Suriye'nin Haseki vilayetinde ikamet eden Basil El Alevi, terör örgütünün Suriye'deki yapılanması PYD-YPG'nin Kobani'deki mevzilerinde elinde uzun namlulu silahla nöbet tuttuğu, örgütsel faaliyetlere katıldığı, örgüt kıyafetleriyle DEAŞ'a karşı savaştıktan bir süre sonra mülteci kılığında gizlice Türkiye'ye giriş yaptığı tespit edildi. Adım adım izlenen Basil El Alevi'nin terörist olduğu ve mülteci gibi sivil kıyafetlerle Diyarbakır'ın Bismil İlçesine gelerek burada yaşamaya başladığına dair bilgiler istihbarat birimlerince anlık olarak polisle paylaşıldı. Bunun üzerine harekete geçen ekipler terörist Basil El Alevi'yi kıskıvrak yakaladı. Sorgusunun ardından tutuklanarak cezaevine gönderilen Basil El Alevi hakkında Diyarbakır Başsavcılığınca 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. İddianamede, teröristin Suriye'deki YPG saflarında faaliyet yürüttüğüne dair istihbari bilgiler üzerine ele geçirilen dijital materyaller üzerinde yapılan incelemede teröristin elinde kalaşnikof tüfekle Suriye'de terör örgütü kamplarında ve mevzilerinde fotoğraflarının tespit edildiği kaydedildi. İddianamede teröristin ifadelerine de yer verildi.
DEAŞ'A KARŞI SAVAŞMAM İÇİN BENİ KAÇIRDILAR
Terörist, "Suriye Haseki'de yaşıyordum. Suriye polisi kimliğim olmadığı için beni yakaladı. Ellerinden kaçıp amcamın evine sığındım. YPG'liler gelip beni buradan alıp cezaevine koydular. Buradan da firar edip evime döndüm. Tarlada çalışırken ikinci kez beni alıkoydular. Gözlerimi bağladıktan sonra Rakka'da bir eve götürüldüm. DEAŞ'a karşı savaşmak için zorla adam topluyorlardı. Örgüt mevzilerinde nöbet tuttum. Ama bir yolunu bulup kaçtıktan sonra kaçakçıların da yardımıyla Mardin'den Türkiye'ye giriş yaptım. Bismil'e gelip inşaat işlerinde çalışmaya başladım" dedi.
İŞGALCİ BİR TERÖR ÖRGÜTÜDÜR
İddianamede, PYD-YPG'nin Suriye'deki iç savaştan istifade ederek varlığını güçlendirmeye çalışan bir terör örgütü olduğu, ülkenin kuzeyinde işgal ettiği toprakları kantonlarla birleştirip özerk bölge oluşturma gayreti içinde olduğu ifade edildi. Terör örgütünün, hem Türkiye'nin hem de Suriye'nin toprak bütünlüğüne halel getirme tehdidi oluşturduğu kaydedilen iddianamede, YPG'li teröristlerin Türkiye içerisinde de kanlı saldırılar gerçekleştirme girişimlerinin aynı zamanda bu örgütün PKK'nın Suriye uzantısı olduğunun açık delili olduğu vurgulandı. Suriye'de faaliyet gösteren PYD'nin, PKK'nın Suriye ülkesinde faaliyet gösteren türdeşi olup KCK başlığı altında 4 ülkede faaliyet gösteren 4 alt örgütlenmeden biri olduğu belirtildi.
Yargıtay 16. Ceza Dairesinin yerleşik uygulaması ile Suriye'de PKK'nın bir kolu olan PYD-YPG'nin ülkemizin birliğini ve bütünlüğü bozmak amacıyla gerçekleştirdiği cebir şiddet içeren eylemleri ve vatandaşlarımızın can güvenliğini ihlal ettiği nazara alındığında silahlı terör örgütü olduğuna dikkat çekildi. Sanığın da bu örgütün mevzilerinde silahlı nöbet tutmuş olması ve örgüt içerisindeki hiyerarşik yapıya dâhil olması nedeniyle 15 yıl hapisle cezalandırılması istendi.
Sabah/ Özgür Cebe
