Son Dakika... Muhterem Nur yoğun bakımda! Müslüm Gürses'in eşinin son durumu ne? Muhterem Nur kimdir, kaç yaşında? |Video

2013 yılında hayatını kaybeden rahmetli sanatçı Müslüm Gürses'in eşi Muhterem Nur'dan üzen haber. Muhterem Nur yoğun bakıma kaldırıldı. 87 yaşında Muhterem Nur, yüksek şekere bağlı organ yetmezliği nedeniyle Beylikdüzü Devlet Hastanesi'nin yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alındı. Muhterem Nur'un tedavisinin 3 gündür sürdüğü öğrenildi. Peki Müslüm Gürses'in eşi Muhterem Nur kimdir kaç yaşında? Son sağlık durumu ne? İşte son dakika haberinin detayları!

Müslüm Gürses'in eşi Muhterem Nur, edinilen son dakika bilgisine göre yoğun bakıma kaldırıldı. Şekere bağlı organ yetmezliği nedeniyle hastaneye kaldırılan Muhterem Nur'un tedavisi sürüyor. 2013 yılında vefat eden Müslüm Gürses'in 87 yaşındaki hayat arkadaşı Muhterem Nur hastaneye kaldırdı. Yüksek şeker hastası olan Nur'un tedavisine yoğun bakımda devam ediliyor.

ŞEKERE BAĞLI ORGAN YETMEZLİĞİ

Nur, yüksek şekere bağlı organ yetmezliği nedeniyle Beylikdüzü Devlet Hastanesi'nin yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alındı. Henüz doktorlardan resmi bir açıklama yapılmazken Nur'un sağlık durumunun iyiye gittiği bildirildi.

MUHTEREM NUR KİMDİR?

Muhterem Nur, gerçek adı Aysel Kısa Akbaş'tır. Muhterem Nur 31 Aralık 1932 Manastır doğumlu, Türk sinema oyuncusu ve şarkıcıdır. Anne ve babasını tanımayan Nur, "teyze" dediği kadın tarafından büyütüldü. 1942'de, İkinci Dünya Savaşı'nın dehşeti içinden bir kamyonun altında İstanbul'a kaçırıldı ve İstanbul Eyüp'e yerleşti. "Teyze"si ona yeni bir nüfus cüzdanı çıkardı ve nüfûsa Muhterem Kısa adı ile kaydedildi. İlkokulu Eyüp'te bitirdi, 14 yaşında yine Eyüp'te bir dokuma fabrikasında çalışma hayatına başladı. Bir subay ile evlendi ve bir oğlu oldu.

1950'lerin başlarında, mahalleden arkadaşı, Bulgaristan göçmeni Üftâde ile Beyoğlu turlarına başladı. Onu Beyoğlu'nda ilk keşfeden kişi, orada inzibat subayı olan, sonradan Film San Vakfı başkanı olacak Ümit Utku'ydu.

İlk film teklifini 1950'lerin başında Muharrem Gürses'ten aldı. Yıldızlar Revüsü filminde figüran olarak sinema hayatına 1951'de başladı. İkinci filmi ise (1952), Osman Seden'in yönettiği "Kanun Namına"ydı. Bu filmlerdeki adı Aysel Utku'ydu. Daha sonra Ümit Utku'nun önerisiyle Muhterem Nur ismini kullanmaya başladı.

Boş Beşik filminde ilk kez başrol oynadı. 1958 yapımı "Üç Arkadaş", Muhterem Nur'u "yıldız" sınıfına taşıdı. Fikret Hakan, Salih Tozan ve Semih Sezerli gibi üç "dev" oyuncu ile başrolü paylaştı. Muhterem Nur ikinci evliliğini gazeteci-aktör Işın Kaan ile yapmış ve 1963 yılında ayrılmıştır. 1986 yılında Müslüm Gürses ile evlendi.

MÜSLÜM GÜRSES VE MUHTEREM NUR NASIL TANIŞTI?

Müslüm Gürses ile Muhterem Nur'un dillere destan aşkının detaylarını öğrenmeye hazır mısınız? 3 Mart 2013 yılında hayatını kaybeden Müslüm Gürses, Muhterem Nur ile 1986 yılında dünyaevine girmişti. Peki nasıl tanıştılar? İşte ünlülerin tanışma hikayesi takvim.com.tr'de. Bugün ise TV 8 ekranlarında Müslüm filmi ekranlara geliyor. Unutulmaz ses sanatçısının iniş ve çıkışlarla dolu yaşamının anlatıldığı filmde, Müslüm Gürses'in milyonları etkileyen müziğine, çocukluğundan ölümüne kadar geçen zamanda yaşamına etki eden kişilere, çok sevdiğini her fırsatta dile getirdiği eşi Muhterem Nur'a odaklanılıyor.

KEŞKE SAĞ OLSAYDI DA...

'Keşke sağ olsaydı da başka bir kadına gitseydi'. Evet, ben böyle bir açıklama yaptım.

MUHTEREM NUR VE MÜSLÜM GÜRSES

Çift Malatya'da bir konserde tanışıyor. Konserde Gürses, Nur'dan sonra sahne alınca aralarında tartışma çıkıyor. Tartışma uzayınca sinirlenen Gürses, Muhterem Nur'a tokat atıyor.Araya giren yetkililer Gürses'i ikna edince ertesi akşam hep beraber özür yemeğine çıkıyorlar ve ilişki başlıyor. Ne demişler, "Büyük nefretlerden büyük aşklar doğar"

"MÜSLÜM'E AİT HER ŞEYİ ÖZLÜYORUM"

Müslüm evde çocuk gibiydi. Dışarıda çok ciddiydi ama evde çok iyiydik. Haksızlığa kesinlikle tahammülü yoktu. Evimizde çok mutluyduk, hiçbir geçimsizliğimiz yoktu. Müslüm'e ait her şeyi özlüyorum. Her zaman evin içindeymiş gibi hissediyorum, sadece sessini duyamıyorum.

"BÜTÜN APARTMANA KONSER VERİRDİK"

2. Sayfa programına konuk olan Muhterem Nur açıklamalarına şöyle devam etti; Eline bağlamasını alıp geliyordu, "Hadi, hadi başla; 'Şu Dağlarda Kar Olsaydım'ı söyle" derdi. Ben de söylerdim. Bütün apartmana konser verirdik, mutfaktan.

"ANLATAMAYACAĞIM KADAR İYİ BİR İNSANDI"

Anlatamayacağım kadar iyi bir insandı. Aramızda ne kıskançlık yüzünden kavga geçti, ne de ayrılmayı düşündük. 33 sene birbirimizi çok iyi anladık. Çünkü birbirimize arkadaş, karı-koca, anne-baba oluyorduk.

"BİR İKİ TOKAT ATTIYSA NE OLMUŞ!"

Muhterem Nur, Müslüm Gürses'in şiddet uyguladığı iddialarına, 'Her kafadan bir ses çıkıyor. Elbette ki karı-koca arasında oluyor. İlk zamanlar olmadı mı, oldu.

Ama onu idare edecek kişi bendim. Her şeyine tahammüllü ettim. O bana karşı değişik tavır takındığı zaman ben susmasını bildim.

Bana ne olacak bir tokat atmış, iki tokat atmış… Hiç önemi bile yok. Ben 5 dakika sonra 'Müslümcüğüm ben sana bir çay yapayım mı?' dediğimde 'hadi hayatım yap içelim' diyordu.

"SÖYLEDİKLERİM ÇOK ACI OLABİLİR..."

Çünkü sağ olsaydı hayatını yaşayacaktı. Belki söylediklerim çok acı olabilir ama ayrılan insanlar deli gibi severken birbirlerini unutabiliyorlar.

"MÜHİM OLAN ŞEY HAYATTA OLMASIYDI"

Mühim olan şey hayatta olmasıydı, bu kadar insan onu seviyor. Ben gideceğim diye evin bütün radyatörlerini değiştirdim, bakımını yaptım.

Onu bir gün karşıma aldım, 'Müslümcüğüm, bak ben rahatsızım aniden gidebilirim ama haftasına sen bir kadın al, iyi veya kötü evlen' dedim.

Bana 'sen deli misin böyle şeyler düşünüyorsun? Niye sen öleceksin, düşmanlar ölsün...'

Ben yine de ona 'bana hakkını helal et, çok hakkın geçti' dedim. 'Helal olsun da neden sen öleceksin, sen öleceğine ben öleyim' dedi.

Doğum adı Müslüm Akbaş olan ünlü sanatçı, 5 Temmuz 1953 yılında dünyaya gözlerini Şanlıurfa'nın Halfeti ilçesinde gözlerini açmıştır. Annesinin adı Emine'dir. Babası Mehmet Akbaş rençberlik yapar, türkü söylemeyi sever, bağlama çalardı. Akbaş çiftinin Müslüm'den sonra Ahmet ve Zeyno adında bir erkek, bir de kız çocukları oldu.

Müslüm Gürses'in çocukluğunun ilk yılları Şanlıurfa'da geçti. Gürses üç yaşındayken ekonomik nedenlerden dolayı ailecek Adana'ya göç ettiler.

Müslüm Gürses, şarkıcılığa 1965 yılında, küçük yaşta Adana'da bir çay bahçesinde şarkılar söyleyerek başladı, aynı zamanda Halkevine de gitti. Terzi çıraklığı ve kunduracılık yaptı, o yıllarda bir gazinoda sahneye çıktı. Ayrıca ilkokuldan mezun olduktan sonra 14 yaşındayken, 1967 yılında Adana Aile Çay Bahçesi'nde düzenlenen yarışmaya katıldı ve birinci oldu.

Soyadını da orada çalışırken "Gürses" olarak değiştirirler.

1967 yılından itibaren TRT-Adana-Çukurova Radyosunda da her hafta Cumartesi günü canlı olarak türküler söyledi. 1968 yılından itibaren piyasaya ilk 45'likleri çıkarmaya başladı. İlk plağı 1968 tarihli "Emmioğlu/Ovada Taşa Basma" plağıdır ve Ömür Plak , Adana basımıdır. Ömür Plak ile toplam 4 adet 45'lik yaptı.

İstanbul'a gelen Gürses, Selahattin Sarıkaya'nın sahibi olduğu Sarıkaya Plak ile 2 adet 45'lik plak doldurdu: "Giyin Kusan Selvi Boylum/Hayatımı Sen Mahvettin" ile "Gitme Gel Gel/Haram Aşk".

Daha sonra 1969 yılında yine İstanbul'da Palandöken firması ile çıkış parçası olan "Sevda Yüklü Kervanlar"ı içeren "Sevda Yüklü Kervanlar/Vurma Güzel Vurma" isimli 45'lik Plağı çıktı. Bu plak tam 300.000 adet satarak rekor kırmıştır.

Gürses, bu plaktan sonra askerliğini yaptı, tekrar İstanbul'a gelerek aynı firmada plaklarını çıkarmaya devam etti. Palandöken firması ile tam 13, sonra Bestefon firması ile tam 4, daha sonra Hülya Plak ile 15 ve nihayet Çın Çın Plak ile 2 adet 45'lik plak doldurdu.

1999 yılında Müslüm Gürses'in o dönemde 15 yıl boyunca albümlerini çıkardığı Elenor plak firmasıyla yolları ayrıldı.

Ocak 2006'da Gönül Teknem adlı albümü Seyhan Müzik etiketiyle raflardaki yerini almıştır. Gürses'in, 2006'da yazar Murathan Mungan'la ortak projesi "Aşk Tesadüfleri Sever" Pasaj Müzik etiketiyle müzik marketlerdeki yerini aldı.

Mungan'ın sözlerini yazdığı, David Bowie'den Garbage'a, Leonard Cohen'den Jane Birkin'e birçok yabancı müzisyenin bestesini yaptığı şarkıları seslendirdi. Sonra 2009 yılında yine ayni firmadan çarpıcı bir albüm "Sandık" ile Müslüm Gürses sahnelere geri döndü.

2010 yılında Kasım ayında yeniden Pasaj Müzik ile "Yalan Dünya" isimli bir albüme imza atmıştır.

Müslüm Gürses, 15 Kasım 2012 Perşembe günü geçirdiği by-pass ameliyatından sonra akciğer ve kalp yetmezliği nedeniyle yoğun bakıma kaldırıldı.

Kendisine solunum cihazı bağlandı. Gürses, 3 Mart 2013'te, yaklaşık dört aydır tedavi görmekte olduğu hastanede hayatını kaybetti.

4 Mart 2013 günü Teşvikiye Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedildi.

Bunlar da Var
CANLI YAYIN