
Yargıtay 3. Ceza Dairesi Anayasa Mahkemesi'nin Can Atalay hakkındaki ikinci ihlal kararının hukuki değeri olmadığına karar verdi.
Türkiye'nin yangın yerine çevrildiği Gezi parkı olayları kapsamında yargılanan ve tutuklandıktan sonra Türkiye İşçi Partisinden (TİP) milletvekili seçilen Can Atalay hakkında Anayasa Mahkemesince ikinci kez ihlal kararı verildi.
Kararı değerlendiren İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, bunun yerel mahkemece alınan karara ilişkin olmadığı gerekçesiyle dosyayı Yargıtay 3. Ceza Dairesine gönderdi.
YARGITAY'DAN CAN ATALAY KARARI: HUKUKİ DEĞERİ YOK UYULMAYACAK
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Şerafettin Can Atalay hakkında Anayasa Mahkemesince verilen ikinci ihlal kararının hukuki değeri olmadığını, bu bağlamda Anayasa'nın 153/6. Maddesi kapsamında uygulanabilecek bir kararın var olmadığını belirterek Anayasa Mahkemesi'nin kararına uyulmamasına karar verdi.
AYM'YE HUKUKİ AYAR: JÜRİSTOKRATİK BİR DAVRANIŞ
Yargıtay, Anayasa Mahkemesi kararınının jüristokratik bir davranış olduğunu bildirdi.
Kararda, "Anayasa Mahkemesinin Can Atalay'ın bireysel başvuruları hakkındaki hak ihlali kararlarına hukuki değer ve geçerlilik izafi edilemeyeceği" belirtilerek, "Anayasa'nın 153. maddesi kapsamında uygulanması gereken bir karar bulunmadığı" ifade edildi.
Atalay hakkında verilen mahkumiyet kararının daire tarafından daha önce onandığı ve bu kararın kesin olduğu kaydedilen kararda, Anayasa Mahkemesinin ihlal yönündeki kararlarına uyulmasına yer olmadığı kaydedildi.
Atalay hakkındaki hükmün kesinleşmesinin Anayasa'nın 84/2. maddesinde belirtilen milletvekilliğinin düşme sebeplerinden biri olduğu aktarılan kararda, Anayasa'nın 76. maddesinde sayılan ve milletvekilliğiyle bağdaşmayan suçlardan kurulan mahkumiyet hükmünün milletvekilliğini düşüreceği belirtildi.
Anayasa'nın 84/2. maddesi yönünden Anayasa Mahkemesine müracaat imkanı tanınmadığı ve Anayasa Mahkemesinin bu konuda inceleme yetkisi de bulunmadığı kaydedilen kararda, anayasal zorunluluk gereği Atalay hakkındaki kararın örneğinin, gereğinin takdir ve ifası için TBMM Başkanlığına tekrar gönderilmesi kararlaştırıldı.
Kararın gerekçesinde, Atalay hakkındaki mahkumiyet hükmünün Daire tarafından daha önce onanarak kesinleştiği, AYM'nin hak ihlali kararı sonrası bu karara uyulmaması yönde karar verildiği anımsatıldı.
Bireysel başvurular sonucunda verilen kararların, Resmi Gazete'de yayımlanma zorunluluğu bulunmadığı, buna rağmen AYM'nin yasal yetkilerini aşarak, hukuki değerden yoksun şekilde bireysel başvurular sonucunda verdiği bazı kararların Resmi Gazete'de yayımlandığı öne sürüldü.