Bu iş burada bitmez

Başbakan Erdoğan, Lyon dönüşünde uçakta yayın yönetmenlerine çok özel açıklamalar yaptı: Başbakan'ı dinleyenler, ofisine böcek koyanlar bırakılıyor. Burada paralel yargı yoksa, nerede var? Ama bu iş burada bitmez.

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 23 Haziran 2014 Güncelleme 23 Haziran 2014, 01:50
Bu iş burada bitmez

İÇİNDEKİLER

Başbakan Tayyip Erdoğan, Viyana, Paris ve Lyon'da on binlerce gurbetçiyle buluşmasının ardından, önceki gece Türkiye'ye döndü. Erdoğan, uçakta gazetelerin yayın yönetmenlerine gündeme dair net açıklamalar yaptı:

Gerek Viyana'daki, gerekse Lyon'daki etkinliklerinize katılan Avrupalı Türkler'den ilgi çok büyüktü. Şöyle bir algı oluştuğunu gördüm: AK Parti'nin sizin dışında bir ismi aday göstermesi halinde, bu kişi sadece seçime katılan adaylardan biri olarak kabul edilecek. Sizin aday gösterilmeniz durumunda ise Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti'nin 12'nci Cumhurbaşkanı olarak görülecek. Türk kamuoyundaki ile birebir örtüşen bu algıyı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Erdoğan: Adayımızı, biliyorsunuz, ay sonunda açıklayacağız. Evet, söylediğiniz gibi halk böyle bir tepki veriyor. Gerçekten de Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'nı siyaset dışı biri olarak değerlendirmek, aslında Türkiye Cumhuriyeti'ne en büyük haksızlıktır. Dünyanın hiçbir yerinde de böyle değildir. Tüm ülkelerde siyasetin içinden gelmiş olanlar cumhurbaşkanlığına aday oluyorlar. Seçilenlerin hepsi de siyaset içinden gelenler oluyor. Son dönemde Türkiye çok güçlendi. İşte onun için bizim tercihimiz Türkiye için çok isabetli olacak.

Neden adayı açıklamayı ay sonuna bıraktınız?

Erdoğan: Çünkü önce muhalefetin adayının belli olması gerekiyor. Şu anda muhalefetin adayı kesin mi? Hayır. Son ana kadar her şey olabilir. Adaylığın son günü olan 3 Temmuz çok önemli.

Muhalefetin adayı değişirse, sizdeki durum da değişebilir mi?

Erdoğan: Olabilir. Bir bakarsınız ters köşe yapmış olabiliriz.

Ekmelettin İhsanoğlu bir siyaset mühendisliği örneği mi?

Erdoğan: Ben onu bir kenara bırakıp, tabloyu şöyle görüyorum: Ergenekon, Balyoz... Herkes peşpeşe çıkarıldı. Asıl manidar olan; başbakanlığı dinleyenler, böcek koyanlar, Teftiş Kurulu'nun çok ciddi tespitlerine rağmen serbest bırakıldı. Kimi savcılıkta, kimi mahkemeler tarafından. 17 Aralık darbe girişimi bitmedi, 25 Aralık teşebbüsü bitmedi. Başbakan'ı dinleyenler, ofisine böcek koyanlar bırakılıyor. Burada paralel yargı yoksa, nerede var? Ama bu iş burada bitmez. Haklarımı sonuna kadar kullanacağım. Başbakanlığı dinlemenin, Başbakan'ın ofisine böcek koymanın bir bedeli olmalı. Olmazsa herkes için felaket.

"İnlerine kadar gireceğiz" diyorsunuz, girmeye başladınız mı?

Erdoğan: O mücadele olacak. Öyle uzun bir süreç de olmayacak. Yoksa cumhurbaşkanı, başbakan olmanın hiçbir anlamı kalmaz. O zaman paralel yargı gelsin, memleketi yönetsin. "Kuvvetler ayrılığı" diyorsun, bakıyorsun yürütmenin adımlarını paralel yargı köstekliyor. Türkiye bir "Jüristokrasi" (Not: Yargının yürütme yerine geçtiği rejim) ile karşı karşıya. Bir yargı devletine dönüşürsek, Türkiye biter. Yasal düzenlemeler Cumhurbaşkanı'nın önünde. Onun tarafından onaylanınca, hızlı adımlar atılacak.

Soruşturmalar bitince, tüm dosyalar veya davalar, tek bir mahkemede toplanabilir mi?

Erdoğan: İçerde, dışarıda olanlar var. Kaçmış olanlar var. Kırmızı bültenler yayınlamaktan dava açmaya kadar her şey olacak. Onlar nasıl bize yüzlerce dava açtı, biz de onlara, binlerce dava açacağız. O zaman olay farklı gelişecek. Türki Cumhuriyetler'de, bazı Afrika ülkelerinde o paralel örgütün okulları kapatıldı, kapatılıyor. Bir proje geliştiriyoruz. O bitince süreç hızlanacak.

Darbe davasında sanıklardan bir bölümü gerçekten darbeye teşebbüs etmiş olabilirler. Ama kurunun yanında yaşların yanması gibi örnekler de ortaya çıkmadı mı?

Erdoğan: 2010 referandumunda biz "Evet" ile çıktık. CHP, MHP, BDP ise "Hayır"cı oldular. Ne oldu? Şimdi o "Hayır"çılara "Evet"çiler bugünkü zemini sağladı. Bireysel başvuru, yeniden yargılanma hakkı. "Evet", "Hayır"cıların işine yaradı. Referandumda "Hayır" diyenler, şimdi taltif görüyor. Ne yaparlarsa yapsınlar (Not: Balyozcular'ı kastediyor), artık bir şey olmaz. Çünkü Yeni Türkiye var.

Irak'taki rehineleri Köşk seçimi ile ilişkilendiren iddialar, yorumlar var. Doğru olabilir mi?

Erdoğan: Böyle bir şeyi düşünmek bile istemem. Çünkü o şahıs (Not: Ekmelettin İhsanoğlu'nu kastediyor) buna müsait değil.

Rehineler olayında son durum ne?

Erdoğan: Üç noktada özetleyebilirim: 1- Takipçisiyiz. 2- Temaslar devam ediyor. 3- Önemli olan vatandaşlarımızın sağlıklı dönmeleri.

Sizde karar vermiş insanların huzuru var. Peki, Türkiye'nin yeni Başbakanı kim olacak?

Başbakan Erdoğan (Güldü) "Tuzağa düşmem" anlamında bir ifadeyle geçiştirdi.