Kuduz insandan insana geçer mi, bulaşır mı? Kuduz hastalığı belirtileri neler, TEDAVİSİ YOK MU? Aşı ne zaman yapılmalı?
Kuduz belirtileri, Bitlis'te köpek tarafından ısırılan çocuğun ardından sorgulanmaya başladı. Özellikle vatrandaşlar kuduz hastalığının insandan insana geçip geçmeyeceğini araştırıyor. Peki, Kuduz insandan insana geçer mi? İşte detaylar...
Adıyaman'da iki mahalle kuduz nedeniyle karantinaya alındı. Adıyaman'da ölen bir kedide kuduz tespiti üzerine 2 mahalle karantinaya alındı. Adıyaman Belediyesinden yapılan yazılı açıklamaya göre, Veteriner İşleri Müdürlüğü ekipleri, 10 Kasım Perşembe Sümerevler Mahallesi'nden alınan kedide kuduz olabileceğinden şüphelendi. 11 Kasım Cuma ölen kediden alınan numune, İl Tarım Orman Müdürlüğü ekipleri tarafından Adana Veteriner Kontrol Araştırma Enstitüsü Müdürlüğüne gönderildi. Burada yapılan analiz sonucu hayvanda kuduz virüsü tespit edildi. Bunun üzerine Hayvan Sağlık Zabıtası Komisyonu tarafından Bahçecik ve Sümerevler mahalleleri karantinaya alındı. Bölgedeki sahipsiz hayvanlara koruyucu kuduz aşısı yapıldı, uyarıcı işaretlemelere yer verildi.

KUDUZ İNSANDAN İNSANA BULAŞABİLİR Mİ?
Kuduz hastalığı insanlara bulaşabildiği gibi kuduz hastalığına yakalanmış bir insandan başka bir insana da bulaşabilmektedir. Önlem olarak aşısı bulunan kuduz hastalığı, yakalandıktan sonra sonra ise herhangi bir tedavi yöntemine sahip değildir.

"KUDUZ OLUP YAŞAYAN 15 VAKA VAR"
10 yaşındaki Mustafa Erçetin'in tedavisini takip eden Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Bülent Cengiz hastalığa ilişkin önemli bilgiler verdi.Cengiz, dünya literatüründe şu ana kadar kuduz olup yaşayan 15-17 arasında vaka bulunduğunu söyledi.
Bu kişilerin bir kısmında aşı olurken kuduz geliştiğine dikkati çeken Cengiz, "Bu nedenle kuduz, gelişen kişilerde yaşamaları için mucizelere gereksinim duyulan bir hastalık, ne yazık ki" ifadesini kullandı.

"ERKEN MÜDAHALE ÖNEMLİ"
Kuduzun erken müdahale edildiğinde önlenebilir bir hastalık olduğunun altını çizen Cengiz, şöyle konuştu:
"Kuduz hastalığı, ısırılmadan hemen sonra başlamıyor, kuluçka dediğimiz bir süre var. Virüs önce ısırılma yerindeki kas dokusunun içinden sinir uçlarına giriyor ve oradan günde 1-2 santim kadar ilerleyerek beyne, omuriliğe ulaşıyor. Beyine ulaşmasıyla birlikte tekrar vücuttaki tüm sinirlere iletiliyor ve dokuları, organları etkiliyor, felç durumu gelişebiliyor. Bu nedenle hastalık sinirler içinde yayılmadan, virüs orada çoğalmaya başlamadan sürecini durdurabilirsek hastalığı önleyebiliyoruz."

YILDA 250 BİN RİSKLİ TEMAS
Türkiye ve dünyadaki kuduz görülme sıklıklarına ilişkin de bilgileri paylaşan Cengiz, şunları kaydetti:
"Ülkemizde yılda yaklaşık 250 bin kuduz riskli temas oluyor. Sağlık Bakanlığımız bu aşıları ve serumları ücretsiz olarak uyguluyor, hastaların takipleri yapılıyor. Dünyada yılda yaklaşık 36 bin kişi kuduz nedeniyle kaybediliyor, bunlar Asya ve Afrika ülkelerinde. Sağlık Bakanlığı verilerine göre, ülkemizde de yılda 1 veya 2 kuduz vakası görülüyor. Kuduz virüsü vücuda girmiş olsa bile erken uygulanacak önlemlerle, aşı ve serumla bu öldürücü hastalığı önleyebiliyoruz. Bu açıdan dikkatli olunması önem taşıyor."

KUDUZ AŞISI KAÇ YIL GEÇERLİ?
Tek doz aşı ile yaşam boyu bağışıklık sağlamak mümkün değildir. Etkinlik süresi ise kişinin bağışıklığına bağlıdır. Genellikle kuduz aşısının koruyuculuk süresi 3 ila 10 yıl arasında değişir.

KUDUZ BELİRTİLERİ NELERDİR?
Hayvanın huyunda veya hareketlerinde değişimler, korkaklık, sinirlilik ve saldırganlık görülebilir.
Hayvanda genellikle şiddetli ısırma isteği bulunur.
Vücudunda felçler, yutkunma güçlüğü, salya akması, kasılmalar görülebilir.
*Bu belirtileri gösteren hayvanlardan uzak durulmalı ve en kısa sürede İl/İlçe Tarım ve Orman Müdürlüklerine haber verilmelidir.
İnsanlarda Kuduz Belirtileri;
Isırılan vücut bölgesinde duyu değişikliği,
Parezi veya paralizi (Felç),
Yutma güçlüğü,
Sudan korkma,
Bilinç kaybı,
Kasılmalar,
Kaygı bozuklukları.

KUDUZ TEDAVİSİ VAR MI?
Bir kişi kuduz bir hayvan tarafından ısırılır veya çizilirse veya hayvan açık bir yarayı yalarsa, bu durumda 15 dakika boyunca sabunlu su, povidon iyot veya deterjan ile hemen her türlü ısırıkları ve çizikleri yıkamalıdır. Bu viral parçacıkların sayısını en aza indirebilir. Daha sonra aynı anda tıbbi yardım almalıdırlar. Maruz kaldıktan sonra ve semptomlar başlamadan önce, bir dizi çekim virüsün gelişmesini engelleyebilir. Bu genellikle etkilidir.
İNSANLARDA KUDUZ NASIL İLERLER?
Kuluçka süresi, ısırık yerinin beyine yakınlığı, ısırığın şiddeti, ısırık yerinin sinir uçlarından zenginliği ve vücuda giren virus miktarı ile ilgilidir. Beyine yakın, özellikle kafadan ve ağır ısırılmalarda kuluçka süresi kısalırken kol ve bacaklardan ve hafif ısırıklarda uzamaktadır. Bu süre 5 günle 1 yıl arasında değişir genellikle 20-60 gündür. Virüs alındıktan sonra eğer gerekli tedavi zamanında yapılmasa hastalık belirtileri 2 safha olarak görülür:
İnsanlarda başlangıç olarak iştahsızlık, kırgınlık, yorgunluk, ateş görülür .Isırık bölgesinde ağrı ve duyu kaybı görülür ki kuduza özgü ilk belirti budur. Daha sonra huzursuzluk, aşırı korku hali, saldırganlık, uykusuzluk, psikiyatrik bozukluklar ve depresyon ve bunlara eşlik eden öksürük, boğaz ağrısı, titreme, karın ağrısı, bulantı-kusma, görülebilir.

Nörolojik bulgular olarak Hiperaktivite, oryantasyon bozukluğu, hayal görmeler, sara krizleri, tuhaf davranışlar, ense sertliği, hızlı ve sık nefes alıp verme, salya artımı ve felçler daha sonra ortaya çıkar.
Hiperaktivite atakları karakteristik olarak 1-5 dakika süreyle ve aralıklı olarak görsel ve işitsel bir uyarı sonucu meydana gelmekte ve kendisini saldırganlık, kendi kendine ve etrafındakilere vurma, koşma, ısırma şeklinde göstermektedir.
Hastaların yaklaşık olarak yarısı ataklar döneminde su içmek istemekte ve su içme teşebbüsü sırasında boğaz kaslarının kasılması nedeniyle kişide tıkanma, boğulma hissi ortaya çıkmaktadır ve hastalarda hidrofobi (sudan korkma) gelişmektedir. Ataklar arasındaki dönemde hasta genellikle kendindedir ve bilinci yerindedir. Nörolojik belirtilerin gelişmesinden 7 gün sonra koma hali gelişir ve sonunda hasta yaşamını kaybeder.