Emekli Tuğamiral Nadir Hakan Eraydın'ın tedavisini üstlenen İstinye Üniversite Hastanesi Medical Park Gaziosmanpaşa'dan İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Tarık Akber ise virüs ile ilgili uyarılarda bulunarak, "Hâlâ toplum olarak durumun ciddiyetinin tam farkında değiliz. Hem sanki sadece bir tek biz sağlıklı, etrafımızdaki herkes hastaymış gibi davranarak tedbir almalıyız hem de sadece biz hastaymışız, kalan herkes sağlıklıymış gibi diğer insanları korumalıyız" şeklinde konuştu.
"41 DERECE ATEŞLE YATMADAN 2 GÜN ÖNCE 15 KİLOMETRE KOŞTUM"
Hastalık sürecini anlatan Tuğamiral Eraydın, virüs nedeniyle hastaneye başvurmadan 2 gün önce spor salonunda 15 kilometre hızlı tempoda koşu yaptığını anlattı ve şunları söyledi: "Ben hayatım boyunca sağlıklı beslenen, spor yapan ve hiç sigara içmemiş biriyim. Hatta doktora başvurmadan 2 gün önce spor salonunda 15 kilometre koştum. 3 Mart'ta virüsü aldık ve 7 Mart'ta 41 derece ateş ile ilk belirtileri yaşadım."
"Büyük bir titreme ve üşüme ile uyandım. Eşime, kızlarıma hissettirmeden kendimi biraz geriye çektim ve onlarla özellikle nefes mesafesinde olmamaya dikkat ettim. Ateş düşürücülerle kendime geldim. Toplam 28 gün hastanede geçirdim. Tam 22 gün tedavi altında kaldım. Şunu söylemem gerekiyor, biz 5 arkadaş 15 dakika içinde çok kolay bir şekilde Ümraniye'deki bir tekstil atölyesinde bu virüse yakalandık. 2 arkadaşımız evde hafif atlattılar. Ben dahil 3 kişi ise hastanelik oldu. Bizler 57-58 yaşlarında sağlıklı yaşam biçimini benimsemiş emekli askerleriz. Kendimizi ve bağışıklık sistemimizi güçlü bilirdik ama bu illetin ne kadar kolay bulaşıcı olduğunu gördük. Bizim meydan okumamıza karşı bu virüsün neler yapabileceğini çok yakından gördük. Dolayısıyla bu konuda hakikaten yanıldığımızı söylemem lazım. Çok agresif bir virüs ile mücadele ettim. Beni en çok hırpalayan ise yüksek ateş oldu. O süreçte halüsinasyonlar bile gördüm."