Yenilenen AKM'nin (Atatürk Kültür Merkezi) açılışına günler kala duyurdu: Gençlere özel stüdyo!

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda açılması planlanan Atatürk Kültür Merkezi'nin inşaat çalışmalarında son aşamaya gelindi. Açılışına sayılı günler akalan AKM'de artık son rötuşlar yapılırken Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, "Çocuklarımıza küçük yaştan sanatı sevdirmek için sanat merkezi var, yine gençlerimize özel kayıt stüdyomuz var. Kültür sanat anlamında uzmanlaşmış bir ihtisas kütüphanesi var. 24 saat yaşayan bir kültür sanat yurdu diyebiliriz." dedi.

Giriş Tarihi 11 Ekim 2021, 09:46 Güncelleme 11 Ekim 2021, 10:14
Yenilenen AKM’nin Atatürk Kültür Merkezi açılışına günler kala duyurdu: Gençlere özel stüdyo!

İÇİNDEKİLER

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda açılması planlanan Atatürk Kültür Merkezi'nin inşaat çalışmalarında son aşamaya gelindi. Açılışına sayılı günler akalan AKM'de artık son rötuşlar yapılıyor.


Başkan Recep Tayyip Erdoğan tarafından 10 Şubat 2019'da temeli atılan Atatürk Kültür Merkezi'nde AKM tabelasının da asılmasıyla birlikte son aşamaya gelindi. Çalışmalar hızla sürerken yaklaşık üç yıldır inşaatı devam eden AKM'de artık son rötuşlar yapılıyor. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda açılması planlanan AKM'nin kaldırım ve yol düzenleme çalışmaları sürüyor. Hummalı çalışmaların devam ettiği Atatürk Kültür Merkezi, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda açılacak.

Görkemli açılış öncesi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, yenilenen AKM ve Kız Kulesi'ndeki restorasyon çalışmalarına kadar pek çok konuda Sabah'a önemli açıklamalarda bulundu.

İlk defa 1969 yılında dünyanın dördüncü büyük sanat merkezi olarak hizmete giren AKM Türkiye'de de Cumhuriyet dönemi simge yapılarından biri. Uzun dönemdir faaliyette değildi; şimdi yeniden sanat dünyasına ve halka kazandırılıyor… Yenilenmiş AKM'den bahsedebilir misiniz biraz?

İstanbul için, Türkiye için çok önemli bir yeri var AKM'nin. Açıkçası biz özgün görünümünü referans alarak bir proje geliştirdik, dünya ile karşılaştırdığımızda da sayılı birkaç yapıdan biri oldu… 2034 kişilik opera bale ve diğer konserlerin verileceği bir salon var, hemen yanında hem tiyatro hem güzel sanatlar için kullanılabilecek 805 kişilik ikinci bir salon var, 450 m2 bir galeri var ve yine içinde 900m2'lik çok amaçlı salon var, müzik platformu var, çocuklarımıza küçük yaştan sanatı sevdirmek için sanat merkezi var, yine gençlerimize özel kayıt stüdyomuz var.

Kültür sanat anlamında uzmanlaşmış bir ihtisas kütüphanesi var. 24 saat yaşayan bir kültür sanat yurdu diyebiliriz. Beyoğlu kültür projesinin ana unsurlarından biri haline getirdik. 29 ekimde açılışı yapıldıktan sonra da Beyoğlu kültür yolu festivalleri ile taçlandıracağız ve burayı yaşayan bir cazibe merkezi hailine getireceğiz. Hem İstanbullular için hem de tüm ziyaretçileri için güzel bir eser oldu diye düşünüyorum.


Geçtiğimiz günlerde Kız Kulesinin restorasyon çalışmalarını başlatan tanıtım gününde bir araya geldik… Kız Kulesi ''Anıt Eser'' kimliğine kavuşturulacak… İstanbul özelinde restorasyon çalışmaları hız kazandı bunun geri dönüşü turizm açısından nasıl oldu?

Bir ülkenin tarihi değerleri, arkeolojik eserleri, tescilli yapıları, kültür varlıkları o ülkenin turizm konusunda rekabet derecesini belirleyen en etkili unsurlardan biridir. Bu varlıklarınızı ne kadar ön plana çıkarıp farkındalığını dünya geneline yayarsanız o kadar rakiplerinizden ayrışıyorsunuz… Misal Galata Kulesi işlev olarak doğru kullanılmıyordu; biz yeme içme konusundan orayı ayrıştırdık müze haline getirdik ve ziyaret sayısı tamamıyla on kat arttı. Şu anda Topkapı Sarayı ile en çok ziyaretçi alan müzelerimizden biri. Kız Kulesini de ''Anıt Eser'' kimliğine kavuşturmak için uzman hocalar ve mimarlar ile çalışıyoruz. Kız Kulesi'nde durarak İstanbul'u farklı noktalardan fotoğraflayabiliyorsunuz ve dünyada en çok fotoğraflanan yapılardan biri Kız Kulesi .. İstanbul için bir değer İstanbul da bu değerini en etkili şekilde kullanacak inşallah.


Restorasyon çalışmalarında önceliğiniz, dikkat ettiğiniz hususlar neler oluyor?
Restorasyon çok meşakkatli bir süreç en önemli şey projelendirme. Projelendirme derken restorasyon, rölöve ve restitüsyon sürecinin hazırlanmasını kast ediyorum. Sonra bu hazırlanan projenin görsel ve yazılı dokümanlar ile desteklenmesi gerekiyor… İkinci etapta da sit alanı bazında koruma planları oluşturmanız gerekiyor. Bunları sağladığınız zaman çok yol kat etmiş oluyorsunuz ama tabii bunları sağlamak yetmiyor bir yasal alt yapıya da ihtiyaç var. Osmanlı döneminin sonuna doğru ilk yasal düzenlenme yapılmış, Cumhuriyet tarihinde de 1983 tarihinde 2863 sayılı kültürel ve tabi varlıklar koruma yasamız devreye girmiş ve gerekli alt yapı oluşturulmuş aslında. Uygulama sırasında denetimler yapılıyor, bittikten sonra da projeye ve eserin özüne ne kadar sadık kalındığında dair de denetimler yapılıyor…


Yaz sezonunu da geride bıraktık… Nasıl geçti Turizm açısından sizce?
En büyük sıkıntı pandemi… Sizin ülke olarak başarılı olmanız bu konuda yetmiyor, size misafir sağlayan ülkelerin de aynı konumda olması gerekiyor. Koşullar her zaman size bağlı olmuyor her geçen gün şartlar değişiyor. Aşının bulunması ile bir yol alındı ama aşılanmanın da yaygınlaşması çok önemli. Biliyorsunuz sezona girerken 25 milyon turist 20 milyar dolar bir gelir hedefi açıklamıştık, eylül sonu itibari ile 20.5 milyondan fazla turist 16 milyar dolardan fazla gelir hedefine ulaştık; bize gelen sınır verilerine bakarak bu rakamları yakalayacağımızı söylüyorum... Muhtemelen kasım, aralık gibi de hedefimizi aşmış oluruz.


''TURİZM GELİŞTİRME AJANSI SAYESİNDE DÜNYADA EN YOĞUN VE EN ETKİLİ REKLAM YAPAN ÜLKEYİZ.'
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın İstanbul tanıtım videosunu ben çok beğendim. Eleştiriler aldı ama yenilikçi tavrı bile taktir edilmeye değer. Fikir kimden çıktı?

Tanıtımın kamuyla yapılmasını doğru bulmuyorum biz de bu amaçla bir turizm geliştirme ajansı kurduk; turizm geliştirme ajansı birçok ajansla birlikte çalışıp fikirleri ortada topluyor, bu fikirler değerlendiriliyor… İstanbul tanıtım filmi dediniz güzel bir cümle kullandınız; tanıtıma dikkat çekmek istiyorum … Dünya genelinde yayınladığımız filmler içinde en yoğun izlenme oranı alan iki filmden biri oldu bu film… Yabancı ziyaretçilerimizin tamamı tarafından da izlenip, beğenilmiş yani sizinle aynı fikirdeler… Turizm geliştirme ajansı sayesinde dünyada en yoğun ve en etkili reklam yapan ülkeyiz. Yıl sonunda rakamlar açıklandığında da rakip ülkelerle kıyasımızı göreceğiz. ''Göbekli Tepe tek değil onun gibi 11 tane daha tepe tespit ettik, arkeolojik çalışmaları başlattık; tepelerin sayısı 12 ile de sınırlı kalmayacak gibi görünüyor... Mısır için piramitler neyse Urfa'da bulunan Taş Tepeler aynı anlama gelecek…''

Türkiye genelinde tek bir yerde tatile çıkma hakkınız olsa ya da tek bir müzeyi gezme şansınız olsa nereye gitmek isterdiniz?
Türkiye coğrafyasına ve Türkiye varlıklarına baktığımız zaman çok acımasız bir soru oluyor bu… Tekilleştirmek çok zor. Dört mevsim farklı coğrafyaları yaşayabileceğimiz bir hazine Türkiye, kıymetini ne kadar çok bilirsek o kadar iyi. Son zamanlarda iki tane uluslararası ödül almış müzemiz var biliyorsunuz, Troya Müzesi… Benden çok dünya tarafından tescillendiği için de burayı söylüyorum. En iyi müze ödülünü aldı Avrupa'da, ama ben geçen haftalarda bir lansman yaptım Urfa'da Taş Tepeler adı altında. Göbekli Tepe tek değil onun gibi 11 tane daha tepe tespit ettik, büyük arkeolojik çalışmaları başlattık tepelerin sayısı 12 ile de sınırlı kalmayacak gibi görünüyor... Hedefimiz dünyada buradaki farkındalığı en iyi şekilde yaratmak, dünya basınından da çok büyük ilgi oldu ve dünyada birçok üniversite ile birlikte hareket ediyoruz. Sekiz ayrı ülkeden on iki tane yabancı kuruluş projeye dahil oldu… Birçoğu da dahil olmak istiyor, biz de dahil olmak isteyen herkesi kabul ediyoruz çünkü bu Türkiye'de şimdiye kadar yapılmış en büyük arkeoloji projesi… Mısır için piramitler neyse Urfa'da bulunan Taş Tepeler aynı anlama gelecek… Bu bağlamda da favori müzeniz neresi olur derseniz Urfa Arkeoloji Müzesi diyebilirim.


Bölgelerden bakarsak da şu sıralar Çeşme bölgesi benim ilgimi çok çekiyor, biz orası ile ilgili bir dünya projesi geliştiriyoruz; oradaki halk ile de çok içli dışlı olduk bunun da etkisi var tabii. Bölgenin geçmişine de, gastrolojik yapısına da çok hakimim o açıdan benim için çok cazip geliyor… Ama benim için Türkiye'yi tek bir bölge ya da müze ile sınırlandırmak çok acımasızca bir soru oldu gerçekten.

''MURAT KARAHAN BENİM ŞU ANDA FAVORİ SANATÇILARIMDAN, OPERA KONUSUNDA DÜNYADAKİ SAYILI TENORLERİMİZDEN.''
Kültür ve Turizm Bakanı olarak gerçekten çok aktifsiniz, hep sanatla iç içe organizasyonlarda oluyorsunuz… Peki sizin çok sevdiğiniz bir sanatçı var mı?

Türkiye'nin çok değerli sanatçıları var… Bakanlıkta genel müdür olarak görev yapan Murat Karahan benim şu anda favori sanatçılarımdan. Neden onu söylediğimi soracak olursanız yurt dışında da kitlesini sağlamış, çok sıkı takip ediliyor, ödüller alıyor ve opera konusunda dünyadaki sayılı tenorlerimizden biri, bu tarz sanatsal markaları bizim çıkarmamız ve desteklememiz gerekiyor…

Son zamanlarda milli duygularımızı perçinleyen yapımların arttığını gözlemliyorum… Geçtiğimiz günlerde Akif filmi vizyona girdi, şimdi de Diyarbakırlı annelerin orada yaşadığı dramı ve direnişi konu alan bir film yapılıyor… Bu ve benzeri yapımları özellikle Z kuşağını bilinçlendirmek ve doğru yönlendirmek adına çok değerli görüyorum çünkü bizim geleceğimiz onlar… Siz bu konuda ne söylemek istersiniz?
İlgi var, talep var… Bu tarz prodüksiyonları bizim destekleyip kalitesinin en üst seviyede olmasını sağlamamız gerekiyor çünkü bu konuların geniş kitlelere ulaşıp, mesajı iletmek istediğimiz kuşaklar tarafından da izlenirliğini sağlamamız lazım. O zaman başarı sağlamış oluruz. Sadece çok iyi bir konuya değinmek yetmiyor, biz de o yüzden bakanlık olarak üzerimize düşeni yapıp bu tarz projeleri destekliyoruz… En kaliteli şekilde, en yüksek teknolojiler ile yapılmasında elimizden gelen desteği vermeye hazırız.

Eşiniz de hep sizinle… Kendisini tanıma fırsatı yakalamadım ama gözlemlediğim kadarıyla tam bir Cumhuriyet kadını, bu anlamda çok beğendiğim bir isim. Sizi de çoğu zaman yalnız bırakmıyor… Bu durum her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır sözünü hatırlatıyor bana, böyle söyleyebilir miyiz?
Evlenmeden önceki ve sonraki hayatım gerçekten çok farklı. Hayata bakışım, yaşam tarzım çok değişti ve birçok alanda da bunun katkılarını gördüm, evet söylediğinizi ben de söyleyebilirim…
''Go Türkiye sitemizi devreye aldık, dünyada en fazla ziyaretçi alan turistik platform oldu. Vatandaşlara vakit bulabilirlerse ziyaret etmelerini tavsiye ederim. Bir ülkede ne aranırsa bu platformda var.''

Go Türkiye sitesi de devreye girdi… Gastronomiye, spora, kamp yapmaya, sanata, festivallere dair her şey var sitede. Hem yerli hem de yabancı turistlere hitap eden bir mecra olmuş. Hatta Türkiye'de nerelerde düğün yapılabilir seçeneği bile var çok eğlenceli görünüyor…
Türkiye'nin her yeri bir değer… 81 vilayete de biz bunu yaymaya çalışıyoruz. Go Türkiye diye sitemizi devreye aldık, dünyada en fazla ziyaretçi alan turistik platform oldu. Dokuz dilde yayın yapıyor Türkçe de bunlardan biri. Vatandaşlar vakit bulabilirlerse ziyaret etsinler içi dolu dolu bir site, gez gez bitmez… Seyahat planlamanızı bu platform üzerinden yapabilirsiniz. Eminim gördükçe daha fazla vakit geçirmek isteyeceksiniz. Söylediğiniz gibi bir şehirde, bir ülkede ne arıyorsanız içinde var sitenin…

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN