünya ve Türkiye hayati konulara odaklanmışken, bu konularda neler düşündüklerini merak edebilecek kendi kitlelerini bile kaale almayıp sistem tartışmalarına odaklanmaları, dikkat çekici.

Ama daha da dikkat çekici olan, üzerinde uzun uzun tartışmış gibi yapıp kamuoyuna açıkladıkları mutabakat metninde, ihtiyaçlara yönelik çözüm önerilerinden çok ülkemize yönelik hesaplar yapanların işlerini kolaylaştıracak hususlara öncelik vermeleri.

6 parti tarafından hazırlanan 48 sahifelik mutabakat metninde, bildiğimiz ve çeşitli mağduriyetlerine katlandığımız parlamenter sistemin hangi taraflarının güçlendirildiğine dair açıklık yok.

1876 sonrası olup bitenleri bir kenara koyalım ama Parlamenter Sistem'in 1950'den sonra başımıza açtığı dertlerin hangi birisi ile ilgili güçlendirme yapıldığını anlamak mümkün değil.

Ülkemizin menfaatleri aleyhine olduğu için, parti yönetimlerinin hayır dediklerini yaptırmak üzere hükümetler kurdurulan milletvekilleri meselesine ne gibi çözümler getirdiler mesela?..

1997'de olduğu gibi baskı, tehdit, şantaj yanında para, benzin istasyonu, hatta tavuk çiftliği verilerek istifa ettirilen ama 'gördükleri lüzum üzerine' istifa ettiklerini açıklayan milletvekilleri gibi konulara bir hal çareleri var mı acaba?..

Birilerinin arzularını yetine getirmek üzere partilerinden istifa ederek bakan yapıldıktan sonra bazıları Yüce Divan'ı boylayan 'kumar borcu olmayan (!) 12 milletvekili' konusu unutuldu mu yoksa!..

Zayıf, üflesen dağılacak ve dolayısıyla güçsüz koalisyon hükümetleri ile ilgili bir formülleri de yok, anlaşıldığı kadarıyla.

Özellikle dış mihrakların ısrarlı olduğu bazı taleplerin satır aralarına serpiştirilmiş olduğu ayrı bir vakıa. "AYM ve AİHM kararlarının derhal uygulanması sağlanacak", bunlardan birisi. AYM ne ise, ama özellikle ülkemiz söz konusu olduğunda tuhaf kararlara imza attığını bildiğimiz AİHM kararlarının derhal uygulanacağı vaadi, fena halde vesayet kokuyor.

Seçimle gelenin seçimle gitmesi gerektiğini söylemek, güzel. Ancak terör örgütü tarafından seçtirilen ve diyet borcu ödemek mecburiyetinde kalan belediye başkanlarının bir sonraki seçimde gitmesinin faturası çok ağır olmaz mı?.

Mutabakat metni, daha çok su kaldıracak bir tür pilav gibi. Üzerinde epey konuşulacak yani…

Beraberlikleri zaten pamuk ipliğine bağlı benzemezler, parlamenter sistemin güçlendirilmesi ve benzeri oldukça uzun vadeli konular yerine daha pratik konulara eğilmeli oysa.

CHP ve İP tabanlarının HDP ile açık ya da örtülü beraberliğe ne diyecekleri ve bazı partilerin mensuplarının 28 Şubat zihniyetindekilerle aynı çuvala girmeye razı olup olmayacakları, daha da öncelikli…