Tarihi 1 Temmuz 2022

Kullananlar ligi

TÜRKİYE, NATO zirvesinde büyük bir zafer elde etti. İsveç ve Finlandiya'ya diz çöktürdü. Sadece İsveç'ten 73 teröristin iadesi dahil tüm istediklerini söke söke aldı.
FETÖ ve PKK'nın uzantısı örgütler ilk kez bir anlaşma içine terörist örgüt olarak girip tescillendi. Financial Times'tan tutun Wall Street Journal'e kadar dünya basınında önde gelen gazeteleri, son gelişmeleri "Erdoğan'ın zaferi" başlığı ile duyurdu.
Başkan Erdoğan, NATO zirvesinin kapanış oturumundan sonra tarihi bir konuşma yaptı. "Binlerce evladını teröre kurban vermiş bir ülke olarak oyalamalara tahammülümüz kalmadı" dedi. Evet tahammül günlerinin bittiğinin tüm dünyaya ilanıydı bu. İsveç ve Finlandiya'ya diz çöktürme aslında NATO ülkelerine bir mesajdı. Türkiye'nin adeta başkaldırısıydı. Bugüne kadar baktığımızda Türkiye'ye saldıran tüm terör örgütlerinin en büyük hamisi Batı ülkeleri yani NATO üyelerinin ta kendisiydi. İsveç ve Finlandiya'ya yapılan "Teröre destek verme, terörle mücadele et" çağrısı aslında başta ABD olmak üzere tüm diğer NATO ülkelerineydi. Hem güvenlik konusunda müttefik olacaktın hem de müttefikine saldıranlara milyarlarca dolar ve silah yağdıracaktın... İşte Türkiye'nin İsveç ve Finlandiya üzerinden NATO üyelerine başkaldırısının açılımı buydu. Artık fırsat yakaladığında, gerektiğinde müttefikine de bedel ödetecek Yeni bir Türkiye vardı. Son NATO zirvesinde elde edilen zaferin anlatmak istediği gerçek tam anlamıyla buydu.
Türkiye artık hazırolda bekleyenler tarafından yönetilmiyordu. Enseye tokat günleri bitmişti. Stratejik önemi Rusya ve Ukrayna savaşı ile bir kez daha tescillendi.
Karadeniz'in önemi, dolayısıyla Türkiye'nin ne kadar hayati bir müttefik olduğunun gerçeği gözlere sokuldu adeta. Ya stratejik ortaklar, ortak gibi davranacaktı ya da Ankara gereğini yapacaktı. Mesajlar tam ve net olarak alındı. Türkiye'nin kararlığı ve artık bir güç olduğu Batı'ya resmen kabul ettirildi.
Geçmişte Türkiye kullanılanlar ligindeydi.
Basiretsiz ve korkak yöneticiler nedeniyle Batı tarafından devamlı dövülen bir ülkeydi.
Ankara artık "Kullananlar ligi"ne çıktığını tüm dünyaya ilan etti. Tabii bu durumlara kolay gelinmedi. Akdeniz'de anlaşan İsrail, Mısır, Yunanistan ve ABD ortaklığını, Ankara Suriye ve Libya operasyonları ile bir çırpıda darmadağın edip çöpe attık. Karabağ operasyonu ile Kafkaslarda Türkiyesiz adım atılamayacağını gösterdik. Karadeniz'de Ankara olmaksızın NATO'nun bir hiç olacağını zaten son savaşla hücrelerine kadar hissettiler.
Şimdi geriye yaslanıp bir düşünün.
Dünya haritası üzerine yatay bir çizgi çekin. Pekin'den başlayıp Londra'ya kadar uzanan... İşte bu yatay çizgi dünya küresel kazanım savaşının merkezi durumunda. Üzerine bir dikey çizgi daha çekin. Washington'dan gelip Moskova'ya uzansın. Bu da dünya karar masasının iki ayağını oluşturuyor. Yatay ile dikey çizginin kesiştiği nokta ise Türkiye. İşte bu tablo dünyada ABD, İngiltere, Çin ve Türkiye'nin artık "Kullananlar ligi"nde oynadığının en büyük göstergesi oldu. ABD ve Türkiye İpekyolu'nun hamisi durumuna geldi. O yüzden Almanya ve Fransa gibi ülkeler ve Avrupa "Kullanılanlar" ligine düşürüldü.
Son NATO zirvesi ile birlikte Avrupa Birliği ordusu hayalleri de tamamen çöp oldu.
ABD silah sanayiinin müşterisi haline getirilen Almanya ve Fransa'nın AB'de etkisi dominant olmaktan çıkarıldı. Yeni NATO Stratejik Konsepti'ni belirleyen ülkenin adı da Türkiye oldu. Orta vadede de Ortadoğu'nun kontrolü tamamen Türkiye-İsrail ilişkilerine göre şekillenirken, PKK-FETÖ gibi kullanışlı elemanlar da tehdit olmaktan çıkacak. PKK'ya YPG, PYD gibi isim değişiklikleri ile kamuflaj yapmak da artık kurtarmayacak. İsveç ve Finlandiya ile imzalanan belgeye bu örgütlerin terör örgütü olarak girmesi tarihi bir adımdır. Yakın gelecekte büyük sonuçları olacaktır.
Financial Times ve Wall Street Journal gibi küresellerin elindeki gazeteler boşuna "Erdoğan'ın zaferi" diye başlık atmaz.
Hepsi Türkiye'nin "Kullananlar ligi"ndeki dörtlü masanın bir üyesi haline geldiğini ve son NATO zirvesinin dünyaya yakın gelecekte nasıl sonuçlar bırakacağını çok iyi biliyorlar.
Size hep söyledim. 21. Asır bizim asrımız olacak. Bunun artık dönüşü yok.