Selde kaybolan Asel'in annesinden acı feryat: "Mezarı olsun başında ağlayayım"
Aksaray'da meydana gelen selde kaybolan ve henüz izine rastlanılmayan 3 aylık Asel bebeğin annesi Hayriye Balcan (25), yaşadıklarını anlattı. Sele kapılıp sürüklenen ve güçlükle kurtulan Balcan, ''Sular gittikçe yükseldi. Nasıl olduysa bir kaya parçası mı, sert bir şey geldi, eşimin oturduğu tarafa, sürücünün bulunduğu tarafa çarptı. O çarpmayla kapı açıldı. Çocukla ben suya fırladım. Çocukla epey sürüklendim. Sonra da ellerimin içinden kaydı gitti. Arayan ekip sayısı artırılsın. Bir an önce evladımı göreyim. Mezarı olsun, en azından başında ağlayayım'' dedi.
Aksaray'da geçen pazar günü, akşam saatlerinde başlayan ve etkili olan sağanağın ardından Sevinçli, Gücünkaya köyleri ile Kireçlik mevkisinde sel meydana geldi.
Sel nedeniyle Kireçlik mevkisinde yol yarıldı. Sele kapılan araçlardan birinde bulunan 2 çocuk annesi Gülseren En (53), öldü. Aynı araçtaki eşi Çapan En ve diğer araçlardaki 13 kişi, ihbarla bölgeye sevk edilen ekipler tarafından kurtarılıp, hastaneye kaldırıldı. Tedavilerinin ardından da taburcu oldu.

Selden kurtulan Nazif Balcan (25) ve eşi Hayrice Balcan'ın 3 aylık bebekleri Asel ise suyun akıntısına kapılıp kayboldu. Asel'in bulunması için arama çalışmaları devam ederken suda sürüklenip güçlükle kurtulan Hayriye Balcan, yaşadıklarını anlattı.

'BABA BİZ SELE KAPILIYORUZ'
Olay günü Güzelyurt ilçesinde oturan ailesini ziyaret ettikten sonra kent merkezindeki evlerine dönmek üzere yola çıktıklarını anlatan Hayriye Balcan, şunları söyledi:
''Güzelyurt'tan, annemden dönüyorduk. Yağmur çok şiddetliydi. Kaza yapmak istemedik, çocuğumuz vardı arabada. Akaryakıt istasyonuna duralım, yağmurun dinmesini bekleyelim, daha sonra yola devam ederiz, dedik. Zaten akaryakıt istasyonuna durduktan 5 dakika sonra her şey o zaman başladı. Bir anda sular gelmeye başladı. Göremedik suyun geldiğini, yağmur çok şiddetli, aşırı rüzgar var. Sis gibi bir şey çöktü. Arabanın içinden dışarısı net gözükmüyor. Zaten onun için yolda ilerleyemedik. Sular gelmeye başlayınca, arabanın içine su dolmaya başladı. Elime telefon geçti bir anda. Kayınbabamı aradım, 'Baba biz sele kapılıyoruz. Yardım edin' dedim. O da, 'Geliyoruz' dedi. 'Siz bizi kurtaramazsınız. Haber verin herkese, siz tek başınıza kurtaramazsınız bizi' dedim. Akaryakıt istasyonuna bizle beraber 5-6 araç geldi, beklemeye başladı. Çünkü yolda ilerlemek mümkün değil. ''




