Dijital müzik rekabeti denetim altında!
Spotify, Türkiye pazarında büyümeye devam ederken, Rekabet Kurumu'nun radarına takıldı. Dijital müzik platformu hakkında başlatılan soruşturma, sektörde önemli bir tartışmayı beraberinde getirdi: Spotify, kullanıcılar ve sanatçılar için fırsatlar mı sunuyor, yoksa pazardaki konumunu rekabete aykırı biçimde mi kullanıyor? Rekabet Kurumu'nun Spotify'a yönelik yürüttüğü ön araştırmanın ardından soruşturma açması, şirketin olası rekabet ihlalleriyle ilişkilendirilmesini gündeme getirdi.
Spotify, Türkiye pazarında büyümeye devam ederken, Rekabet Kurumu'nun radarına takıldı. Dijital müzik platformu hakkında başlatılan soruşturma, sektörde önemli bir tartışmayı beraberinde getirdi: Spotify, kullanıcılar ve sanatçılar için fırsatlar mı sunuyor, yoksa pazardaki konumunu rekabete aykırı biçimde mi kullanıyor? Rekabet Kurumu'nun Spotify'a yönelik yürüttüğü ön araştırmanın ardından soruşturma açması, şirketin olası rekabet ihlalleriyle ilişkilendirilmesini gündeme getirdi.
ÇALMA LİSTESİ VE ŞEFFAFLIK
Spotify'ın algoritmik ve editoryal çalma listeleri, sanatçıların dinlenme sayılarında doğrudan etkili. Bu listelere hangi sanatçıların ne şekilde seçildiği şeffaf değilse, bu durum bazı sanatçıların sistematik olarak dışlanmasına, dolayısıyla adil rekabetin bozulmasına yol açabilir. Spotify'ın müzik yapımcıları ya da sanatçılarla yaptığı sözleşmelerde, başka platformlara içerik sağlama özgürlüğünü engelleyici koşullar bulunuyorsa, bu durum rekabet hukukuna aykırı olabilir. Spotify'ın kullanıcı verilerini yalnızca kendi içerik öneri sistemlerinde kullanması, bağımsız sanatçılar ve üçüncü taraf müzik analiz şirketleri için dezavantaj oluşturabilir. Bu da veriye dayalı bir rekabet engeli olarak değerlendirilebilir. Spotify'ın pazar payı ve marka etkisiyle rakip platformların büyümesini sınırladığı, sanatçıları veya dinleyicileri dolaylı yollarla başka platformlardan uzaklaştırdığı yönünde endişeler olabilir.
'TÜRKİYE'YE BAĞLILIĞIMIZ AÇIK'
Rekabet Kurumu'nun soruşturması üzerine Spotify, kamuoyuna şu mesajı verdi: "Türkiye'ye olan bağlılığımız son derece açık: Sadece 2024 yılında Türkiye müzik sektörüne 2 milyar TL'nin üzerinde ödeme gerçekleştirdik. Türkiye Top 50 listesinin yüzde 90'ını oluşturan Türk sanatçıları kapsamlı bir şekilde çalma listelerimize dahil ettik. Türk sanatçıların global telif gelirlerinin artmasında kilit bir rol oynadık. Bu global telifler şu anda Türk sanatçıların platformumuzda elde ettikleri toplam kazancın yarısından fazlasını oluşturuyor." Bu açıklama, platformun sanatçılara ve müzik endüstrisine katkısını vurguluyor. Ancak açıklamanın, rekabet ihlali iddialarına doğrudan yanıt sunmadığı da dikkat çekiyor.
AÇIKLAMA TATMİN EDİCİ DEĞİL
Spotify'ın yaptığı ödeme ve destek açıklamaları, şirketin müzik sektörüne ekonomik katkısını gösteriyor. Ancak şu soruların yanıtı, açıklamanın yeterliliğini belirliyor:
2 milyar TL'lik ödeme kaç sanatçıya, hangi koşullarla yapıldı? Büyük yapım şirketleri mi kazançtan en çok payı aldı?
Türk sanatçıların global kazançlarının artması, kaç sanatçıyı kapsıyor? Bu artış, genel sanatçı kitlesi için sürdürülebilir mi?
Çalma listelerine dahil edilme süreci nasıl işliyor? Bu süreç, sanatçılar için ölçülebilir, adil ve şeffaf mı?
Bu sorulara yanıt verilmedikçe, yapılan açıklamanın kamuoyunu ve düzenleyici kurumları tatmin etmesi zor görünüyor.