Fenerbahçe'yi nasıl buldunuz?

Spor yazarları dünkü Fenerbahçe'yi nasıl buldu? İşte cevabı...

Giriş Tarihi 21 Mart 2010, 00:00 Güncelleme 21 Mart 2010, 12:51
Fenerbahçe’yi nasıl buldunuz?

İÇİNDEKİLER

Gürcan Bilgiç: Cilalı eziyet devri (SABAH)
Ali Sami Yen seyahati öncesinde moralleri cilalamak dışında bir mesaj taşımıyordu maç. Dolu tribünlerin korkutucu gürültüsü ile ilk yarıyı gole kadar rakip yarı alanda geçiren, ama uzaktan bir şutla bulduğu gol dışında tehlike bile yaratamayan bir Fenerbahçe izliyorduk. Kadıköy'de hiç beklenmeyen oyuncudan, sık görülmeyen şıklık ve güzellikte bir goldü. Sıkıntılı ve bıkkın geçen dakikaların üstünü çiçeklerle örtecek kadar da şık. Sonrasında, umutsuzluğun temel faktörleri tekrar sahne aldılar. İlk yarı bittiğinde Fenerbahçe için "Şu çok iyi oynuyor" diyebileceğimiz oyuncu yoktu. Emre Belözoğlu'nun hırsını sertlik, dengesizlik ve sinirle karıştırmasıyla az kalsın 10 kişi de kalıyorlardı. Kuddusi Müftüoğlu Serdar'ın Santos'a müdahalesine 'devam' derken haklıydı. Benzer pozisyonda Fenerbahçe'nin Kayseri'de penaltı kararı aldığını bilemezdi tabii. Orada hakem 'penaltı' dedi, yanlış yaptı. Burada demedi. Pozisyon Fenerbahçe'nin aleyhine olduğundan o gün bu kararı eleştirenler, sırf aleyhlerine olduğu için bugünkü doğruya karşı çıkmamalılar.

KARADENİZDE DALGALI GECE

YETTİ ARTIK HOCA

ADAM GİBİ YÖNETİN

Ali Gültiken: 3 puan nefes oldu (SABAH)
Fenerbahçe, Gaziantep karşısında kazanırken aynı zamanda rahat bir nefes aldı. Fakat maçı bitirmekte oldukça zorlandılar. Kazanma isteği, son haftalarda ortaya çıkan puan kaybetme baskısı, Gaziantep gibi organize bir ekiple oynamanın stresi... Bunların hepsi Fenerbahçe'nin dün akşam karşılaştığı zorluklardı. Özellikle ilk yarının Fenerbahçe açısından daha tempolu ve istekli oynandığını söyleyebiliriz. Fakat ikinci yarı çok daha zorlanan bir Fenerbahçe izledik. Alex'in cezasını tamamlaması ve yeniden Güiza tercihine dönülmesinin yanında Özer'in de hazır hale gelmesiyle Daum oynatmak istediği ideal 11'le maça başladı. Gökhan Ünal'ın yerine Güiza tercihi başlangıç olarak tartışılsa da Güiza'nın attığı muhteşem gol futbolun içerisindeki tartışmalara noktayı koyan unsurun gol olduğunu bizlere bir kez daha hatırlattı. İspanyol yıldızın golü gerçekten muhteşemdi. Fakat Fenerbahçe adına bu güzel golün dışında maç içerisinde pozisyon zenginliği olarak hiçbir şey göremedik.

Selçuk Yula: Meşgul etmeyin (FOTOMAÇ)
Dün akşam belki de Daum ilk defa kafasındaki ideal kadroyu sahaya çıkardı. Aslında o kadro sadece Daum için değil benim için de geçerliydi. Çünkü Mehmet Topuz ve Özel Hurmacı ilk 11'deydi. Cezası biten Alex ve Emre Belözoğlu da ilk 11'deydi. Dün Gaziantep maçında Fenerbahçe'nin üç puan alma gerekliliği vardı ve kadro da bunun üstüne kurulmuştu. Peki ne oldu? 90 dakika boyunca belki bir veya iki tane pozisyon bulundu. Bunlardan bir tanesinde neredeyse bütün Fenerbahçelilere düşman edilen Güiza'nın muhteşem vuruşuyla üç puan alındı. "Hadi şimdi konuşun" diyeceğim ama demeyeceğim. Herkesin fikri kendine. Skoru bulduktan sonra Daum'un bu skoru korumak için yaptığı hamlelere karşı çıkıyorum. Yahu sen Kadıköy'desin ve Fenerbahçe teknik direktörüsün. Galibiyette aradığın golü bulmuşsun ve ondan sonra bunun üstüne yatmaya çalışıyorsun... Yanlış... Olmaz... Değiştirdiğin isimler zaten senin futbol mantalitene uyan isimler. Kadıköy'de 1-0 öndesin, Selçuk ile 3-0'mı yapacaksın!

Necati Bilgiç: Durdu durdu! (FOTOMAÇ)
İspanyol gol kralı Güiza haftalar sonra "durdu durdu ve turnayı gözünden vurdu." Suskun golcü, Gaziantepspor'a öyle bir gol attı ki yalnız üç puanın gelmesine değil sahalarda gözlerin pasını silen güzellikte bir vuruşla topun ağlara gitmesini sağladı. Aslında mücadele iki tarafın da defansa önem verip fırsat yakalarsa gol atma esasına dayanıyordu. Sarı-lacivertli takım, Saracoğlu Stadı'nda seyircisiyle daha baskılı görünmesine rağmen bu hafta da iki kanat oyuncusu Mehmet Topuz ve Özer Hurmacı'nın isminin sahada, cisminin kimbilir nerede olması dolayısıyla etkisiz ve verimsiz bir karşılaşma yaşadı. Gaziantep, Fenerbahçe defansının ortasının ağır olmasından yararlanmak için devamlı havadan uzun toplarla oynamasa belki de beraberliği sağlayacak golü bulabilirdi.

Murat Zorlu: Sadece üç puan (FOTOMAÇ)
F.Bahçe 3 haftadır aynı futbolu oynuyor. Antalya ve G.Antep karşısında 1-0'lık galibiyetler ve geçen hafta Ankara'daki 0-0'lık G.Birliği maçında oynanan futbola bakarsak üç maç da birbirinin kopyası. Yavaş oynayan, pozisyon bulamayan, temposuz bir takım var. Tek olumlu yanı başta Lugano-Bilica ikilisinin uyumuyla rakibe pozisyon verilmemesi. Ve üç maçın da gol yemeden bitirilmesi. F.Bahçe'de stoperler hariç neredeyse herkes formsuz. Hem bekler hem önlerinde oynayan Özer ve Topuz çok kötüler. Emre, takımın belki en hareketli ismi ama o da her an takımı 10 kişi bırakabilir tehlikesiyle önümüzdeki hafta oynanacak derbi düşünülerek oyundan alındı. Orada oyuna girmesi gereken Deivid olmalıydı.

Haşim Şahin: Sorun sürüyor (FOTOMAÇ)
A2'den birkaç futbolcuya "Sen bugün Mehmet, Özer veya Santos'sun" denilerek forma verilse sanırım Mehmet Topuz, Santos ve Özer'in şu halinden daha faydalı olurlar. Resmen tekzip ediyorlar kariyer ve yeteneklerini, sergiledikleri performansla adı geçen futbolcular. Tabii, bir de Bilica ve Santos'un altı çizilmesi gereken sorumsuzluk ve ciddiyetsizlikleri var. Kendi yarı sahasından hücuma çıkarken, garantili oynamak varken varyete yaparak, topu rakibe kaptırıyor Bilica... Santos bedava penaltı peşine düşüyor ikide bir. Mehmet Topuz desen o bilinen kalitesini ve güçlü fiziğini Samandıra'da bırakarak maça gelmiş sanki. Açıkçası ilk yarıda oynanan oyun ve (Emre, Güiza, Alex ve Lugano dışındaki) Fenerbahçeli futbolcuların kalitesi adına hayıflanıyorduk ki Güiza'nın o müthiş golüyle teselli bularak, maça geldiğimize sevindik.

FUTBOLCULARIN LAKAPLARI

FUTBOLCULARIN ÇOCUKLUKLARI

ONUN HAKKINDA ÖLDÜ DENİLDİ AMA O DİRİLDİ

TÜRK FUTBOLUNUN EN GOLCÜ FUTBOLCULARI


DÜNYANIN EN İYİ DEFANSLARI