Kuru kayısılı kuru üzüm hoşafı nasıl yapılır? İşte tarifi ve malzemeleri

Kuru kayısılı kuru üzüm hoşafı eskilerden bu yana severek tüketilir. Tadının güzel olması, yazın serin serin tüketerek harareti alması ve eriğin ve kuru kayısının vücuda sayısız faydasının bulunması ile Türk mutfağının her zaman baştacı olmuştur. Hoşafa komposto da denilmektedir, peki ikisi aynı şey midir yoksa hoşaf ve komposto arasında fark var mıdır? Kuru kayısılı kuru üzüm hoşafını iftar sofranıza taşımak isterseniz derlediğimiz tarife göz atmanızı öneririz.

Malzemeler:
1 su bardağı kuru üzüm
1 su bardağı kuru kayısı
7 su bardağı su
1 su bardağı şeker
1 adet çubuk tarçın ve 1-2 adet karanfil

Yapılışı:
Üzümleri ve parçalara ayırdığımız kayısıyı bir kaba alalım, üzerini örtecek kadar su ilave edelim ve suda 5 dakika beklettikten sonra suyunu süzüp üzümleri ve kayısıyı bir tencereye alalım.
Tencereye 7 su bardağı su ilave edelim.
Tarçın ve karanfili ekleyelim.
Önce yüksek ateşte bir taşım kaynatıp sonra ateşi kısarak 15 dakika daha pişirelim, üzümler yumuşayınca şekeri ilave edelim.
5 dakika daha pişirdikten sonra ateşten alalım ve hoşafını ılınmaya bırakalım.
Ilındıktan sonra buzdolabına koyup iyice soğutalım.
Hoşafımız soğuduktan sonra servise hazırdır. Afiyet olsun.

HOŞAF VE KOMPOSTO AYNI ŞEY Mİ?

Komposto ve hoşaf arasında ciddi bir fark yoktur. Genellikle kurumuş meyvelerle yapılana hoşaf, taze ve yaş meyve ile yapılana ise komposto denir. Ancak bu yöreden yöreye farklılık içerir.
Özetlemek gerekirse, parça veya bütün halinde kuru meyvelerin şekerli suda pişirilmesine 'hoşaf', parça veya bütün halinde taze veya yaş meyvelerin şekerli suda pişirilmesine ise 'komposto' denir.
Hoşaf daha çok Anadolu tınılıdır. "Hoş Ab" yani "Hoş su" kelimesinden türetilmiştir ve Arapça kökenlidir. Komposto Latince "compositus" kelimesinden türetilmiştir. Hoşaf "hoş su" demek iken, komposto "karışım" demektir.


KURU ÜZÜMÜN FAYDALARI NELERDİR?

Üzüm 1/2 fincan porsiyon başına yaklaşık 45 miligram kalsiyum içerir. Bu günlük ihtiyaçlarınızın yaklaşık yüzde 4'üne karşılık gelir. Kalsiyum, sağlıklı ve güçlü kemikler ve dişler için gereklidir.
Postmenopozal bir kadınsanız, kuru üzüm sizin için harika bir atıştırmalıktır çünkü kalsiyum genellikle yaşlandıkça ortaya çıkan kemik kaybı ile karakterize bir bozukluk olan osteoporoz gelişimini önlemeye yardımcı olur.
Buna ek olarak, kuru üzüm yüksek miktarda eser element borunu içerir. Bor, kemiklerinizi ve eklemlerinizi sağlıklı tutmak için D vitamini ve kalsiyum ile çalışır. Ayrıca osteoporoz tedavisinde de rol oynar.
Kuru üzüm, fenoller ve polifenoller gibi bitkisel besinler adı verilen doğal olarak oluşan olağanüstü bir kimyasal kaynaktır. Bu tür besinler antioksidanlar olarak kabul edilir. Antioksidanların vücuda birçok faydası olduğu gibi cilde de faydası bulunmaktadır. İçeriğindeki vitamin ve minerallerin hücre yenileyici özelliği bulunmaktadır.
Antioksidanlar kanınızdan serbest radikallerin çıkarılmasına yardımcı olur ve hücrelerinize ve DNA'ya zarar vermeyi önleyebilir. Bu durum sizleri kanser, kalp hastalığı ve inme gibi hastalıklara karşı koruyabilir.
2009 tarihli bir araştırm, kuru üzümlerin sağlıklı dişleri ve diş etlerini destekleyebilecek fitokimyasallar içerdiğini belirtti. Kuru üzümlerde bulunan, oleanolik asit, linoleik asit ve linolenik asit gibi fitokimyasallar ağzınızda boşluklara yol açan bakterilerle savaşır.
Başka bir deyişle, şekerli atıştırmalık yiyeceklerin yerine kuru üzüm yemek aslında gülüşünüzü sağlıklı tutabilir.

KURU KAYISININ FAYDALARI NELERDİR?

Antioksidan bakımından zengin bir meyve olan kayısının içeriğindeki vitaminler cilde katkı sağlayarak yazın daha fazla yıpranan cildi yeniliyor.

Düşük kalorisiyle diyet listelerinin baş tacı olan kayısı, bağırsakları çalıştırıcı etkisi, tok tutucu özelliğiyle zayıflamayı kolaylaştırıyor.

Antioksidan, vitamin ve mineral içeriği ile bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardım ediyor. Özellikle A ve C vitamini sayesinde vücut direncini artırıyor.

Potasyum, C vitamini ve posa bu üç önemli bileşen sayesinde çağımızın sağlık problemi kalp krizine karşı koruyucu etki gösteriyor.

Kan damarlarının üzerindeki baskıyı azaltarak kan basıncını düşürüyor, fazla kolesterolün birikmesini önleyerek kalbin yükünü hafifletiyor.

Posa içeriği sayesinde bağırsak hareketlerini hızlandıran kayısı, bağırsaktaki atıkların yumuşamasını ve bağırsaktan geçişinin hızlanmasını sağlıyor.

Kayısı göz sağlığı için de önemli bir yere sahip. A, C, E vitaminleriyle gözleri güçlendiriyor.

Günün Manşetleri

Tüm Manşetler