Dünyanın gözü İstanbul Doğal Kaynaklar Zirvesi'nde! Nijerli Bakan Turkuvaz zirvesinde açıkladı: Sömürü bitti Türkiye ile iş birliği zamanı

Başkan Erdoğan'ın katıldığı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı himayesinde Turkuvaz Medya Grubu tarafından düzenlenen İstanbul Doğal Kaynaklar Zirvesi (INRES) İstanbul Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde gerçekleşti. 9 ülkeden 10 bakanın katıldığı zirvede 2 yıldır madenler konusunda ulusal egemenliklerini ilan ettiklerini belirterek sözlerine başlayan Nijer Cumhuriyeti Maden Bakanı Ousmane Abarchi, "Hedefimiz madenlerimizi Nijer halkının çıkarı için kullanmak. Özellikle Türkiye ile iş birliğini güçlendireceğiz." ifadelerini kullandı. Bakan Bayraktar, Türkiye'nin Nijer'de yatırım yapmakta kararlı olduğunu ifade ederken Libya Sanayi ve Maden Bakanı Ahmed Abu-Heisa, Türk yatırımcılara çağrı yaptı. Heisa, "Libya'da madencilikte büyük fırsatlar var." dedi. Suriye Enerji Bakanı Muhammed El-Beşir, destekleri için Türkiye'ye teşekkür etti.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :01 Mayıs 2025 , 23:21 Güncelleme Tarihi :02 Mayıs 2025 , 20:18
Dünyanın gözü İstanbul Doğal Kaynaklar Zirvesi’nde! Nijerli Bakan Turkuvaz zirvesinde açıkladı: Sömürü bitti Türkiye ile iş birliği zamanı

İÇİNDEKİLER

    Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın katılım sağladığı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı himayesinde Turkuvaz Medya Grubu tarafından "Kaynakları Güvence Altına Almak, Geleceği Yeniden İnşa Etmek" ana temasıyla düzenlenen İstanbul Doğal Kaynaklar Zirvesi (INRES) İstanbul Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde 2 Mayıs'ta gerçekleşti.

    İstanbul Doğal Kaynaklar Zirvesi (Takvim.com.tr)İstanbul Doğal Kaynaklar Zirvesi (Takvim.com.tr)

    Orta Asya, Kafkasya ve Orta Doğu'nun enerji kaynaklarının Avrupa'ya sevkiyatında kilit rol üstlenen, dünyanın dört bir tarafında aramalarıyla küresel bir oyuncu olmayı planlayan Türkiye, yeni işbirliklerinin temelini İstanbul'da attı. Enerji ve doğal kaynaklar alanında dünyanın önde gelen isimlerini İstanbul'da bir araya getirdi.

    Takvim.com.tr, enerjinin kalbinin attığı dev organizasyona ilişkin tüm detayları anbean aktardı.

    CANLI ANLATIM
    18:15 02 Mayıs 2025
    İŞ BİRLİKLERİNİ GÜÇLENDİRMEYE KARARLILIKLA DEVAM EDECEĞİZ

    Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ikinci oturuma ilişkin sosyal medyadan bir paylaşım yaptı.

     

    Bayraktar yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi: 

    İstanbul Doğal Kaynaklar Zirvesi kapsamında düzenlenen II. Bakanlar Oturumu’nda, 7 farklı ülkeden mevkidaşımla birlikte enerjide arz güvenliğinin değişen dinamiklerini tüm yönleriyle ele aldık.

    Enerji sektörü son dönemde iklim değişikliğinin etkilerinden küresel salgınların yarattığı belirsizliklere, tedarik zincirlerinde yaşanan yapısal kırılmalardan bölgemizde artan jeopolitik gerilimlere kadar çok katmanlı ve eşzamanlı krizlerle sınandı. 

     

    Enerji piyasalarının hızla değiştiği ve jeopolitik risklerin arttığı bir dönemde enerji arz güvenliğini geleneksel kalıplarla değerlendirmek artık yeterli değil. Bu noktada enerji tedarikinde kaynak ve rota çeşitliliğinin artırılması, krizlere karşı dirençli ve farklı senaryolara hızla uyum sağlayabilen altyapıların inşa edilmesi büyük önem taşıyor. 

     

    Enerji arz güvenliğinin sağlanmasında bölgesinde hem üretici hem de transit ülke konumuna sahip bir ülke olarak karşılıklı faydaya dayalı iş birliklerini güçlendirmeye ve bu alandaki ortak sorumluluğunu kararlılıkla yerine getirmeye devam edecek. 

    16:16 02 Mayıs 2025
    İSTANBUL İŞ BİRLİKLERİNİN KAVŞAK NOKTASI

    Farklı ülkelerden birçok bakan ile yerli ve yabancı yatırımcıları, sektör temsilcilerini, uzman araştırmacıları ve akademisyenleri ağırlayan INRES’te günün üçüncü paneli Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar moderatörlüğünde Irak Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı ve Petrol Bakanı Hayan Abdul Ghani Alsawad, Azerbaycan Enerji Bakanı Perviz Şahbazov, Bulgaristan Enerji Bakanı Zhecho Stankov, Moldova Enerji Bakanı Dorin Junghietu, Romanya Enerji Bakanı Sebastian-Ioan Burduja, Suriye Arap Cumhuriyeti Enerji Bakanı Muhammed El-Beşir ve Libya Petrol ve Gaz Bakanı Khalifa Abdulsadek’in katılımıyla düzenlendi. 

     



    Ulusal ve bölgesel enerji güvenliğini artırmaya yönelik en kritik adımların değerlendirildiği oturumda, sadece teknik bir tartışma değil; aynı zamanda ortak gelecek için enerji temelli stratejik vizyonuna dair önemli bir yol haritası çizildi. Ulusal ve bölgesel enerji güvenliğini güçlendirmek adına atılması gereken kritik adımlar, enerji altyapılarının modernizasyonu, kaynakların çeşitlendirilmesi ve ortak yatırım projelerinin hayata geçirilmesi konuları da ele alındı. 

    KERKÜK – CEYHAN HATTI NE ZAMAN AÇILACAK?
    Panelde ilk sözü alan Irak Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı ve Petrol Bakanı Hayan Abdul Ghani Alsawad, bir buçuk senedir kapalı olan Kerkük-Ceyhan Hattı üzerinden petrol akışının ne zaman başlayacağına dair soruyu da yanıtladı. Iraklı Bakan, petrol üretiminin Irak Parlamentosu’ndaki bütçe onayına bağlı olduğunu vurgulayarak “Irak’ın her tarafındaki petrol sahaları imtiyaz sözleşmeleri ile farklı uluslararası petrol şirketlerinin yönetiminde… Bütçeye göre varil başına üretim maliyeti 6 dolar olmak zorunda. 1 cent bile üzerine çıkamayız” dedi. 

    Hayan Abdul Ghani Alsawad, “Ancak Irak Kürdistan yönetimi, bütçede belirtilen maliyetle üretim yapamıyor, bütçenin üzerinde kalıyor. 1.5 senedir hat kapalı olduğu için Bağdat yönetimi ile Irak Kürt yönetimi arasında müzakareler yapıldı. Bütçe kanunu değiştirmeye çalıştık ve varil başına 16 dolar üzerinde anlaştık. Ayrıca her iki yönetimin de mutabakatıyla bir danışmanlık firmasıyla anlaşıldı. Bu firma sahalar arasındaki maliyet farkını incelemek üzere görevlendirildi. Ancak Kürt yönetiminde danışman grubunu reddetti. Dolayısıyla bu konuda müzakereler henüz nihayetlenmedi” dedi. 

    DOĞAL GAZ TEDARİĞİ ARTACAK
    Panelde ikinci sözü alan Azerbaycan Enerji Bakanı Perviz Şahbazov, Azerbaycan’ın uzun yıllardır hem petrol hem de doğal gaz alanında önemli bir üretici ve ihracatçı ülke olduğunu ve bu rolü sürdürmeye kararlı olduklarını ifade ederek “Türkiye ile enerji alanında uzun soluklu ve son derece başarılı bir iş birliğimiz var. Bu iş birliği, bölgesel enerji güvenliği açısından örnek bir model oluşturuyor. Türkiye’ye yönelik doğalgaz tedarikimizi bu yıl yaklaşık 10 milyar metreküpe ulaştırmayı hedefliyoruz. Türkiye, bizim için sadece stratejik bir ortak değil, aynı zamanda bölgesel enerji güvenliği açısından kritik bir aktör” dedi. 

    Perviz Şahbazov, fosil yakıtların küresel enerji karmasındaki rolünün bazı politikalar tarafından göz ardı edilmesinin, yatırım eksikliklerini beraberinde getirdiğine dikkat çekerek “Bu durum, özellikle altyapı yatırımlarının yetersiz kalmasına ve enerji kaynaklarının farklı pazarlara ulaştırılmasında sıkıntılara yol açtı. Avrupa pazarı özelinde değerlendirdiğimizde, enerjiye erişim ve çeşitlendirme konularının ne kadar önemli olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Bu nedenle gelecekte, enerji stratejilerinin şekillendirilmesinde jeopolitik kaygılar ya da ideolojik tercihler yerine, teknolojik gelişmelerin ve piyasa gerçeklerinin esas alınması gerektiğini düşünüyoruz” diye konuştu. 

    Azerbaycan Bakanı, ülke olarak iklim değişikliği ile mücadele ve çevre dostu politikalar kapsamında yenilenebilir enerji yatırımlarına büyük önem verdiklerini de vurgulayarak “Azerbaycan olarak vizyonumuz nettir: Fosil yakıt üretimimizi sürdürürken, yenilenebilir enerjilere de güçlü biçimde yatırım yapmaya devam edeceğiz. Bu çifte stratejiyle hem bölgesel hem küresel ölçekte enerji ve çevre güvenliğine katkıda bulunmayı sürdüreceğiz” dedi. 

    İŞ BİRLİĞİ VE DAYANIŞMA ŞART
    Panelin üçüncü konuşmacısı olan Bulgaristan Enerji Bakanı Zhecho Stankov ise enerji güvenliğinin artık sadece bir ülkenin meselesi değil, tüm bölgenin ortak sorumluluğu haline geldiğini belirterek sözlerine başladı. Stankov, “Avrupa’nın enerji arzı güvenliği açısından, bizler sadece birer tüketici değil, aynı zamanda bu sistemin altyapısını güçlendiren ve dönüştüren ülkeleriz. Gaz ve petrol üreticileriyle olan ilişkilerimizin yanı sıra, altyapı yatırımlarımız da bu sürecin temel taşını oluşturuyor. Elektrik ve doğal gaz iletim hatlarımızı her yıl daha da geliştiriyoruz. 22 yeni transit hattı ile arz güvenliğini sadece ulusal çapta değil, bölgesel düzeyde de sağlamlaştırıyoruz. Enerji bağımsızlığımızı; nükleer enerji, hidroelektrik santraller ve linyitle çalışan termik santrallerimizle büyük ölçüde teminat altına almış durumdayız. Ancak gerçek bir arz güvenliği, komşularla kurulan güçlü bağlantılar sayesinde mümkün olur. Bu noktada Türkiye ile olan entegrasyonumuz ve Azerbaycan'dan aldığımız doğal gaz, bizim için stratejik önem taşıyor” dedi. 

    Stankov Avrupa'da -özellikle Portekiz ve İspanya'da- yaşanan elektrik kesintilerini de değinerek “Bu durum bizlere enerji dayanışmasının ve hazırlıklı olmanın ne kadar kritik olduğunu bir kez daha gösterdi. Bugün burada bulunan ülkelerle birlikte çalışarak bölgemizde böyle bir durumun yaşanmasına asla izin vermeyeceğiz. Eğer bir ülke bir zorlukla karşılaşırsa, hep birlikte harekete geçebilecek entegre, güçlü ve dayanıklı bir sistem kurmak zorundayız” diye konuştu. 

    YENİ RUHSATLAR VERECEĞİZ
    Panelde söz alan Libya Petrol ve Gaz Bakanı Khalifa Abdulsadek ise Libya’nın petrol ve doğalgaz alanlarında son dönemde oldukça önemli ilerlemeler kaydettiğini, Mart ayında, yeni bir ruhsat programının duyurusunu gerçekleştirdiklerini anlattı. Duyurunun ardından bir dizi tanıtım turu (roadshow) gerçekleştirdiklerini söyleyen Khalifa Abdulsadek, “İlk etkinliğimiz Trablus’ta, ardından Londra’da uluslararası yatırımcılarla bir araya geldik. Son olarak, 17’sinde Türkiye’deydik ve oldukça yoğun bir ilgiyle karşılandık. Sektör liderleriyle verimli görüşmeler gerçekleştirdik, yatırımcılardan değerli geri bildirimler aldık. Açtığımız bu ruhsatlar ve yaptığımız roadshowlar yalnızca bir yatırım çağrısı değil; aynı zamanda enerji sektöründe stratejik ve geleceğe dönük bir hareketin parçası olma fırsatı. Program kapsamında 22 adet kara ruhsatlı bölge ve 11 adet deniz ruhsatlı bölge yatırımcılara açılmış durumda. Bu alanlardan bazılarında hali hazırda keşifler yapılmış olması, sürece ayrı bir potansiyel katıyor” dedi. 


    Bu yıl sonuna kadar petrol üretimlerini üç yıl içinde 1.4 milyon varilden 2 milyona çıkaracaklarını söyleyen Libya Petrol ve Gaz Bakanı, rafine kapasitelerini de artırmak istediklerini anlatarak “Vizyonumuz ve stratejimiz önce üretimi artırmak, sonrasında tetkik ve arama faaliyetlerine ağırlık vermek ve 2026 sonrasında da geliştirme çalışmalarına odaklanmak. Örneğin Avrupa’ya giden gaz hattımız var ve yüzde 75’i kullanılmıyor, onu tam kapasiteye getirmek istiyoruz” diye konuştu.  

    Libya olarak iş birliğine büyük önem verdiklerini söyleyen Libya Petrol ve Gaz Bakanı son olarak “Hem bireysel hem de kurumsal yatırımcıları, bu önemli fırsatı değerlendirmeye davet ediyoruz. Şeffaflık, sürdürülebilirlik ve ortak büyüme ilkeleri doğrultusunda ilerlemeye kararlıyız” dedi. 

    İŞ BİRLİKLERİ HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR
    Panelin bir diğer konuşmacısı olan Moldova Enerji Bakanı Dorin Junghietu, Moldova olarak son birkaç yılda ciddi sınamalarla karşı karşıya kaldıklarını ve bu zorlukların daha cesur adımlar atmalarına, güçlü kararlar almalarına ve dayanıklılıklarının artırmamıza vesile olduğunu anlattı. Junghietu, “Doğalgaz tedariki konusunda, Romanya ile güçlü bir enterkoneksiyon hattımız mevcut. Bu hat aracılığıyla Moldova’nın yıllık yaklaşık 1 milyar metreküp (1 BCM) doğalgaz ihtiyacının büyük bir kısmını temin ediyoruz. Bununla birlikte, bir diğer önemli güzergâh olan Dikey Koridor da devreye alındı. Bu hat, adeta bir “yaşam koridoru” işlevi gördü ve ters yönlü doğalgaz akışının mümkün olduğunu ilk kez bu hatta kanıtladık. Moldova, LNG ithalatını Dikey Koridor üzerinden gerçekleştiren ilk ülke oldu ve bu sistemin bölgeye doğalgaz tedarikinde etkili ve uygulanabilir bir çözüm olduğunu gördük” dedi. 


    Moldova olarak hedeflerinin, dengeli ve çeşitli bir enerji kaynağı portföyü oluşturmak olduğunu anlatan Bakan, “Şu anda hem elektriği hem de doğalgazı ithal ediyoruz. Ancak aynı zamanda yenilenebilir enerji yatırımlarımız da hızla artıyor. Nitekim bu yıl Nisan ayında elektrik üretimimizin yüzde 34’ü yenilenebilir kaynaklardan sağlandı. Elektrik iletim altyapısının güçlendirilmesiyle birlikte, Moldova hem daha fazla ithalat hem de ihracat yapabilecek konuma gelecek” diye konuştu.

     

     

    YATIRIM İÇİN VERİMLİ BİR ÜLKE OLACAĞIZ
    Panelin ilgi çekici konuklarından biri de bakan olarak ilk yurtdışı seyahatini Türkiye’ye gerçekleştiren Suriye Arap Cumhuriyeti Enerji Bakanı Muhammed El-Beşir’di. Ülkesinin 14 yıl süren bir savaştan yeni çıktığını hatırlatan Bakan Muhammed El-Beşir, başkent Şam’da kısa bir süre öncesine kadar sadece 1 saat elektrik verebildiklerini anlattı. El-Beşir, “Savaş öncesi 4 bin varil petrol üretimimiz vardı, dörtte birine düştü. 11 elektrik santralimiz vardı, bugün ikisi çalışmıyor, geri kalanlarında ise kapasite düşük. Eskiden 300 bin MW güç üretiyorduk şimdi 5 bin. Petrol sahalarının ve iki rafinerinin rehabilite edilmesi gerekiyor” dedi. 

    Bu açılardan yatırıma ihtiyaç duyduklarını söyleyen Bakan, “Enerji ve güneş enerjisine öncelik veriyoruz. Çalışmalarımızı önümüzdeki hafta tamamlayacağız ve yol haritamız netleşecek. Ülkemiz artık daha istikrarlı ve güvenli. Bu açıdan birçok fırsatı barındırıyoruz. Yapacak çok iş var. Önümüzdeki dönemde Suriye yatırım için verimli bir ülke olacak” diye konuştu.

    Enerji, gerçekten de hepimizin hayatını doğrudan etkileyen temel bir unsurdur. Bugün artık hepimiz enerji konusundaki üçlü açmazda — yani enerji güvenliği, erişilebilirlik ve çevresel sürdürülebilirlik arasında — bir öncelik sıralaması yapılması gerektiği konusunda ortak bir anlayışa ulaştık.

    ÖNCE IŞIKLAR YANMALI
    Panelin son konuşmacısı olan Romanya Enerji Bakanı Sebastian-Ioan Burduja ise İspanya’da yaşanan kesintileri gündeme getirerek “En önemli olanın enerji güvenliği olduğunu çok net biçimde gördük. Çünkü önce ışıkların yanması gerekiyor. Işıklar yanmadığında ne olduğunu hep birlikte yaşadık. Ayrıca enerji ucuz, erişilebilir ve rekabetçi olmalı. Üçüncü olarak ise mümkün olan her durumda temiz enerjiye geçiş desteklenmeli” diye konuştu. 
    Avrupa’nın son yıllarda enerji politikalarında fazlasıyla ideolojik bir yaklaşıma yöneldiğini söyleyen Romanya Bakanı, “Bu yaklaşımın sonuçlarını da hep birlikte yaşıyoruz. Kendi ülkemden bir örnek vermek isterim: 2009 ile 2022 yılları arasında kömür ve gaz santrallerinden toplam 7 bin megavatlık bir kapasite kaybettik. Bunun sonucunda, şu anda enerjimiz olması gerekenden iki kat daha pahalı. Bunun temel sebeplerinden biri de emisyonlar üzerine uygulanan ağır vergiler. Ayrıca Avrupa'nın kendi içinde tam anlamıyla birbirine bağlı olmadığını da görmek gerekiyor. Örneğin Romanya, Bulgaristan ve Yunanistan gibi ülkelerde çoğu gün Batı Avrupa’ya kıyasla daha yüksek elektrik fiyatları oluşuyor. Bu da rekabetçiliğimizi ciddi şekilde zorluyor” dedi.  

    Enerji güvenliğini sağlamanın birinci koşulunun iş birliği olduğunu vurgulayan Sebastian-Ioan Burduja, “Bugün enerjiyi sadece üretmek değil, fazla üretim olduğunda bunu paylaşabilmek, eksik olduğunda komşudan temin edebilmek kritik hale geldi. Enerji güvenliğinin anahtarı; iş birliği, enterkoneksiyon ve bölgesel dayanışmadır. Bugün enerjide asıl ihtiyacımız olan şey ideoloji değil, gerçekçilik ve iş birliği” dedi. 
     



     

    14:45 02 Mayıs 2025
    TURKUVAZ MEDYA'YA TEŞEKKÜR

    Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Turkuvaz Medya'nın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı himayesinde düzenlediği İstanbul Doğal Kaynaklar Zirvesi'nde önemli açıklamalarda bulundu.

     

     

     

    Önemli meselelerin ele alınacağı zirvenin isabetli olduğunu belirten Erdoğan, Turkuvaz'a teşekkür etti.

    Türkiye'nin doğal gaz ve petrol aramalarında küresel bir aktör olma hedefi olduğunun altını çizen Erdoğan, "Bu yılın sonunda deneme üretimine başlayıp Akkuyu'dan ilk elektriği vereceğiz. 2028'de Akkuyu santrali tam kapasite ile devreye girecek." dedi. Somali'deki keşif faaliyetlerinde yeni bir aşamaya geçildiğini ifade eden Erdoğan, "Nijer'de ruhsatını aldığımız altın sahalarından birinde de bu yıl içerisinde ilk üretime başlamayı hedefliyoruz." ifadelerini kullandı.

    14:37 02 Mayıs 2025
    BAŞKAN ERDOĞAN TURKUVAZ ZİRVESİNDE

    Başkan Recep Tayyip Erdoğan zirvenin yapılacağı alana geldi. 

     

     

    14:32 02 Mayıs 2025
    BAKAN BAYRAKTAR'DAN PAYLAŞIM

    Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, sosyal medyadan zirveye ilişkin paylaşımlarda bulundu. 

    Bayraktar, yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: 

    Bakanlığımız himayesinde düzenlenen İstanbul Doğal Kaynaklar Zirvesi kapsamında “Enerji Dönüşümünde Madencilik: Kaynakların Güvenliği” başlıklı Bakanlar Oturumu’nda, 5 farklı ülkeden bakan ve bakan yardımcıları ile bir araya geldik.

     

    Günümüzde ivme kazanan enerji dönüşümü yalnızca yeni teknolojilere geçişi değil bu geçişi mümkün kılacak kritik minerallere erişimi de zorunlu kılıyor. 

    Bu kaynakların güvenli, sürdürülebilir ve çevresel sorumlulukla temin edilmesi enerji arz güvenliğinden iklim değişikliğiyle mücadeleye, sürdürülebilir kalkınma hedeflerinden teknolojik altyapının güçlendirilmesine kadar pek çok alanda belirleyici bir rol üstleniyor.

    Türkiye olarak Eti Maden ve MTAIC gibi güçlü kamu aktörlerimizle katma değerli üretimi ve sorumlu madenciliği önceliklendiriyoruz. Bu kapsamda uluslararası iş birliklerimizi derinleştirmeyi ve bu alandaki küresel dayanışmayı daha da güçlendirmeyi hedefliyoruz

    11:31 02 Mayıs 2025
    SÖMÜRÜ BİTTİ TÜRKİYE İLE İŞ BİRLİĞİ ZAMANI

    Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Eti Maden ve MTA International'ın sorumlu madenciliği teşvik eden, teknik kapasiteyi artıran ve uluslararası ortaklıklara açık modeller geliştiren kamusal aktörler haline getirildiğini söyledi.

     

     

     

    Bakan Bayraktar, Turkuvaz Medya Grubunun Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı himayesinde düzenlediği İstanbul Doğal Kaynaklar Zirvesi'nin "Enerji Dönüşümünde Madencilik" başlıklı Bakanlar Oturumu'nun moderatörlüğünü yaptı.

    Dünyada enerjide büyük bir dönüşüm sürecinin yaşandığını belirten Bayraktar, bu sürecin kritik ve stratejik madenlere yönelik talebin kayda değer şekilde artmasına neden olduğunu ifade etti.

    Bayraktar, söz konusu minerallerin temiz enerji teknolojilerinden batarya sistemlerine, elektrikli araçlardan dijital altyapıya ve sanayideki dönüşüme kadar birçok alanda vazgeçilmez nitelikte olduğuna dikkati çekerek kritik minerallerin tedarikine yönelik altyapı eksikliklerinin, finansman açığının, teknik bilgi ve iş gücündeki yetersizliklerin bu madenlere erişimi ve sürdürülebilir şekilde üretimini çok daha zorlu ve karmaşık hale getirdiğini dile getirdi.

     

    Bugün madenciliğin sadece yer altındaki kaynakları çıkarmakla sınırlı kalmadığını aktaran Bayraktar, "Bu alan ekonomik güvenliğin, sanayileşme stratejilerinin ve bölgesel etkinliğin adeta temel yapı taşlarından biri haline geldi. Bunun ötesinde, bu kritik minerallere erişim, uluslararası ilişkilerde de belirleyici bir unsur haline geldi." dedi.

     

    Bayraktar, Türkiye'nin bu alandaki çalışmalarına da değinerek şunları kaydetti:

    "Milli maden şirketimiz Eti Maden, ki dünya bor rezervlerinin önemli bir bölümünü işletmekte ve bu alanda katma değerli üretimi önceliklendirmekte, önümüzdeki dönemde nadir toprak elementlerinin işlenmesinde küresel bir aktör olma yolunda hızla ilerliyor. Madencilik alanındaki bir diğer aktörümüz MTA International ise madencilikte arama, teknoloji ve uluslararası işbirliklerine dayalı yeni bir yaklaşımın temsilcisi. Bu iki şirketimizi sadece maden üretimini değil aynı zamanda sorumlu madenciliği teşvik eden, teknik kapasiteyi artıran ve uluslararası ortaklıklara açık modeller geliştiren kamusal aktörler haline getirmiş durumdayız."

     

    Bakan Bayraktar, oturuma ilişkin değerlendirmesinde, ülkelere ve madencilik sektörlerine yatırım çekmek için siyasi irade, istikrar, destek ve kararlılığın kilit öneme sahip olduğunu belirterek "Uluslararası işbirliği de oldukça önemli ve kritik. Ne kadar zengin kaynaklara veya gelişmiş sanayiye sahip olursa olsun, hiçbir ülke küresel enerji dönüşümü taleplerini tek başına karşılayamaz. Bu nedenle her düzeyde güçlü bir işbirliği gerekmektedir. İhtiyaç duyulan yalnızca finansman veya sermaye değil, aynı zamanda kapasite geliştirme, bilgi paylaşımı ve bizi gerçek sürdürülebilir kalkınmaya taşıyacak adil, kapsayıcı ve dayanıklı uzun vadeli ortaklıklardır." ifadelerini kullandı.​​​​​​​

    NİJER, MTA İLE ANLAŞMASINI YENİLEYECEK
    Nijer Maden Bakanı Ousmane Abarchi de son yıllarda Nijer’in doğal kaynaklarının ve zenginliğinin halka yansıması konusunda çalışmalar yürüttüklerini belirterek, "Daha önceki yıllarda başka birtakım ülkelerin çıkarlarına hizmet eden doğal kaynaklarımız üzerinde 2 yıldır ulusal egemenliğimizi ilan ettik. MTA ile 2020’den beri birçok projemiz var. Kendilerine birçok konuda, özellikle altın aramada ruhsat tanındı. Yaptığımız araştırmaların neredeyse sonuna geldik. Şimdi artık altın çıkarma safhasına geçeceğiz. MTA ile birlikte Nijer devleti olarak bu yılın sonunda anlaşmamızı yenileceğiz." değerlendirmesini yaptı.

    TÜRKİYE İLE İŞ BİRLİĞİMİZ GÜÇLENECEK
    Madencilik konusunda Nijer'in ortaklıklarını çeşitlendirdiklerini dile getiren Abarchi, "Özellikle Türkiye ile madencilik konusunda önemli bir iş birliğimiz var. Bunu da güçlendireceğiz ve derinleştireceğiz. Yeni birtakım uygulamaların ülkemizde hayata geçirilmesini hedefliyoruz." diye konuştu.

     

     

     

    TÜRKİYE YATIRIM YAPMAKTA KARARLI
    Abarchi'nin sözleri sonrası Bakan Bayraktar, Türkiye'nin Nijer'de yatırım yapmaya kararlı olduğunu bildirdi. 

    "TÜRKİYE İLE İŞ BİRLİĞİMİZİN ARTMASI ÇOK ÖNEMLİ"
    Macaristan Dışişleri ve Ticaret Bakan Yardımcısı Boglarka Illes ise Macaristan'ın geçmişten bu yana enerji konusunda imkanlarının kısıtlı olduğunu ve bu nedenle enerjinin güvenliği ve sürdürülebilirliğini çok önemli gördüklerini ifade etti.

     

    Bu iki alanı güçlendirmeyi arzu ettiklerini, uluslararası alanda işbirliği geliştirme ve bölgesel kalkınma programlarının içinde yer almayı çok önemli gördüklerini kaydeden Illes, "Bizim Türkiye'yle işbirliğimizin yenilenmesi, canlanması, artması çok önemli." dedi.

    Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı firmasının Macaristan’ın enerji firması MOL'la imtiyaz sözleşmesi imzaladığını anımsatan Illes,"Birlikte çalışarak bir ortak girişim şirketi kuracaklarını böylelikle kararlaştırdılar. Macaristan sınırları içinde petrol ve maden arama çalışmaları yapılacak." değerlendirmesinde bulundu.

     

    SUUDİ ARABİSTAN MADENCİLİKTE ÇEŞİTLENMEYE GİDİYOR
    Suudi Arabistan Endüstri ve Mineral Kaynakları Bakan Yardımcısı Khalid Al Mudaifer de ülkenin ekonomik çeşitlenme hedeflerine değinerek "2030 vizyonumuz kapsamında 2018'de başlattığımız madencilik stratejisini başarıyla uyguluyoruz." dedi.

    Mudaifer, Suudi Arabistan'ın yalnızca petrol ve gazla yetinemeyeceğini vurgulayarak "2018'de 3-4 olan madencilik şirketi sayısı bugün 132’ye ulaştı. Ulusal programla hem yurt içi hem yurt dışı faaliyetleri destekliyoruz." ifadelerini kullandı.

    Ülkenin jeolojik haritası için 1 milyar dolardan fazla yatırım yapıldığını kaydeden Mudaifer, "Yüzde 5’i tamamlandı. Yatırımcı güvenini artıracak rekabetçi bir madencilik yasası hazırladık." diye konuştu.

    Mudaifer, Afrika, Orta Asya ve Türkiye'yi kapsayan bölgede yüksek madencilik potansiyeline rağmen yeterli gelişim sağlanamadığına dikkati çekerek "Kaynakların yüzde 30'u burada, ancak yatırım eksik. Tedarik zinciri güvenliği için daha fazla kaynak ayrılmalı." değerlendirmesinde bulundu.

     

    SOMALİ, DOĞAL KAYNAKLARINI EKONOMİYE KAZANDIRMAYA HAZIRLANIYOR
    Somali Petrol ve Maden Kaynakları Bakanı Dahir Shire Mohamed, ülkesinin doğal kaynaklarını çıkarmaya hazırlandığını açıkladı.

    Mohamed, Somali'nin madencilik alanında ciddi potansiyele sahip olduğunu vurgulayarak, doğal kaynakların aranmasına yönelik çalışmaların başladığını ve Türkiye'yle bu kapsamda anlaşma imzalandığını belirtti.

    Somali hükümetinin bu alandaki hedeflerine dikkati çeken Mohamed, "Doğal kaynaklar konusunda uzun vadeli bir vizyonumuz var. En kısa sürede Somali kendi kaynaklarını çıkarmaya başlayacaktır." dedi.

     

    "LİBYA'YA YATIRIM YAPMAK İSTEYENLERİ SEVE SEVE AĞIRLARIZ"
    Libya Sanayi ve Madenler Bakanı Ahmed Ali Ebu Heyse de Libya'da maden açısından çok zengin bölgeler bulunduğunu ve yatırım mevzuatlarının son derece esnek ve elverişli olduğunu söyledi.

     

     

     

    Ülkesinde çeşitli madencilik programları olduğunu ve jeolojik haritaları güncellediklerini, madencilikte yatırımı çok önemsediklerini kaydeden Ebu Heyse, sözlerini şöyle sürdürdü:

    "Yabancı yatırımcıya ve bu alanda teknoloji transferine açığız. Türkiye ve kardeş devletlerle çalışabiliriz. Teknolojiye, finansmana açığız. Yatırımcılar açısından gerçek bir fırsat olduğunu düşünüyoruz. Libya'ya yatırım yapmak isteyen, yatırımcı heyetleri veya teknik heyetleri seve seve ağırlamak isteriz. Özellikle madencilikte büyük bir fırsat var. Gelmeniz ve kendi gözlerinizle Libya’nın sunduğu fırsatları değerlendirmenizi isteriz."

    10:30 02 Mayıs 2025
    ENERJİ DÖNÜŞÜMÜ İÇİN KRİTİK MİNERALLER

    Enerjinin geleceğinin masaya yatırıldığı ve farklı ülkelerden birçok bakan ile yerli ve yabancı yatırımcıları, sektör temsilcilerini, uzman araştırmacıları ve akademisyenleri ağırlayan INRES’te günün ilk paneli “Enerji Dönüşümü İçin Kritik Mineraller: Talep Tahminleri, Yeni Teknolojiler ve Tedarik Hazırlığı” başlığıyla gerçekleşti. 

     



    ​KRİTİK MİNERALLERDE TÜRKİYE YILDIZ ÜLKE OLACAK
    İstanbul Doğal Kaynaklar Zirvesi’nin ilk oturumunda kritik minerallerde dünyadaki gelişmeler ve Türkiye’nin konumu ele alındı. Konuşmacılar iş birliklerinin önemine ve Türkiye’nin potansiyeline vurgu yaparak önümüzdeki dönemde madenciliğin yıldız sektör haline geleceğine dikkat çekti. 

    EPİAŞ Genel Müdürü Taha Meli Arvas moderatörlüğündeki panele ETİ Maden Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Aydın, Türkiye Madenciler Derneği Başkanı Mehmet Yılmaz, TÜMAD Madencilik A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Yücel, Hague Stratejik Araştırmalar Merkezi Stratejik Danışmanı Peter Handley ve Norveç Enerji Teknolojileri Enstitüsü, Grup Lideri & Kıdemli Araştırmacı (Sürdürülebilir Mineraller ve Metaller) Duygu Yılmaz katıldı. Panelde enerji dönüşümünü desteklemek için gerekli kritik minerallere olan talebin nasıl yönetileceğini, yeni teknolojilerle nasıl karşılanabileceğini ve küresel tedarik zincirlerinin buna ne kadar hazır olduğu tartışıldı. 

    DÖNÜŞÜMÜ YAKALAMAK İÇİN DAHA FAZLA MADENCİLİK YAPMALIYIZ
    Panelde ilk sözü alan Türkiye Madenciler Derneği Başkanı Mehmet Yılmaz, kritik minerallerin tanımının, jeopolitik gelişmeler, teknolojik öncelikler ve jeolojik rezervlerin niteliği gibi pek çok faktöre bağlı olduğuna işaret ederek “Türkiye’ye baktığımızda bor madeninde dünyanın en zengin rezervlerine sahibiz. Eti Maden gibi güçlü bir kamu kuruluşu ile bu alanda çok başarılı bir şekilde operasyon yürütüyoruz. Ayrıca dünyada tanımlı 90 mineralin tam 77’si Türkiye'de bulunuyor. Bu, bizim için çok büyük bir avantaj. Yapmamız gereken şey; bu 77 mineral arasından, ülkemizin sanayisi, teknolojik gelişimi ve stratejik ihtiyaçları açısından gerçekten kritik olanları belirlemek” dedi.

     



    Yılmaz, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın yakın zamanda Türkiye Kritik ve Stratejik Madenler Raporu’nu yayımladığını hatırlatarak, “Bu strateji hem mevcut potansiyelimizi hem de gelecek vizyonumuzu tanımlayan çok kapsamlı ve yerinde bir belge oldu” diye konuştu. Yılmaz sadece enerji sektöründe kritik minerallerin ticaret hacmi son 20 yılda 53 milyar dolardan 400 milyar dolara çıktığını bu olağanüstü artışın, dünyanın yeşil dönüşüme ne kadar hızlı yöneldiğini açıkça gösterdiğini belirtti. Yılmaz, “Eğer bu dönüşümü yakalamak istiyorsak, bugünkünden 6 ila 9 kat daha fazla madencilik yapmamız gerekecek. Sonuç olarak, kritik mineraller sadece bir maden meselesi değil. Bu, aynı zamanda bir sanayi, enerji, güvenlik ve kalkınma meselesidir” dedi. 

     



    TÜRKİYE KÜRESEL BİR OYUNCU OLACAK
    Panelin ikinci konuşmacısı ETİ Maden Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Aydın ise 1849’daki Kaliforniya Altına Hücumu döneminde yaşananların bugün bir benzerinin kritik mineraller için olduğunu belirterek “Eti Maden olarak bor konusunda dünya lideriyiz. Dünya bor rezervlerinin %73’üne sahibiz. Küresel pazarda ise %61 oranında bir payımız var. Bor karbür üretiminde de önemli adımlar attık. Şu anda faaliyette olan tesisimiz çalışıyor ve üretimlerini dünyaya ihraç ediyoruz. Ayrıca çok yakında ferrobor üretimi için de yeni bir tesis açmayı planlıyoruz. Şu an yılda yaklaşık 800 ton üretim kapasitesine sahibiz. Bununla da kalmıyoruz. Yeni projeler üzerinde çalışıyoruz” dedi. Yalçın Aydın, amaçlarının çok net olduğunu vurgulayarak “Türkiye’nin bu alanda Çin, ABD ve Avustralya’dan sonra dördüncü büyük güç olması doğrultusunda çalışıyoruz. Ülkemizi kritik mineraller alanında küresel bir oyuncu haline getirmek için tüm gücümüzle üretmeye, geliştirmeye ve yatırım yapmaya devam ediyoruz” dedi. 

    ÇEVREYİ GÖZETEN MADENCİLİK
    Yalçın Aydın’ın ardından söz alan Norveç Enerji Teknolojileri Enstitüsü, Grup Lideri & Kıdemli Araştırmacı (Sürdürülebilir Mineraller ve Metaller) Duygu Yılmaz ise Norveç'te hem ulusal hem de Avrupa Birliği destekli bazı demiryolu projelerine entegre edilen madencilik projeleri olduğunu, çevresel etkisi mümkün olduğunca düşük olacak, yer altı madenciliği temelli bir model kurmaya çalıştıklarını anlattı. Yılmaz, “Buradaki temel yaklaşımımız; çevreye duyarlı, doğaya saygılı ve sosyal etkileri iyi planlanmış bir madencilik altyapısı kurmak. Özellikle radyoaktivite konusu, bu projelerde son derece dikkat ettiğimiz bir husus. Su kaynaklarının korunması, çevreye yayılabilecek etkilerin kontrolü, tüm süreç boyunca önceliklerimiz arasında. Ayrıca işleme tesisleri ve atık yönetimi konusunda da pilot düzeyde bazı uygulamalarımız bulunuyor. Bu uygulamaların, mevzuatlara uygun şekilde, çevreye zarar vermeden geliştirilmesi hedefleniyor” dedi. 

    Yılmaz diğer önemli bir konunun ise sosyal kabul olduğunu vurgulayarak “Çünkü insanlar bu hammaddelere neden ihtiyaç duyulduğunu anlamalı. Eğer yeşil dönüşüm hedefliyorsak, bu materyaller bir yerden gelmeli. Ya birincil kaynaklardan çıkarılacak ya da ikincil kaynaklardan geri dönüştürülecek. Fakat herkes bu kaynaklara sahip değil. Dolayısıyla geri dönüşüm konusu burada kilit bir öneme sahip. Ancak yalnızca şirketler değil; devletlerin, araştırma kurumlarının ve üniversitelerin de burada sorumluluk üstlenmesi gerekiyor. Halkı bilgilendirmek, “benim arka bahçemde olmasın” yaklaşımını aşmak için sosyal farkındalık çalışmalarına ağırlık verilmeli. Bir diğer önemli konu da şeffaflık. İnsanlar süreçlerin nasıl işlediğini görürse, daha fazla güven duyuyorlar. Değer zincirinin her adımında şeffaflık sağlanırsa, madencilik faaliyetlerine olan toplumsal güven de artacaktır” diye konuştu. 

    TÜRKİYE VE AB STRATEJİK ORTAK OLABİLİR
    Panelin dördüncü konuşmacısı olan Hague Stratejik Araştırmalar Merkezi Stratejik Danışmanı Peter Handley ise kritik minerallerin Avrupa Birliği’nin stratejik gündeminin en üst sıralarında yer aldığını, özellikle 2022’de Rusya’nın Ukrayna’yı işgali sonrasında ve ABD’nin Enflasyonu Düşürme Yasası (IRA) gibi adımlarına bir tepki olarak Avrupa Birliği’nin kritik mineraller konusunda çok daha kapsamlı bir strateji geliştirdiğini aktardı. Handley, bu strateji çerçevesinde Avrupa Birliği’nin keşif çalışmalarını teşvik eden, yerli madencilik, rafinaj ve geri dönüşüm için hedefler koyan bir yapı kurduğunu aynı zamanda tüm bu süreçlerde sürdürülebilirlik, sosyal sorumluluk ve yönetişim standartlarına yüksek derecede önem verdiğini anlattı.

    Handley, “Sadece geçen ay, Avrupa Birliği 43 stratejik proje içeren bir liste yayımladı. Bu projeler arasında nadir toprak elementlerine, batarya hammaddelerine ve savunma sanayiine yönelik yatırımlar yer alıyor. Başlangıçta bu çabanın ana amacı enerji dönüşümünü desteklemekti. Fakat bugün geldiğimiz noktada yapay zekâ, veri merkezleri, elektrikli araçlar gibi alanlarda da ham madde ihtiyacı hızla artıyor. Ancak artık Avrupa, sadece enerji değil, güvenlik ve savunma açısından da bu minerallere bağımlı hale gelmiş durumda. Bu nedenle sadece madencilik değil, imalat ve geri dönüşüm zincirleri de stratejik bir öncelik olarak görülüyor” dedi. Handley sözlerini, “Sonuç olarak Avrupa Birliği kritik mineraller alanında hem içerde hem dışarıda ciddi adımlar atıyor. Türkiye bu sürecin önemli bir ortağı olabilir. Gerek maden rezervleri gerek işleme kapasitesi gerekse sürdürülebilirlik vizyonu ile Türkiye'nin bu zincirin vazgeçilmez bir parçası olma potansiyeli çok yüksek” diyerek bitirdi. 

    TÜRKİYE'NİN YILDIZ SEKTÖRÜ MADENCİLİK OLACAK
    Panelin son konuşmacısı olan TÜMAD Madencilik Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Yücel, Türkiye’nin geçmişte bilinenin aksine altın konusunda çok zengin bir coğrafya olduğuna vurgu yaparak, “Roma dönemine kadar gidersek ilk altın paranın basıldığı yer Manisa’nın Salihli ilçesinde, Sardes Antik Kenti’nde. Yani altın, Anadolu’nun tarihinde her zaman var olmuş. Truva Savaşları’nın bile altında yatan nedenlerden biri, o bölgedeki zengin altın yataklarıydı. Bugün enerjide yaşadığımız jeopolitik mücadeleler, o dönemde altın için yaşanıyordu. Anadolu bu madenleriyle her zaman stratejik bir bölgeydi” diyerek sözlerine başladı. 

    Uzun yıllar boyunca bu zenginliklerimizi yeterince değerlendiremediğini söyleyen Yücel, “2000 yılına kadar Türkiye’de altın üretimi sıfıra yakındı. Şimdi ise sadece altın değil; bakır, kurşun, çinko, alüminyum gibi kıymetli metallerde ve hatta kritik minerallerde çok ciddi bir potansiyele sahibiz. Bugün Türkiye’nin cari açığının 110 milyar dolar civarında olduğunu düşünürsek, bunun yaklaşık 60 milyar doları maden kaynaklı. Bu nedenle yer altı kaynaklarını kullanmak artık bir tercih değil, bir zorunluluktur. Ve Türkiye bunu görüyor. Potansiyelini üretime dönüştürmek için son 20 yılda çok önemli adımlar attı” dedi. 

    Altın konusunda da Türkiye’nin ciddi potansiyeli olduğunu hatırlatan Yücel, “Dünya genelinde yıllık ortalama 3.500 ton altın üretiliyor. Türkiye, yıllık yaklaşık 35 tonluk üretimiyle bu pastadan yüzde 1’in bile altında pay alıyor. Ancak ithalatıyla birlikte bu miktar 100 tona yaklaşıyor. Yani Türkiye, altına ciddi bir kaynak ve talep oluşturuyor. Bugün Türkiye’nin tespit edilen altın rezervi 6.500 ton civarında. Ama biz sahada çalışanlar olarak bunun iki katı kadar daha fazla potansiyel olduğunu düşünüyoruz. Bu da dünya rezervlerinin yaklaşık yüzde 20’sine denk geliyor” diye konuştu. 

    Türkiye’nin altında entegre bir sektöre de sahip olduğunu hatırlatan Yücel, altın üretiminden rafinasyona, takıya ve savunma sanayine kadar tüm değer zincirini kurabilmiş durumda olduğunu belirtti. “Tabii burada bazı stratejik risklerimiz de var. İlki risk sermayesi eksikliği. Bugün Kanada yılda 12,5 milyar dolar maden arama yatırımı yaparken Türkiye bu alana sadece 20-30 milyon dolar harcıyor. Eğer bu potansiyeli değerlendirmek istiyorsak, ciddi bir yatırım mobilizasyonuna ihtiyacımız var. İkincisi ise kaynak milliyetçiliği ile kaynak korumacılığını ayırt etmeliyiz. Yer altı kaynaklarını tek başına bir ülkenin yönetmesi mümkün değil. Bu alanda uluslararası iş birlikleri şart. Bu noktada Türkiye'nin güçlü olduğu alanlar var. Özellikle Ortadoğu, Afrika ve Asya ile olan lojistik bağları, Avrupa ile olan entegrasyonu ve jeopolitik konumu Türkiye’yi merkez ülke haline getirebilir. Eğer biz bu kaynakları doğru bir şekilde arar, çıkarır, işler ve yönetebilirsek, Türkiye'nin önümüzdeki dönemde yıldız sektörü madencilik olacaktır” dedi. 

    09:59 02 Mayıs 2025
    TAKVİM.COM.TR ALANDA

    Takvim.com.tr, enerjinin kalbinin attacağı dev organizasyonda yerini aldı

     

     

    07:20 02 Mayıs 2025
    BAŞKAN ERDOĞAN KONUŞMA YAPACAK

    Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşma yapacağı zirvede 4 oturum olacak. İlk oturumda dünyada tarife savaşlarıyla yeniden gündeme oturan kritik madenler konuşulacak. Sabah 09:35'de başlayacak 'Enerji Dönüşümü için Kritik Mineraller' başlıklı oturuma EPİAŞ CEO'su Taha Meli Arvas moderatörlük yapacak. Etimine CEO'su Yalçın Aydın, Maden Derneği Başkanı Mehmet Yılmaz, TÜMAD Madencilik Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Yücel, Norveç Enerji Teknolojisi Enstitüsü Grup Lideri ve Araştırmacısı Duygu Yılmaz kritik minerallerin talep ve arz tahminleri ile yeni teknolojileri masaya yatıracak.

     

     

     

    BAKANLAR OTURUMU YAPILACAK

    Öğleden önce yapılacak ikinci oturumunda konuk bakanlar Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar'ın moderatörlüğünde 'Enerji Dönüşümünde Madencilik'i tartışacak. 

    ARZ GÜVENLİĞİNİ MASAYA YATIRACAKLAR

    Bakanların ikinci oturumunda ise 'Arz Güvenliği Fırsatları ve Zorlukları' başlığı masaya yatırılacak. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar moderatörlüğündeki oturuma çeşitli ülkelerden çok sayıda isim katılacak.

    HİDROKARBONDA YENİ STRATEJİLER
    Zirvenin son oturumunda ise 'Hidrokarbonlar: Yeni Stratejiler' ele alınacak. OME Hidrokarbonlar ve Enerji Bölümü Direktörü Sohbet Karbuz'un moderasyonunda yapılacak olan oturumda TPAO CEO'su Ahmet Türkoğlu, BOTAŞ Başkan Yardımcısı Mithat Aydın, açık deniz mühendislik ve hizmetleri oyuncusu Subsea 7'nin CEO'su John Evans, Alman enerji firması Uniper'ın Başkan Yardımcısı Michael Hilmer görüşlerini paylaşacak.

    07:16 02 Mayıs 2025
    "GELECEĞİN YENİDEN İNŞASI İÇİN ORTAK AKILLA HAREKET ETMEYE HAZIRIZ"

    Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, İstanbul Doğal Kaynaklar Zirvesi ile ilgili yaptığı paylaşımda, "Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan'ın teşrifleriyle bu yıl ilkini düzenlediğimiz İstanbul Doğal Kaynaklar Zirvesi başlıyor.

    9 ülkeden 10 bakan düzeyinde katılımcı, uluslararası kuruluşların ve yerli-yabancı sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, akademisyenler ve iş dünyasının önde gelen isimleri ile doğal kaynakların sürdürülebilir yönetimi, stratejik iş birlikleri ve yatırım perspektifleri başta olmak üzere pek çok başlığı ele alacağız.

    Kaynakların teminatı, geleceğin yeniden inşası için ortak akılla hareket etmeye hazırız." ifadelerini kullandı.

    06:30 02 Mayıs 2025
    KİMLER KATILACAK?

    Zirveye katılacak bakanlar arasında şu isimler yer alıyor:
     Azerbaycan Enerji Bakanı Perviz Şahbazov
     Bulgaristan Enerji Bakanı Zhecho Stankov
     Irak Başbakan Yardımcısı ve Petrol Bakanı Hayan Abdul Ghani Alsawad
     Libya Sanayi ve Madenler Bakanı Ahmed Abu-Heisa 
     Libya Petrol ve Gaz Bakanı Khalifa Abdulsadeek
     Moldova Enerji Bakanı Dorin Junghietu
     Nijer Maden Bakanı Ousmane Abarchi
     Romanya Enerji Bakanı Sebastian-Ioan Burduja
     Somali Petrol ve Maden Kaynakları Bakanı Dahir Shire Mohamed
     Suriye Enerji Bakanı Muhammed El-Beşir.

    06:10 02 Mayıs 2025
    ROMANYA VE TÜRKİYE ARASINDA STRATEJİK İŞ BİRLİĞİ

    İstanbul'daki zirvede Romanya ile enerjide stratejik anlaşmaların imzalanması bekleniyor. İki ülke arasında daha önce de çeşitli anlaşmalar yapılmıştı. Türkiye, Bulgaristan, Macaristan, Romanya ve Moldova ile imzaladığı doğal gaz ihracat anlaşmalarıyla, Avrupa'nın enerji tedarikinde kilit rol oynamaya başlamıştı. Romanya'ya günlük 4 milyon metreküpe kadar doğal gaz arzına imkân sağlayan anlaşma 31 Mart 2025 tarihinde sona ermişti. Önceki gün de Türkiye Petrolleri (TPAO), Macar muadili MOL Group ile birlikte Macaristan'ın iki bölgesinde petrol ve doğal gaz aramak için anlaşma imzalamıştı.

    06:00 02 Mayıs 2025
    TURKUVAZ MEDYA EV SAHİPLİĞİNDE DEV ORGANİZASYON

    Enerjide son 10 yılda atılan stratejik adımlarla Türkiye, dışa bağımlılığı azaltan, kaynaklarını çeşitlendirip olası krizlere karşı güçlenen, tükettiği enerjiyi kendi üretmeye başlayan, yerli ve milli kaynaklardan maksimum düzeyde yararlanan ülke haline geldi. 2017'de kara ve denizlerde petrol-doğalgaz aramaları için kurulan derin deniz arama ve sondaj filosu bugün Türkiye'yi hidrokarbonlar alanında yüksek iş birliği potansiyeli taşıyan ülke haline getirdi. Ülkemiz artık bu kapasitesini dünyanın birçok ülkesinde enerji diplomasisi yürüterek kullanmaya başladı.

    Son dönemde Azerbaycan'dan Somali'ye, Nijer'den Macaristan'a, Fas'tan Irak'a hatta ABD'ye kadar birçok ülkeyle enerjide yeni işbirliklerinin temeli atıldı. Bugün Turkuvaz Medya ev sahipliğinde, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı himayesinde gerçekleşecek 'İstanbul Natural Resources Summit' de (İstanbul Doğal Kaynaklar Zirvesi-INRES 2025) yeni işbirliklerine zemin hazırlayacak.

    TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN