Çikolata kisti kısırlık nedeni: Yumurtalık kanserine yol açıyor

Ülkemizde kadınların çoğu adet döneminin ağrılı geçmesini “normal” kabul ediyor. Ancak bu süreçte bir hastalık da sinsice ilerliyor. Halk arasında ‘çikolata kisti’ olarak bilinen endometriozisle ilgili Acıbadem Maslak Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum, Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mete Güngör, bilgiler veriyor.

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 02 Mart 2021 Güncelleme 02 Mart 2021, 07:00
Çikolata kisti kısırlık nedeni: Yumurtalık kanserine yol açıyor

İÇİNDEKİLER

Ülkemizde kadınların çoğu adet döneminin ağrılı geçmesini "normal" kabul ediyor. Ancak bu süreçte bir hastalık da sinsice ilerliyor. Halk arasında 'çikolata kisti' olarak bilinen endometriozisle ilgili Acıbadem Maslak Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum, Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mete Güngör, bilgiler veriyor:

AKCİĞER, GÖZ, GÖBEK
Çikolata kisti, karın bölgesindeki organlarda kalıcı hasar bırakabilir. Ayrıca kısırlığın da başlıca nedenlerinden biri. Kısırlık nedeniyle hekime başvuran kadınların yüzde 15 ila 55'inde görülüyor. Bu nedenle olası bir şikayette mutlaka hekime başvurulmalı. Endometriozis, karın zarı üzerinde, yumurtalıkları rahime bağlayan tüplerde, idrar kesesi ve idrar borusunda, bağırsaklar üzerinde ya da yumurtalıklarda, nadiren de akciğer, göz, göbek ve diyafram gibi bölgelerde ortaya çıkabiliyor. Bu nedenle döngüsel olarak büyüyüp kanamaya yol açarlar. Bu kanamalar, bulundukları yerlerde doku reaksiyonlarına, iltihaplara, yapışıklıklara ve kistlere neden olur. Organların birbirine yapışması bile söz konusu olabilir.

ADET SÜRESİ 7 GÜNÜ GEÇİYORSA!
Bu hastalığın nedenleri tam olarak bilinemiyor. Ancak ailesinde çikolata kisti olan kadınlarda hastalığın görülme riskinin 6 kat artıyor. Kadınların ilk adet kanamasının 11 yaşından önce olması, adet döngüsünün 27 günden kısa sürmesi, 7 günü geçen adet kanamaları risk faktörleridir. Hamilelik, düzenli egzersiz ve geç adet görme ise riski azaltan etmenlerdir.

İLAÇ YA DA CERRAHİ
Çikolata kisti
tanısı hastanın şikayetlerinin dinlenmesinin ardından fiziki muayene, ultrason, MR ve laparoskopi gibi kimi tetkik yöntemleri ile konuyor. Tedavi ise hastalığın seviyesine, belirtilerin şiddetine ve kadının çocuk sahibi olmak isteyip istemediğinize göre ilaçla ve cerrahi yöntemlerle gerçekleştiriliyor. İlaç, daha çok ağrının temel sorun olduğu durumlarda uygulanıyor.

BU BELİRTİLERE DİKKAT!
Bel ağrısı
Uzun süreli kasık ve karın ağrısı
Şiddetli adet sancıları
Aşırı kanamalı adet
Cinsel ilişkide ağrı
Sürekli yorgunluk
Hamile kalmada güçlük
Kısırlık
Bağırsak alışkanlıklarında değişiklik ve idrar yaparken ağrı
Kabızlık, şişkinlik
Dikkati toplayamama
Depresyon