AĞZINDAKİ BAKLAYI ÇIKARSIN
Kızıldereliler soykırıma uğramışlardır. Kılıçdaroğlu mertse, gözü kesiyorsa, ağzında çıkmış baklayı çıkarsın da görelim. Kimlerin hesabına çalıştığını söylesin. Türk milleti kimden, neden özür dileyecek? Suçu nedir ki özür dileyecek? Nedir senin meselen? Söyle de bilelim. Kılıçdaroğlu önüne koyulan zillet faturasını taksit taksit ödemesi için tehdit edilmektedir. Kılıçdaroğlu derhal özür dilemelidir. Aksi halde tarihimize kirli demesinin ağır sonuçlarına katlanmak zorunda kalacaktır.
Çanakkale deyince gözleri yaşarmayan kim varsa onlara dikkat edeceğiz, onlara karşı dikkatli olacağız. Çünkü onlar bizden değildir, esasen ve manen milletimize ait olmayanlardır.
Tarih boyunca vatan ve millet sevdasıyla şehit düşmüş ecdadımıza Allah'tan rahmet diliyorum.
RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI
Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın 20. günündeyiz. Silahlı çatışmalar yoğunluk kazanmaktadır. Sivil can kayıpları, bombalanan şehirler maalesef vicdanımızı sızlatmaktadır. Barışın dışında ikinci bir seçenek yoktur. Uluslararası toplum sorumlu ve hassas hareket etmek mecburiyetindedir. 2 ülke arasındaki çatışmaları provoke etmenin, Karadeniz'in kuzeyinde yeni bir Suriye ortaya çıkarmanın kimseye faydası olmayacaktır. Tutumumuz ilkesel, tarafımız barıştır. Türkiye'yi Rusya'ya karşı yaptırımlara zorlayan Batılı ülkeler samimi ve dürüst değildir.
Bizden talep edilen ne varsa orantısızdır. Bazı siyasi partilerin Rusya'ya ağır yaptırım uygulanmasını istemeleri, başkalarının ajandalarıyla hareket ettiklerinin tespitidir.
"TÜRKİYE'NİN RUSYA-UKRAYNA POLİTİKASI DENGELİDİR, KİMSE EZBERE KONUŞMASIN"
Taşeron siyasetçilerin Türkiye sevgileri yalnızca laftadır. Dış politikada duygusallık, sabit fikirlilik, manevrasızlık, dolduruşa gelmek, çok tehlikeli kırılmalara yol açacaktır. Türkiye'nin Rusya-Ukrayna politikası dengelidir, kimse ezbere konuşmasın. Kimse gelişmelere yabancı başkentlerin merceğinden bakmaya kalkışmasın. Ayıptır, yazıktır, günahtır.
Türkiye barışın müdafisidir. Haksız bir savaş cinayettir, çıkmaz sokaktır. Rusya-Ukrayna savaşı uluslararası düzenin defolarını iyice gözler önüne sermiştir. 2. Dünya Savaşı sonrası kurulan nizam her yerinden yara almıştır. BM teşkilatı kanın durması konusunda hiçbir şey yapamamıştır. BM Güvenlik Konseyi dünyayı tıkamıştır. Uluslararası toplumun ikiyüzlülüğü iyice açığa çıkmıştır. 2022 yılında ölmek istemiyorum diyen Ukraynalı kız çocuğunu herkes duydu da 2014 yılında Suriye'de ağır yaralanan 3 yaşındaki evladın 'Sizi Allah'a şikayet edeceğim' yakarışını kimse duymadı, duyamadı, duymak bile istemedi. İnsafsız, adaletsiz çelişkinin izahını bize kim yapabilecektir.
Mevcut küresel düzenle ahlaki hesaplaşma yapılmadan, huzurlu ve güvenli dünyanın ihyası sadece hayaldir. Uyuklayan bir bakışla, sanal korkular üreterek, mazlumların hayatları üzerinde küresel hakimiyet çabaları yürütmek zulümdür. Biz susmayacağız, zalime zalim demeyi kahramanca sürdüreceğiz.
Türkiye, Rusya ve Ukrayna arasında barışın canlanabilmesi için olağanüstü bir çaba göstermektedir. Türkiye bölgede ve küresel platformda öne çıkmaktadır. Doğrudan iki ülkeyle konuşabilen Türkiye herkesin dikkat ve ilgisini çekmektedir.
KUTUP YILDIZI GİBİ PARLAMAKTADIR
Türkiye aktif diplomasiyle dünya gündemindedir, hatta kutup yıldızı gibi parlamaktadır. 10 Mart 2022 tarihinde Antalya'da yapılan tarihi buluşma ilk kez dışişleri bakanlarının bir araya gelmesine zemin teşkil etmiştir. Antalya'da kurulan masa, umudun masasıdır. Bu masa yuvarlak falan değildir, bu masada zillet değil iki ülkenin barışı ele alınmıştır. Antalya Zirvesi beklediğimiz barış sürecinin ilk basamağı olacaktır.
Bazı köşe yazarlarının Antalya'dan bir şey çıkmadı değerlendirmeleri ağrıyan karnılarının hazım sorunu yaşadığını göstermiştir. Bir kez olsun ülkenizle gurur duyun, korkmayın ne AK Partili olursunuz ne de MHP'li olabilirsiniz. Yalnızca insan olursunuz, yalnızca Türk milletinin ferdi olduğunuzu ispat edersiniz. Bu tipler ya hastadır, dolayısıyla tedavi altına alınmalıdır. Ya da vatan hainidir, gereği derhal yapılmalıdır.
KILIÇDAROĞLU'NA SERT SÖZLER
Kılıçdaroğlu'nun 9 Mart günü Diyarbakır'a gitmesi, es geçilecek görmezden gelinecek bir alçalma hali değildir. Kılıçdaroğlu'na 3 soru sordum. Bizim bir mesajımızı alıntılayarak emojiyle cevap vermiş. Ne demekse bu emoji? Sayın Kılıçdaroğlu emojiyi bırak, ergenler gibi davranmayı bırak. Emelin ne, onu söyle. Sözde Kürt sorununu tanıdığını açıkladın. Bir soru daha soruyorum; Diyarbakır'da PKK'lı teröristlerle görüştün mü? Şehitlerimize bir Fatiha okumayı hiç düşündün mü? Sorularım açıktır. Süren kısıtlıdır, şunu da bil ki sükut istikrardan gelir. Sorularıma cevap vermediğin zaman hepsine evet dedin kabul edilecektir. Emoji de seni kurtaramaz. Kılıçdaroğlu, Diyarbakır Anneleri'nin yanına gitmeyi cesaret edemedi. Korku dağları sarmış, Kılıçdaroğlu analardan kaçmıştır. Tek kelime edebildin mi? Yapamazsın çünkü bugünkü CHP, HDP'nin kostüm giymiş halidir. Bugünkü CHP, Aziz Atatürk'e ihanet etmiş, geçmişine sünger çekmiştir.
Sayın Kılıçdaroğlu, Türkiye dünyada parmakla gösterilirken senin Diyarbakır'da sözlerine ne diyelim. Ülkemizde zaten barış vardır, bunu herkes görürken sadece Türkiye muhalifleri görmekten uzaktır. Kılıçdaroğlu yine yan yattın, yine ters köşedesin. Kürt sorununu çözecekmiş; Türkiye'de var olan terör sorunudur. Sorarım sana Öcalan canisini de serbest bırakacak mısın? Bunları nasıl yapacaksın, hakim değilsin, savcı değilsin. Senin adalete bakışın böyle midir? Kılıçdaroğlu dengeyi kaybetmiş, kayışı koparmıştır. Bu zillet ittifakının dümeni kırıktır, pusulası bozuktur, seyir defteri yırtıktır. Türkiye zillete teslim edilemez.
SEÇİM KANUNU
AK Parti ve MHP'nin değerli temsilcileri tarafından hazırlanan seçim kanunu, siyasi partiler kanun teklifimiz TBMM'ye dün sunulmuştur. Bu teklifimizin kısa süre içinde görüşülerek kabul edeceğini umuyorum.