Sağlıklı bir yaşamın anahtarı olarak görülen vitamin takviyelerinin kullanımı son yıllarda arttı. ABD'li doktor, bazı popüler takviyelerin sağlık üzerindeki olası zararlı etkilerine dikkat çekti. Asla alınmaması gereken vitamin takviyelerini sıraladı.
Modern yaşamın yoğun temposu, bireyleri vitamin ve mineral takviyelerine daha fazla yönlendirmiş durumda. Beslenme alışkanlıklarının bozulması, stres faktörleri ve çevresel etkiler, bağışıklığı güçlendirmek ya da eksiklikleri gidermek amacıyla takviye kullanımını artırıyor. Her takviye ürünü ise sanıldığı kadar masum değil.
Amerikalı Dr. Jaban Moore, belirli sentetik formlardaki vitaminlerin vücutta toksik etkiler oluşturabileceğine işaret ediyor. Olası yan etkilerine ve doğal yollarla alınabilecek alternatif vitaminlere değiniyor.
B12 Vitamini
B12 vitamini, sinir sistemi sağlığı, DNA sentezi ve kırmızı kan hücresi üretimi açısından hayati bir öneme sahiptir. Et, balık, istiridye, yumurta ve süt ürünleri gibi hayvansal kaynaklı gıdalar tüketerek, doğal yollarla B12 vitamini alabilirsiniz.
Dr. Moore, sentetik bir form olan siyanokobalamin kullanımının çeşitli riskler taşıdığına dikkat çekiyor. "Siyanür içeren ve ekstra detoksifikasyon gerektiren sentetik bir B12 formu olan siyanokobalamin kullanmayın. Bunun yerine metilkobalamin alın" diyor.
B12 vitamini takviyesi, enjeksiyon bölgesinde ağrı, şişlik, kaşıntı; bulantı/kusma,ishal, baş ağrısı/baş dönmesi ve nadir durumlarda kalp ritminde bozukluklarına neden olabilir. Bu etkiler, yüksek doz kullanımında ve vücut hassasiyeti olan bireylerde daha belirgin hale gelebilir.
Magnezyum
Magnezyum, kas kasılması, sinir iletimi, kalp ritminin düzenlenmesi ve kemik sağlığının korunmasında oldukça önemli bir mineraldir. Tam tahıllar, kuruyemişler, tohumlar, baklagiller, çeşitli meyve ve sebze gruplarında yoğun olarak bulunur.
Dr. Moore, "Sadece müshil özelliklerini istemiyorsanız magnezyum oksit veya sitrat kullanmayın. Magnezyum seviyelerini yenilemek için magnezyum glisinat tercih edin" açıklamasında bulunuyor.