Son yılların en popüler estetik uygulaması hiç şüphesiz yüz dolgusu. Başta sanat dünyasının ünlü isimleri olmak üzere günümüzde pek çok kadının tercih ettiği yüz dolgusunun neden ve nasıl uygulandığını Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Yunus Doğan anlattı: "Yaşlanmayla birlikte yüzümüzde birtakım değişiklikler olur. Özellikle yüzün orta kısmında bir hacim kaybı, yanlarda da yerçekiminin etkisiyle sarkma meydana gelir. Genç bir yüzün sahip olduğu V şekli, yaşlanmanın ve yerçekiminin etkisiyle birlikte ters şekle döner. Yani orta kısımda bir çöküklük, yanlarda genişleme olur. Dolgu uygulamalarıyla işte bu değişimi geriye çevirmeye çalışırız. Cilt altına enjekte ettiğimiz hyalüronik asit içerikli dolgular; kırışıklıkları ve elastikiyet kaybını düzeltir. Bu maddeler aynı zamanda ciltteki asimetriyi düzeltir, çukurları doldurur ve dokulara hacim verir."
BURUN AMELİYATINDAN KORKANLAR DA YAPTIRABİLİR
Op. Dr. Yunus Doğan, burun şeklinden memnun olmamasına rağmen cerrahi operasyonlara sıcak bakmayan kişilerin de dolgu uygulamalarını tercih edebileceğini söyledi: "Yüz dolguları; ciltteki kırışıklıkların, yüzdeki çukurlukların, burun kenarlarından ağız kenarlarına doğru inen 'nazolabial oluklar' dediğimiz çizgilerin giderilmesinde kullandığımız yöntemlerden. Dolgu ile ince dudakları daha hacimli hale getirip, çene hattına düz bir şekil verebiliyoruz. Ya da kaşları kaldırıp yüz asimetrilerini giderebiliyoruz. Burnun da şekil bozukluğu olan ve ameliyat istemeyen hastalarda da dolgu uygulamasından faydalanabiliyoruz."
KOMPLİKASYONA NEDEN OLUYOR
Hyalüronik asit içerikli dolguların belirli periyodlarla yenilenmesi gerektiğini belirten Op. Dr. Yunus Doğan, "Kalıcı dolgu yok mu?" sorusuna ise şöyle yanıt verdi: "Hastalarımızın en sık sorduğu sorulardan biri bu. Kalıcı dolgular daha önce çokça denendi ve bunların birçok komplikasyona sebep olduğu görüldü. Günümüzde kullandığımız hyalüronik asit içerikli dolgular, 12-18 ay arasında bir sürede enzimatik yöntemle vücut tarafından sindirilmekte ve etkisini kaybetmektedir. Vücutta eriyen, sindirilebilen dolgu, insan vücuduyla uyumlu ve barışık demektir."
