Tuzla Piyade Okulu'nda Mustafa Kemal Atatürk'ün vefatının 85. yıl dönümü sebebiyle 10 Kasım'da düzenlenen törende bir teğmenin Atatürk'ün fotoğrafını yakasına asmak istemediği ve başka bir grupla tartışma yaşadığı iddia edildi.
Bir diğer iddia ise bazı teğmenlerin okul mescidinde namaz kılan öğrencilerİ "Atatürk düşmanı", "tarikatçı-cemaatçi", "irticacı" gibi ifadelerle fişlediği ve bu isimlerin Ümit Özdağ ile bağlantılı olduğuydu.
BAKAN GÜLER'DEN AÇIKLAMA: GÖREVDEN UZAKLAŞTIRILDILAR
Konuya ilişkin geçtiğimiz günlerde açıklama yapan Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, "Bir tane öğrenci subayımız, yakasına takması gereken fotoğrafı takmıyor ve 'toplu iğnem yok onun için takamadım' gibi bir gerekçe ortaya sürüyor. Ona tepki gösteren başka öğrencilerle aralarında tartışma yaşanıyor. Bu olay sonucu hepsi geçici olarak görevden uzaklaştırıldı. Bu olayla ilgili mahkeme ve Yüksek Disiplin Kurulu'nda verilecek kararları duyuracağız. Sorumlu görülen yöneticiler de görevden uzaklaştırıldı. Bu aşamada olayı yanlış yerlere götürecek yorumlardan kaçınmalı ve adli sürecin sonuçlanması beklenmelidir." ifadelerini kullandı.
ÖZGÜR ÖZEL BAKAN GÜLER'İ TEHDİT ETTİ
Yaşananlar sonrası CHP Genel Başkanı Özgür Özel skandala imza atarak Bakan Güler'i tehdit etti. Özel süreci yakından takip ettiklerini öne sürerek, "Ya aklını başına alacak, ya da biz onun aklını başına getireceğiz." dedi.
ÖZDAĞ DA TEHDİT SAVURDU
Ümit Özdağ da yaptığı paylaşımda MSB'yi hedef alarak, "Kara Kuvvetleri Komutanlığı Disiplin Kurulu, göğsüne Atatürk fotoğrafı takmayan teğmen bozuntusuna tepki gösteren 4 vatansever Türk teğmenini TSK'dan ihraç kararı aldı. Bu karar, işgal altındaki İstanbul'da Kuvâ-yı Milliyeci subayları tutuklayan, İngiliz subaylarına selam vermeyen subaylarımızı ordudan ihraç eden Osmanlı Erkân-ı Harbiyesi'nin yanında konumlanmıştır. Unutmayın, sonunda Mustafa Kemal kazandı ve yine Mustafa Kemal kazanacak." dedi.
MSB'DENAÇIKLAMA DAHA: OLUMSUZ ALGI YARATARAK TSK'YA ZARAR VERME AMACI TAŞIYOR
Yaşananlar sonrası dün MSB'den açıklama geldi. Yapılan açıklamada, "Yüksek Disiplin Kurulu süreci ve adli soruşturma tamamlanıncaya kadar bu konuyu farklı noktalara çekmek, eğer bilgisizlikten kaynaklanmıyorsa, kamuoyunda olumsuz algı yaratarak Türk Silahlı Kuvvetlerine zarar verme amacı taşımaktadır." ifadelerine yer verildi.
MSB'nin açıklaması şu şekilde:
"Türk Silahlı Kuvvetlerimiz ülkemize yönelik her türlü tehdit ve tehlikeye karşı yurt içinde ve sınır ötesinde üstlenmiş olduğu tüm görevleri büyük bir azim, kararlılık ve başarıyla yerine getirmektedir. Binlerce yıllık köklü bir geçmişe ve geleneğe sahip kahraman ordumuzun ve askerliğin temeli disiplin üzerine kurulmuştur.
Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu Madde 13'te belirtildiği üzere "Disiplin: Kanunlara, nizamlara ve amirlere mutlak bir itaat ve astının ve üstünün hukukuna riayet demektir. Askerliğin temeli disiplindir." Önceliği müesses disiplini muhafaza etmek olan Türk Silahlı Kuvvetlerimizde; temel değerlerini sarsacak, disipline aykırı ve askeri hiyerarşiyi bozan, bozabilecek hiçbir kişi, olay ve duruma müsamaha gösterilmeyeceğinden en ufak bir şüphe duyulmamalıdır.
Cumhuriyetimizin kurucusu ve ebedi başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, sonsuzluğa uğurlanışının 85'inci yıl dönümünde Piyade Okul Komutanlığında vuku bulan hadiseye ilişkin, disipline aykırı her olay ve durumda olduğu gibi, adli soruşturmaya ilave olarak derhal idari soruşturma başlatılmıştır. İlgili mevzuat çerçevesinde milli anma ve kutlama günleri, tören ve bayramlarda günün anlam ve önemine uygun şekilde davranmak disiplinin bir gereğidir. Mevzuata uygun davranmamak nasıl disiplinsizlik ise buna karşı görev, yetki ve sorumluluğu dışında suç teşkil edecek nitelikte müdahale etmek ya da davranışta bulunmak da disiplinsizliktir.
Bu kapsamda, Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu Madde 29'daki "Disiplinsizlik veya suç teşkil edebilecek bir fiili nedeniyle hakkında yapılan inceleme ve araştırmanın emniyetli ve sıhhatli olarak devam etmesi amacıyla, görevi başında kalmasında sakınca görülecek subay, astsubay, uzman erbaş veya sözleşmeli erbaş ve erler idari izinli sayılarak görevinden geçici olarak uzaklaştırılabilir." amir hükmü uyarınca, olaya sebebiyet veren personel hakkında Geçici Görevden Uzaklaştırma Kararı alınmıştır.
Bu olayla ilgili olarak kamuoyuna yansıtılmaya çalışılan durumun aksine, henüz tesis edilmiş nihai bir disiplin işlemi bulunmamaktadır. Yüksek Disiplin Kurulu süreci ve adli soruşturma tamamlanıncaya kadar bu konuyu farklı noktalara çekmek, eğer bilgisizlikten kaynaklanmıyorsa, kamuoyunda olumsuz algı yaratarak Türk Silahlı Kuvvetlerine zarar verme amacı taşımaktadır."
MSB'DEN BİR AÇIKLAMA DAHA: KİMSENİN HADDİ DEĞİLDİR
MSB'den konuya ilişkin bugün bir açıklama daha geldi. Milli Savunma Bakanlığı kaynakları, basın bilgilendirme toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bakanlık kaynakları, Tuzla Piyade Okul Komutanlığında meydana gelen olay ve sonrasındaki iddialara ilişkin soru üzerine şu bilgileri paylaştı:
"Cumhuriyetimizin kurucusu ve ebedî başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, sonsuzluğa uğurlanışının 85'inci yıl dönümünde Piyade Okul Komutanlığında vuku bulan hadiseye ilişkin, disipline aykırı her olay ve durumda olduğu gibi, derhâl idari ve adli soruşturma başlatıldığını 23 Kasım'daki Haftalık Basın Bilgilendirme Toplantısında ifade etmiştik. Sayın Bakanımız da 16 Aralık'taki Yıllık Basın Değerlendirme Toplantısında gerekli açıklamaları yaptı. Son olarak dün Bakanlığımız resmi sosyal medya ve internet hesapları üzerinden de açıklama yapıldı. Bir kez daha vurgulamak istiyoruz ki önceliği müesses disiplini muhafaza etmek olan Türk Silahlı Kuvvetlerimizde; temel değerlerini sarsacak, disipline aykırı ve askerî hiyerarşiyi bozan, bozabilecek hiçbir kişi, olay ve duruma müsamaha gösterilmeyeceğinden en ufak bir şüphe duyulmamalıdır.
"AĞIR HAKARET VE TEHDİT UNSURLARI VAR"
Bahse konu olayda; Millî anma ve kutlama günleri, tören ve bayramlarda ilgili mevzuat çerçevesinde günün anlam ve önemine uygun şekilde davranmamak, Atatürk'ün aziz hatırasına saygısızlık içeren söz ve davranışlar, diğer personeli hedef göstermek suretiyle kişileri suç işlemeye teşvik etmek, ağır hakaret ve tehdit gibi hususlar tespit edilmiştir.
"SIRALI AMİRLERİN GÖREV YERLERİ DEĞİŞTİRİLMİŞTİR"
Kara Kuvvetleri Komutanlığı tarafından yürütülen idari soruşturma kapsamında, inceleme ve araştırmanın emniyetli ve sıhhatli olarak devam etmesi amacıyla, olaylara sebebiyet veren personel TSK Disiplin Kanunu Madde 29 gereği Geçici Olarak Görevden Uzaklaştırılmış ve Yüksek Disiplin Kuruluna sevk edilmiştir.
Ayrıca, söz konusu olayda gözetim ve denetim sorumluluğunu tam olarak yerine getirmeye sıralı amirlerin görev yerleri değiştirilmiştir.
Olaya ilişkin idari soruşturma tamamlanmış, adli ve disiplin süreci devam etmektedir..
Adli soruşturma kapsamında; CMK Madde 157'de belirtildiği üzere; soruşturma evresi, kural olarak kamuya karşı gizli bir şekilde yürütülür. Dolayısıyla, adli süreç sonuçlanana kadar bilgi verilmesi uygun değildir. Ayrıca, kamuoyunda iddia edildiği gibi henüz Türk Silahlı Kuvvetlerinden ayırma cezası verilmiş personel bulunmamaktadır.
"KİMSENİN HADDİ DEĞİLDİR"
Türk Silahlı Kuvvetlerimiz her olayda olduğu gibi bu olayda da hukuk çerçevesinde hareket etmektedir. Yüksek Disiplin Kurulu tarafından; gerekli inceleme/araştırmanın tamamlanmasını müteakip en doğru ve objektif karar verilecek ve Sayın Bakanımızın da ifade ettiği gibi kamuoyu ile paylaşılacaktır. Bu olayla ilgili, Türk Silahlı Kuvvetleri ve Sayın Bakanımız hakkında haksız, yakışıksız ve mesnetsiz eleştiriler yapılmaktadır. Türk Silahlı Kuvvetlerimizin ve Sayın Bakanımızın Atatürk sevgisini ve Atatürk'e olan bağlılığını sorgulamaya çalışmak kimsenin haddi değildir.
Sosyal medyada TSK içerisinde tarikat yapılanmaları olduğu iddiaları için Bakanlık kaynakları "Türk Silahlı Kuvvetleri tüm faaliyetlerini anayasa ve yürürlükteki mevzuat çerçevesinde yürütmektedir. Anayasa ve mevzuata aykırı eylem tespit edilirse tavizsiz ve anında işlem yapılmaktadır." yanıtını verdi.
AK PARTİ'DEN ÖZGÜR ÖZEL'E TEPKİ: MEHMETÇİĞE DEĞİL KANDİL'E SÖZ SÖYLEYİN
AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in Tuzla Piyade Okul Komutanlığı'nda yaşananlar ve Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler'e ilişkin ifadeleriyle ilgili açıklamalarda bulundu.
CHP Genel Başkanı Özel'in çarpıtma yaparak, disiplin soruşturmasını kendisi yapıyormuş ve yargıya intikal eden süreci yöneten kişiymiş gibi hüküm verdiğini dile getiren Akbaşoğlu, Özel'in, Türk Silahlı Kuvvetlerini, Mehmetçiği ve Mehmetçiğin sıralı amirlerini rencide edici, haddini aşacak sözler söylediğini, bunun kabul edilemeyeceğini belirtti.
Akbaşoğlu, "Sayın CHP Genel Başkanı, 31 Mart'ta yaşayacağı hezimeti şimdiden öngördüğü için bunun telaşıyla gündem değiştirme ve belirli bir süredir kurumsal olarak ortaya koydukları kaotik söylem ve eylemlerle bir psikolojik harekatı yürütmenin peşinde. CHP'nin, meselelerin özünü çarpıtarak ortaya koyduğu olayları, yargı ve disiplin süreci net şekilde açığa kavuşturacak." dedi.
Tuzla Piyade Okulu Komutanlığı'nda 10 Kasım anmasında yaşananlara ilişkin iddialarla ilgili TSK içerisinde disiplin soruşturmasının başlatıldığını ve olayın yargıya intikal ettiğini hatırlatan Akbaşoğlu, Özel'in durumu çarpıtarak, olaya karışanlarla ilgili farklı farklı değerlendirmeler yaparak, hükümler vererek kamuoyunu yanıltmaya çalıştığını söyledi.
"ATATÜRKÇÜLÜĞÜ SİZDEN ÖĞRENECEK DEĞİLİZ"
AK Parti'li Akbaşoğlu, şöyle devam etti:
"Atatürk'ün kurucusu olduğu CHP, bugün çok farklı bir konumdadır. Sayın Özel, siz Türk Silahlı Kuvvetlerine, onların komutanlarına, Mehmetçiğimize söz söyleyeceğinize Kandil'e söz söyleyin. Onlarla hareket edenlere söz söyleyin. Siz değil misiniz bütün vatandaşlarımızın esenliği için, Türk, Kürt, Arap bütün bölge halklarının esenliği için terörle mücadeleyle ilgili tezkerelere 'Hayır' diyen. Kimsenin sizden Atatürkçülük öğreneceği falan yok. Siz gardırop Atatürkçülüğünü temsil edenlersiniz. Önce Atatürkçülüğü siz öğrenin. Ne demişti Gazi Mustafa Kemal Atatürk? 'İstiklali tam, tam bağımsız Türkiye. Muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkmış Türkiye' ve 'İstikbal göklerdedir' diyen bir Atatürk. Bunları gerçekleştiren bir iktidarız biz. Atatürkçülüğü sizden de öğrenecek değiliz."
Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde, "tam bağımsız Türkiye"nin millet ve devletin kaynaşmasıyla ortaya konulduğunu kaydeden Akbaşoğlu, Türkiye'siz bir denklemin kurulamaz hale gelindiğini ifade etti. Akbaşoğlu, şöyle konuştu:
"Buradan Sayın Özel'e şunu ifade etmek isterim, asılsız iddialardan hareketle bizlere dönük saldırılarınıza son verin. Olayın hakikatini öğrenin ve hakikatin nasıl neticeleneceğini bekleyin, buna dair de ondan sonra yorumunuzu yapın. Kimsenin kafasını çelecek ve her olayı kendine dönük istismar edecek bir noktayı getirip olayların aslını, özünü, hakikatini çarpıtmayın."
Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğuna işaret eden Akbaşoğlu, olayları kendi siyasi hedefleri doğrultusundan çarpıtmaya kimsenin hakkının ve yetkisinin olmadığını söyledi.
Akbaşoğlu, "Olaylarla ilgili Milli Savunma Bakanlığımız gerekli açıklamayı yapmıştır. Kamuoyu ile bu paylaşılmıştır. Bu konuda belirli bir amaca mebni olmak üzere bir kaotik ortam oluşturmaya dönük CHP yönetiminin söylemlerini bütün milletimiz takip ediyor." dedi.
Emekli Albay ve Strateji Uzmanı İbrahim Keleş, A Haber canlı yayınında konu ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Keleş, Özgür Özel'in tehdidine tepki göstererek, "Bu söylemi başka bir yerde dinlemiş olsam bunu Duran Kalkan mı söyledi diye düşünürüm yani. Bu ağır çok ağır bir dil. Bir siyasetçinin kullanacağı bir dil değil." ifadelerini kullandı.
Özel şunları söyledi:
"O tehdit dili adeta Atatürkçü olarak kendini gösteren kişilere karşı bir soruşturma açılması onlar için kabul edilemez bir durum olarak algılanıyor ve onun üzerinden bir tehdit dili kullanılıyor."
Olaya baktığımız zaman bugün MSB'nin de bir açıklaması var, MSB ve Bakanımız bir Genelkurmay Başkanıydı. Silahlı kuvvetlerinin disipline bağlı dayalı olduğunu altını özellikle çizerek yazılmış. Disiplin nedir önce bir tanımı vardır. Kanunlara nizamlara ve amirlere mutlak itaat astın ve üstün hukukuna saygı gerektirir.
Belirtilen yollar bellidir. Disiplin silahlı kuvvetlerin vazgeçilmezidir. Birileri hiyerarşiyi atlayarak amirlerinin haberi olmaksızın bu tür şeyler yapabiliyorlarsa bu silahlı kuvvetlerin disiplin anlayışına ters bir durumdur. Kabul edilmesi mümkün değildir.
ÖZGÜR ÖZEL'E TEPKİ DURAN KALKAN MI SÖYLEDİ DİYE DÜŞÜNÜRÜM
Bu söylemi başka bir yerde dinlemiş olsam bunu Duran Kalkan mı söyledi diye düşünürüm yani. Bu ağır çok ağır bir dil. Bir siyasetçinin kullanacağı bir dil değil.
15 TEMMUZ
Çok eski bir tarih değil. Kanaltürk olsun, Zaman Gazetesi olsun, Samanyolu TV olsun bunların kapatılmaması için orada gidip açıklamalarda bulunmadılar mı? Onlara destek görüşmeleri ziyaretleri yapmadılar mı? Eğer 15 Temmuz'u açarsak deşersek orada başka şeyleri de konuşmak gerekir. Atatürk üzerinden gidiyorlarsa Atatürk'ün çok güzel bir cevabı var bunlara. Atatürk diyor ki eğer siyaset yapacaksanız üniformanızı çıkarın yapın. Üniforma ile siyaset olmaz."
