Silivri'deki yolsuzluk kavgasında CHP'lilerden Enver Aysever'e "barış" baskısı!
Silivri Cezaevi şok bir kavgaya sahne oldu. CHP yandaşı gazeteci Enver Aysever, havalandırmada karşılaştığı Ekrem İmamoğlu'nun elini sıkmadı. "hırsız" diye bağırdı. Skandal üzerine avukatlar "barış" baskısına başladı. Konuyu "Aysever-İmamoğlu kayıtları yayınlansın" başlığıyla köşesine taşıyan Sabah Gazetesi yazarı Mahmut Övür, "İmamoğlu'nun avukatı "yalan" diyor, içeriden not gönderen kaynağım da, "Enver'e acayip baskı yapıyorlar" diyor. Hangisinin doğru olduğunu kanıtlamanın basit bir yolu var: Cezaevinde bu tür ortak mekânları izleyen onlarca kamera var. En iyisi savcılık o kayıtları yayınlasın, gerçek ortaya çıkar." ifadelerini kullandı.
CHP'li gazeteci Enver Aysever, İBB'deki yolsuzluk çetesinin elebaşı Ekrem İmamoğlu'na Silivri Cezaevi'ndeki, "Çek kirli elini, ben hırsızların elini sıkmam" diyerek tepki gösterdi.
CHP'LİLERDEN AYSEVER'E "BARIŞ" BASKISI
Aysever'in bu sözleri sonrası CHP yandaşı medya yaşanan kavganın doğru olmadığını iddia etti. CHP'li avukatlar ise Aysever'e "barış" baskısı yapmaya başladı.
AYSEVER-İMAMOĞLU KAYITLARI YAYINLANSIN
Konuyu 15 Aralık tarihli köşesinde gündeme getiren Sabah Gazetesi yazarı Mahmut Övür, bugünkü yazısında kendisi yalanlayan CHP'li avukatlar ve fondaşlara sert tepki gösterdi. "Aysever-İmamoğlu kayıtları yayınlansın" başlıklı yazısında Övür, "Bunu söyleyen belgeli, kanıtlı iddianameyi yarım saat içinde okuyup içi boş diyen aynı Halk TV... Halk TV için doğru sadece Ekrem İmamoğlu ve Özgür Özel'in ağzından çıkan laflar. Buna ters düşen her haber onlar için yalan. Sosyolojilerini de buna inandırmışlar. Suçüstü yakalansalar bile inanmıyorlar." ifadelerini kullandı.
Enver Aysever (Takvim.com.tr)
İşte Övür'ün 16 Aralık tarihli yazısı:
CHP'lilerin işi gerçekten zor. Eski yönetimi gönderdiler ama yenileri savunmak da hiç kolay değil. Bir yanda iç ve dış politikayla ilgili siyasetsizlik örnekleri, öte yanda devasa yolsuzluk, rüşvet ve irtikâp iddiaları, zulalardan çıkan dolarlar artık taşınamaz noktaya geldi. Önceki gün Silivri Cezaevi'nde yaşandığını yazdığım Enver Aysever tokadı, sadece İmamoğlu'nun değil "sistem"den beslenen bütün aparatların yüzünde patladı. Harekete geçmeleri, yalanlamaları, hatta cezaevi içinde Aysever'i kuşatmaya almaları boşuna değil.
CHP yandaşı HalkTV'nin haberi (Ekran görüntüsü)
Önce İmamoğlu ile Murat Ongun'un avukatlığını yapan Yiğit Akalın harekete geçti. Sonra sahibi bile "yolsuzluktan" yurtdışına kaçan Halk TV hemen üzerine düşeni yaptı: "İmamoğlu-Enver Aysever haberi de yalan çıktı." Bunu söyleyen belgeli, kanıtlı iddianameyi yarım saat içinde okuyup içi boş diyen aynı Halk TV... Halk TV için doğru sadece Ekrem İmamoğlu ve Özgür Özel'in ağzından çıkan laflar. Buna ters düşen her haber onlar için yalan. Sosyolojilerini de buna inandırmışlar. Suçüstü yakalansalar bile inanmıyorlar. Oysa Silivri Cezaevi'nden gelen kulis haberi ağır olduğu kadar gerçek: "Çek kirli elini, hırsızların elini sıkmam..." Sözün sarsıcılığı tam da bu gerçekliğinden geliyor. Ama o sözü daha etkili kılan bir ayrıntı daha var: Söyleyenin siyasi kimliği... 2010'lu yıllarda SkyTürk televizyonunda birlikte program yaptığım gazeteci Enver Aysever, sıradan biri değil, seversiniz sevmezsiniz, düşüncelerini beğenirsiniz beğenmezsiniz kendisi sol cenahta karşılığı olan ve dik duruşuyla bilinen bir gazetecidir. Tanıyanlar onun sözünü esirgemediğini bilir.
Silivri Cezaevi (AA)
Durum cezaevi içinde de aynı ki hiç de şaşırtmayan haberler geliyor. İmamoğlu ve "sistem"in elemanları, avukatları hemen harekete geçmişler ve Aysever'e, "Bu haberi yalanla" diye baskı yapıyorlar. Aysever'in böyle ucuz yöntemleri ciddiye almayacağı çok açık. İşin daha garip tarafı, Aysever'i cezaevine götüren sürecin içinde de "İmamoğlu ailesi" var. Baba Hasan İmamoğlu'nun "İstedikleri zaman malınıza el konuluyor; ülkemize komünizm gelmesin diye mücadele ettiğim için çok pişmanım" sözlerini sert bir şekilde eleştirince hakkında soruşturma açıldı ve tutuklandı. Bu da kulis haberinin doğruluğuna işaret ediyor. Bu durumda Aysever'e baskı yapılması tam da İmamoğlu'na yakışan bir hamle. Çünkü aynı şeyi içeride etkin pişmanlıktan yararlananlara da yaptı. Hatta Adem Soytekin'in bu konuda, "Bana milletvekilliği teklif edildi, İmamoğlu el yazısıyla notlar gönderdi" gibi sözleri iddianamede yer aldı.
İmamoğlu ve Aysever (Takvim.com.tr)
İmamoğlu'nun sırdaşı ve avukatı Mehmet Pehlivan tam da bu nedenle çok sayıda itirafçıya baskı yapması ve ifadelerini değiştirmelerini istemesi nedeniyle tutuklandı. İmamoğlu'nun avukatı "yalan" diyor, içeriden not gönderen kaynağım da, "Enver'e acayip baskı yapıyorlar" diyor. Hangisinin doğru olduğunu kanıtlamanın basit bir yolu var: Cezaevinde bu tür ortak mekânları izleyen onlarca kamera var. En iyisi savcılık o kayıtları yayınlasın, gerçek ortaya çıkar.
