Yabancı öğrenciler üzerinden üniversitelerde tehlikeli oyun! Hedef Türkiye

Türkiye'de mülteciler üzerinden başta Arap toplumları olmak üzere yabancıları hedef alan propaganda, çoğu zaman hakaret ve saldırıya dönüşüyor. Saldırılar Türkiye'yi tercih eden yabancı öğrencileri de hedef almış durumda. Son olarak bir üniversitede yabancı öğrenciler diploma törenindeki görüntülerden yola çıkarak, "Türkiye işgal ediliyor" velvelesi koparan paylaşım sosyal medyada büyük bir propagandanın unsuru haline getirildi. Sabah gazetesi yazarlarından Hasan Basri Yalçın, "yabancı karşıtlığının Türkiye karşıtlığı" olduğunu belriterek esasen Türkiye'nin en önemli projelerinden birinin baltalanmaya çalışıldığını vurguladı. Gazetenin bir diğer yazarı Okan Müderrisoğlu da, "Arap öğrencilere düşmanlık" adı altında yürütülen tehlikeli oyuna dikkat çekti.

Giriş Tarihi 15 Ağustos 2023, 08:44 Güncelleme 15 Ağustos 2023, 09:00
Yabancı öğrenciler üzerinden üniversitelerde tehlikeli oyun! Hedef Türkiye

İÇİNDEKİLER

Mülteciler üzerinden işaret fişeği yakılan ve son olarak Arap öğrenciler olmak üzere; Türkiye'de eğitim alan yabancıları hedef alan kirli kampanya tehlikeli boyutlara ulaştı. Sosyal medya yürütülen kirli kampanya yabancı öğrencileri hedef gösteren paylaşımlarla devam ederken, Türkiye'nin önemli eğitim, kültür ve ekonomi projelerinden biri baltalanmak isteniyor.

'İSTİLA EDİLİYORUZ' PROVOKASYONU
Sabah gazetesi yazarlarından Hasan Basri Yalçın, yabancı öğrenci düşmanlığı adı altında Türkiye'nin en önemli projelerinden birinin sekteye uğratyılmak istendiğine vurgu yaptı. Yalçın, sosyal medyadaki dezenformatif paylaşımlara da dikkat çekti.

Yalçın'ın yazısından önemli bölümler şu şekilde:
Türkiye'de yabancı karşıtlığının organik bir tavır olmadığını ve çoğunlukla bazı merkezler tarafından kurgulandığını düşünüyorum. Ülkemizde aslında böyle bir gelenek yok; ama birileri üretmeye çalışıyor.

Son bir örnek üzerinden gidelim. İstanbul'da bir üniversitemizin mezuniyet töreninden görüntüler alınmış. Sadece yabancı öğrencilerin diploma aldığı 10 saniyelik bir kısım paylaşılmış. Altına da "Ülkemiz istila ediliyor" gibi bir başlık atılmış.

Her zaman olduğu gibi bu haberi önce bazı sosyal medya kullanıcıları köpürtmüş, ardından operasyon merkezi haline gelmiş olan bazı gazete ve internet siteleri tarafından yaygınlaştırılmış. Yöntemi görür görmez hedefin ne olduğunu anlayabilirsiniz. Yabancı karşıtlığı kılığında Türkiye'nin son yıllarda atmaya çalıştığı en stratejik adımlardan biri baltalanmak isteniyor.

EN İLKEL DUYGULARDAN BESLENİYOR
Benim de önüme düştü. Baktım, anlamaya çalıştım. Neye itiraz ediliyor? Zira bir öğretim üyesi veya bir Türk vatandaşı olarak ülkeye yabancı öğrenci gelmesini hep kıymetli bulmuşumdur. Bu öğrenciler sınava girer. Kazanırsa parasını verir ve Türkiye'de dört-beş yıllık bir eğitim alır.

Onların ödediği paralar sayesinde ülkeye ciddi bir kaynak girer ve muhtemelen o giren kaynakların büyük oranı Türk öğrencilerin eğitimine burs olarak geri döner. Diplomasını alan öğrenci ülkesine Türkçe öğrenmiş ve Türk arkadaşlar edinmiş olarak döner. Bunda aklı olan için itiraz edilecek bir durum var mı?

Ama yabancı karşıtlığı akıldan değil, nefret gibi en ilkel duygulardan beslendiği için iş başka yerlere varıyor. Haber "istila" olarak veriliyor. Ortadoğu ve Afrika gibi ülkelerden gelen öğrenciler sanki Türkiye'yi istila ediyormuş gibi sunuluyor.

AMERİKAN VE İNGİLİZ MODELİ
Diyelim ki, Suriyeli sığınmacılara karşısınız. Diyelim ki, kaçak göçmenlerin Türkiye'de çalışmasından rahatsız oluyorsunuz. İyi de ücreti karşılığı eğitim alıp ülkesine dönen gençlerden ne istiyorsunuz?

Bilmeyenler için anlatalım. Yabancı öğrencileri çekmek için tüm dünya üniversiteleri çok ciddi bir rekabet içerisindedir. Çünkü bu özellikle gelişmiş ülkelerin önemli bir ihracat kalemidir. Hangi ülkeden geldiğinize bakmazlar. Paranız var mı, ona bakarlar. Genelde sınav bile yapılmaz. Amerikan ve İngiliz üniversiteleri bu anlamda başı çeker. Her yıl milyarlarca dolar kazanır.

Bu öğrencilere eğitim yoluyla o ülkenin kültürü aşılanır. Bu öğrenciler aracılığıyla siyasi, ekonomik hatta istihbari ağlar kurulur. Öğrencilerin kendi ülkelerine döndüklerinde bu ağlar sayesinde ilişkileri geliştirmek hedeflenir. İngiliz üniversiteleri daha çok para kazanmaya, Amerikan üniversiteleri ise genelde insan kaynağına odaklanır.

BİLDİĞİNİZ TÜRKİYE DÜŞMANLIĞI
Dünyada bu kadar yaygınken ve hem kârlı hem de stratejik değeri bu kadar yüksekken Türkiye'de böylesi bir tartışma çıkartılmasını makul bir zihnin kavraması zor. Aslında bunun adı yabancı düşmanlığı değil, bildiğiniz Türkiye düşmanlığı. Bu öğrenciler parasıyla başka ülkelere gider ve Türkiye uluslararası öğrencilerle maddi ve manevi ilişki kurma şansını yitirir. Emin olun, çok ciddi bir pazar var. Ve birçok ülke zaten Türkiye'nin bu piyasaya girmiş olmasından rahatsız.

Onlar da muhtemelen Türkiye'deki bu yabancı karşıtı söylemi kendileri açısından bir propaganda malzemesi yapmak için hazır bekliyor. Ne diyeyim? Allah'ım bizi içimizdeki akılsızlar yüzünden helak etme.

GENÇLERİ HEDEF ALIYORLAR!
Başta 'Arap öğrenciler' olmak üzere 'yabancı öğrencileri' hedef alan kirli kampanyaya dikkat çeken bir başka isim de Okan Müderrisoğlu oldu. Müderrisoğlu sosyal medyada yer alan provokatif paylaşımlara ilişkin çarpıcı eğerlendirmelerde bulundu.

Müderrisoğlu'nun yazısından önemli bölümler:
İşaret edeceğim konu, Türkiye'ye yönelik uluslararası öğrenci trafiği ve bu öğrencilere yönelik tırmandırılmaya çalışılan tepkisellikle ilgili.

Uzun aradan sonra hakiki manada yüz yüze eğitimin başlayacağı üniversitelerde gençleri hareketlendirmeyi amaçlayan ve sosyal medya üzerinden altyapısı kurulan muhtelif kampanyalar söz konusu.

Dün, Türkiye Maarif Vakfı Başkanı Birol Akgün, Ankara büromuzu ziyaret etti. Hoca, birbirinden değerli kitaplarla gelmişti. Bunlardan biri de Altınbaş Üniversitesi yayınlarından çıkan "50 Soruda Eğitimin Uluslararasılaşması ve Türkiye" başlıklı eserdi.

TÜRKİYE KARŞITI KAMPANYA
Birol Hoca ile eğitime dair sohbetimiz sırasında telefonum çaldı. Arayan, Prof. Dr. Çağrı Erhan'dı. 20 üniversitenin rektörü ile Kahire'de eğitim fuarında bulunduklarını söyledi ve Arap öğrenci ailelerinden gelen yakınmaları aktardı.

Ama bundan önce...

Üniversitesinin mezuniyet töreninden bir kesitin sosyal medyadan servise konulduğunu, sadece Arap ülkelerinden gelen öğrencilerin görüntülerinin paylaşıldığını ve "İşte Arap işgali" etiketi ile yayıldığını anlattı. Bu videonun altına; ırkçı, yabancı düşmanlığı içeren yorumlar yapıldığını ve bu ifadelerin tercüme ettirilerek Arap ülkelerinde Türkiye karşıtı kampanya için kullanıldığını belirtti!

HEDEF 2 MİLYAR DOLAR
Dünya genelinde 6 milyon öğrenci yükseköğrenimine bir başka ülkede devam ediyor. Bu öğrencilerin yüzde 20'si ABD'yi, yüzde 10'u İngiltere'yi, yüzde 9'luk dilimleri Kanada ile Çin'i, yüzde 8'i ise Avustralya'yı tercih ediyor.

Bu pastadan Türkiye'nin aldığı pay, 300 bin civarında öğrenci... Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın üniversitelere gösterdiği hedef ise 2030'a kadar en az 500 bin öğrenci ve 2 milyar dolardan az olmayan uluslararası eğitim geliri!

"NASIL GÖNDERELİM?"
Elbette, global rekabetin yaşandığı uluslararası öğrenci pastası için bilhassa Türkiye'ye yönelik "bel altı vuruşlar" da az değil. Ülkemize gelen öğrencilerin ezici çoğunluğunu çevre ülkeler ile gönül coğrafyamızdan gelenlerin oluşturduğu bir gerçek. Gel gör ki... Suriyeli sığınmacıları bahane eden Arap karşıtlığı içerikli sinsi bir faaliyet, üniversite okumak için yurdumuzda bulunan gençleri caydırıyor. Öyle ki... Kahire'den izlenimlerini yansıtan Prof. Erhan, ailelerin şu sorusunu gündeme getirdi:

"Türkiye'de, Arap düşmanlığı varmış. Çocuklarımızı nasıl gönderelim?"

TÜRKİYE BU TÜR OYUNLARI BOZACAK
Bakınız, bu nokta çok önemli. Türkiye'yi, Müslüman kimliği ve güvenliği ile yaşanabilir, eğitimdeki atılımı ile seçilebilir bulan Arap ailelerin gözü korkutulmakta! Hiç kuşkunuz olmasın... Arapları, toptancı yaklaşımla mercek altına alıp, ötekileştiren sakat zihniyet, üniversiteler yeni eğitim dönemine başladığında gençler arasında sürtüşmeyi tetiklemekten ve münferit olayları abartmaktan da geri durmayacaktır!

Türkiye, sağduyusu ile bu tür oyunları bozacak birikime sahiptir. Fakat uyanık olması da zorunludur!

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN