Davutoğlu, sempozyumda bir konuşma yapmaya hazırlanan İsrail Dışişleri Bakan Yardımcısı Danny Ayalon'un konuşmasından önce salonu terk ederek İsrail'i protesto etti.
BM 66. Genel Kurul çalışmalarına katılmak üzere New York'a gelen Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ABD Dışişleri Bakanı Hilary Clinton ile yaptığı görüşmede teröre karşı işbirliğini teyid ettiklerini bildirdi.
TÜM KONULARI GÖZDEN GEÇİRDİK
Davutoğlu, görüşmenin ardından Waldorf Astoria Otel'de gazetecilere yaptığı açıklamada, Clinton'la oldukça yoğun bir gündemi ele aldıklarını belirterek, şunları söyledi: ''Gündemde çok konu var. Uzun bir görüşme gerçekleştirdik. Şu anda uluslararası gündemde olan, BM gündeminde olan her konu Türkiye'yi doğrudan ilgilendiren konular. Bu istişarelerin BM çalışmalarının başladığı ilk gün olması çok önemli. İki müttefik ülke olarak tüm konuları gözden geçirdik.''
Hillary Clinton ile yaptıkları görüşmenin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Barack Obama arasında yarın yapılması beklenen görüşmenin altyapısını oluşturduğunu ve kendilerine kapsamlı bir istişare imkanı sunduğunu ifade eden Davutoğlu, şunları kaydetti:
''Her şeyden önce teröre karşı mücadele konusundaki işbirliğimizi teyid ettik. Özellikle PKK terörü ve bu çerçevedeki son gelişmeler bağlamında biz ABD'den ve uluslararası toplumdan her zaman beklediğimiz talepleri gündeme getirdik ve ele aldık. Clinton ile birlikte terör çalışmaları konusunda bir uluslararası platform oluşturma çabası içinde olacağız. Dolayısıyla terör konusu ilk öncelikli olarak ele aldığımız konuların başında geldi. Ayrıca Başbakan Erdoğan'ın Mısır, Libya ve Tunus'a yaptığı ziyaretler bağlamında Ortadoğu'daki gelişmeler ve bu çerçevede Arap Baharı'nın geleceği ve Ortadoğu'da barış ve istikrarın altyapısı konusundaki görüşlerimizi paylaştık. Bu konuda zaten bütün taraflarla istişare halindeyiz.
ORTADOĞU'DA İNSAN HAKLARINA SAYGILI OLMANIN ZAMANI GELMİŞTİR
Bizim için Ortadoğu'da demokrasinin, hukuk devletinin, insan haklarına saygılı yönetimlerin oluşması vakti gelmiştir. Bunun mümkün olduğu kadar Ortadoğu'nun bölgesel dinamikleri içinde ve dış müdahale olmaksızın gerçekleşmesi önemli. Bunun mümkün olduğu kadar bunu bölgesel dinamikler içinde ve ülkelerin kendi iradeleri, halkların kendi iradeleriyle gerçekleşmesi önemli. Bu konuda da görüşlerimizi paylaştık.''
Hillary Clinton ile ele aldıkları konulardan birisinin de Türkiye-İsrail ilişkileri olduğunu dile getiren Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, şöyle devam etti: ''Önemli bir konu da Türkiye-İsrail ilişkileri. Bu konu Ortadoğu'daki gelişmeler bağlamında ele alındı. Bu konudaki pozisyonumuz son derece açıktır. Bu pozisyonumuzu Clinton'la ağustos ayında Paris'te yaptığımız toplantıda ifade etmiştik. O pozisyonun gereği olarak açıklamalarımız geldi. Biz açık ve net olarak her zaman söylediğimiz sözün gereğini yaptık. Bir konuda tavır göstereceğimiz zaman da bunun gerisinde kalmadık.''
''GÜNEY KIBRIS'IN YAPTIĞI PROVOKASYONDUR''
Görüşmede Güney Kıbrıs Yönetimi'nin son dönemde özellikle petrol ve doğalgaz arama çalışmalarının ele alındığını da belirten Bakan Davutoğlu, şöyle konuştu: ''Güney Kıbrıs'ın petrol ve doğalgaz arama adı altında yapmaya çalıştığı provokasyondur. Bu konuyu da ele aldık. Kendilerine de ifade ettim. Bir taraftan ekim ayında Kıbrıs'taki 3 yılın birikimi olan müzakereler çözüme doğru giderken, tek taraflı bu tür adımların bölgeye barış getirmeyeceğinin herkes tarafından bilinmesi lazım. Biz Doğu Akdeniz'de bir barış, refah havzası oluşsun diye çaba gösteririz. Bunun için Ortadoğu barış sürecinde mesafe katedilmeli, bunun için Kıbrıs sorunu çözülmeli, ama bu tek taraflı adımlarla gerçekleşmez. Bu konudaki kanaatlerimizi de paylaştık. Son derece verimli bir toplantı oldu. Bu konular zaten yarın Obama ve Başbakanımız arasındaki görüşmelerde ele alınacak. Ayrıca Afganistan ve Somali ve diğer birçok uluslararası konuyu da ele aldık.''
