Muharrem ayı ne zaman başlıyor? 2020 Aşure ayı tarihi! Aşure günü ne zaman?

Muharrem ayı ve Aşure ayı için geri sayım devam ediyor. Milyonlarca vatandaş önemli günlerin tarihlerini öğrenmek için araştırmalarını sürdürüyor. Muharrem ayı, Allah'ın rahmetine mazhar olmuş müstesna bir zaman dilimidir. Muharrem ayının 10. günü Aşure günü olarak idrak edilir. Aşure, birlik ve beraberliğin, paylaşma ve dayanışmanın simgesidir. Peki, Muharrem ayı ne zaman başlıyor? Aşure günü ne zaman? İşte 2020 Aşure ayı tarihi

Giriş Tarihi 12 Ağustos 2020, 16:19 Güncelleme 13 Ağustos 2020, 16:23
Muharrem ayı ne zaman başlıyor? 2020 Aşure ayı tarihi! Aşure günü ne zaman?

İÇİNDEKİLER

Muharrem ayı, Kur'ân-ı Kerim'de kıymet verilen dört aydan birisidir. Ağustos ayının ortalarına yaklaştığımız şu günlerde "Muharrem ayı ne zaman başlıyor?" merakla araştırılan sorular arasında yer alıyor. Aşure günü için hazırlıklara başlayan vatandaşlar Aşure ayı ne zaman, hangi gün sorusuyla ilgili bilgi sahibi olmak istiyor. Peki, Muharrem ayı ne zaman başlayacak? İşte 2020 Aşure ayı tarihi...

AŞURE AYI NE ZAMAN, HANGİ GÜN?

Aşure (aşura), kamerî takvime göre muharrem ayının onuncu günüdür. Bu günde tutulması tavsiye edilen oruca "aşure orucu" denir. Dini günler takviminde yer alan bilgilere göre, 2020 yılında Aşure Günü 29 Ağustos Cumartesi günü idrak edilecek.

Muharrem ayı 20 Ağustos 2020 Perşembe günü idrak edilmeye başlanacak.

AŞURE GÜNÜNDE NE OLMUŞTUR?

Sağlam belgelere dayanmamakla birlikte aşure gününde gerçekleştiğine inanılan birtakım olaylar bulunur. Hz. Musa ve İsrailoğulları'nın Firavun'un zulmünden kurtulmaları, Hz. Nuh'un gemisinin Cudi dağına oturması, Hz. Âdem'in tövbesinin kabul edilmesi, Hz. Yûnus'un balığın karnından çıkarılması, Hz. Mûsâ'nın ve Hz. Îsâ'nın doğumları, inanışa göre aşûre gününde gerçekleşmiştir. Hz. Peygamber, "Biz Mûsâ'ya sizden daha lâyıkız" diyerek Yahudilerin aşure günü tuttukları orucu, bir gün öncesi veya sonrasıyla tutmayı tavsiye etmiştir.

Hz. Hüseyin'in Kerbelâ'da şehit edilmesi de muharremin onuncu günü gerçekleştiği için, aşûre günü aynı zamanda, İslâm tarihinde son derece acı, acıklı ve üzücü bir olayı hatırlatma özelliği de taşır.

KÜLTÜRÜMÜZDE AŞURE GELENEĞİ NASILDIR?

Kültürümüzdeki muharrem ayında ve özellikle bu ayın onuncu gününden itibaren "aşure" adı verilen bir tatlı pişirilerek dağıtılması geleneği, hayır işlemek ve gönül almak için güzel bir vesile olagelmiştir.

Bu tür uygulamalarda, -dinde bir dayanağı bulunmadığı sürece- bir matem veya kutlama niyeti ve şeklinin bulunmamasına dikkat edilmeli; İslamiyet'in daima teşvik edegeldiği hayır ve hasenat işlemek için, dinde oruç tutulması tavsiye edilen böyle bir günü iyi vesile sayma niyetinin dışına çıkılmamalıdır.

AŞURE GÜNÜ ORUÇ TUTULUR MU?

Tüm Sâmî dinlerde özel bir yere sahip görünen aşûre günü, Câhiliye Araplarınca da önemli sayılmıştır. Hatta Resûl-i Ekrem'in de peygamberlik öncesi ve sonrası dönemde bir süre bu günde oruç tuttuğuna dair rivayetlere de rastlanır. Medine döneminde bu orucu Müslümanlara tavsiye ettiği bilinen bir husustur (Buhârî, "Savm", 69; Müslim, "Sıyâm", 134; Tirmizî, "Savm", 50; Müsned, VI, 29-30).

Sağlam belgelere dayanmamakla birlikte bugünde gerçekleştiğine inanılan birtakım olaylar bulunmaktadır. Hz. Mûsâ ve İsrâiloğulları'nın Firavun'un zulmünden kurtulmaları, Hz. Nûh'un gemisinin Cudi dağına oturması, Hz. Âdem'in tövbesinin kabul edilmesi, Hz. Yûnus'un balığın karnından çıkarılması, Hz. Mûsâ'nın ve Hz. Îsâ'nın doğumları, inanışa göre aşûre gününde gerçekleşmiştir. Hz. Peygamber, "Biz Mûsâ'ya sizden daha lâyıkız" (Müslim, "Sıyâm", 202; İbn Mâce, "Sıyâm", 31) diyerek Yahudilerin aşûre günü tuttukları orucu, bir gün öncesi veya sonrasıyla tutmayı tavsiye etmiştir.