"Türkiye'de futbol din gibi yaşanıyor"

Fenerbahçeli futbolcu Kazım Kazım, kimilerine abartılı ve şımarıkça gelen hareketleri, rakibe öz güven duygusunu hissettirmek adına yaptığını bildirdi.

Giriş Tarihi 31 Ekim 2009, 00:00 Güncelleme 31 Ekim 2009, 15:41

İÇİNDEKİLER

Fenerbahçe Dergisi'nin Kasım ayı sayısında röportajı yer alan Kazım, ''şımarık değil öz güven sahibi'' olduğunu belirterek, maç öncesi ve maç içerisinde, insanların abartılı ve şımarıkça gördüğü hareketleri, rakibe bu öz güven duygusunu hissettirmek adına yaptığını kaydederek, şu ifadeleri kullandı:

''Bu kendine güven ile şımarıklık, bazen karıştırılabiliyor ve anlaşılamıyor maalesef. Ama maçın ve sahanın içinde de rakibimize, o kendinizdeki güveni, o atmosferin gereği olan o şımarıklığı, o gözdağını vermek zorundayız. Belki seyirciler bunu şımarıklık olarak algılıyor, ama o bizim sonuçta rakibimize vermemiz gereken bir duygu. Ben o hareketleri seyirciye karşı değil, rakibe karşı yapıyorum.''

''TÜRKİYE'Yİ TERCİH ETTİĞİM İÇİN ASLA PİŞMAN DEĞİLİM''

Futbol Federasyonu'ndan Ümit Milli Takım için ilk teklif geldiğinde hiç düşünmeden kabul ettiğini anlatan Kazım, Türkiye'nin teklifinden 2 gün sonra İngiltere Futbol Federasyonu'ndan teklif aldığını bildirerek, ''Türkiye ile imzaladığımı belirterek 'Hayır' dedim. Türkiye'yi tercih ettiğim için asla pişman değilim'' diye konuştu.

Babasının Atlas Okyanusu'nun ortasındaki bir adadan, annesinin de Akdeniz'in ortasındaki bir adadan gelip Londra'da buluştuğunu ifade eden Fenerbahçeli futbolcu, ''İki taraf da çok güzel yanları olan ülkeler. Oralardan gelen bir birliktelik. Hem kendim, hem de kardeşlerim için söylüyorum: Bu çok güzel, çok enteresan, sık olmayan ve az rastlanan bir şey. Bu konuda kendi adıma, eşsiz bir karışımım diyebilirim'' şeklinde ifadeler kullandı.

''TÜRKİYE'DE FUTBOL DİN GİBİ YAŞANIYOR''

Fenerbahçeli futbolcu, Türk insanının futbolla yaşadığına vurgu yaparak, şunları kaydetti:

''Türkiye'de futbol bir din gibi yaşanıyor. Burada hiçbir şey unutulmuyor. Maçlardaki tansiyonlar çok yüksek. Mesela İngiltere'de maçı kaybederseniz, kapınızı kapatırsınız, o sizin bir alanınızdır. O özelinizin içinde kalırsınız. Ama burada kapınızı kapatsanız bile, bahçenizdeki çimlerinizi kesen adam, bir anda sizin teknik direktörünüz Christoph Daum haline dönüşüyor ve 'Niye böyle oluyor? Neden böyle bu işler? Ne olacak bu takımın hali?' gibi sorular soruyor. Yani Türkiye'de herkes teknik direktör.''

Fenerbahçe'nin 3 sezon önceki şampiyonluğunu anımsatan Kazım, ''Tıpkı 3 sene önce o şampiyonluğu yaşatan kadro gibi bu sene de ben şampiyon olmak istiyorum. Tabii o takımda ben yoktum ama, onlar gibi Bağdat Caddesi'ndeki o otobüsün üzerinde bulunmak ben de o kupayla birlikte tur atmak, orada bulunmak istiyorum'' diye konuştu.