Ekim ayında af yasası çıkacak mı? Ceza indirimi nasıl olacak? İşte af yasası son dakika gelişmeleri

Eylül ayının ortalarına geldiğimiz şu günlerde af yasasındaki son gelişmeler mahkum yakınlarının gündeminde bulunuyor. Başkan Erdoğan tarafından aylar önce ceza infaz yasası hakkında müjde verilmişti. Ekim ayında Meclis'in açılmasıyla birlikte gündeme gelen konular arasında af yasası ve ceza indirimi olacak. Bu nedenle Ekim ayında af yasası çıkacak mı sorusunun yanıtı merak ediliyor. Peki, af yasası ve ceza indirimi nasıl olacak? İşte af yasası son dakika gelişmeleri...

Giriş Tarihi 10 Eylül 2019, 19:12 Güncelleme 11 Eylül 2019, 01:21
Ekim ayında af yasası çıkacak mı? Ceza indirimi nasıl olacak? İşte af yasası son dakika gelişmeleri

İÇİNDEKİLER

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, yaptığı açıklamada Yargı Reformu Strateji Belgesine yönelik açıklamalarda bulundu. Bakan Abdulhamit Gül'ün açıklamalarının ardından af yasası hakkında araştırmalar artış gösterdi. Bir süredir gündemde yer alan af yasası ve ceza indiriminin nasıl olacağı, mahkum yakınları tarafından merak ediliyor.

EKİM AYINDA AF YASASI ÇIKACAK MI?

Ceza indirimi ve af yasasının Meclis açıldığında gündeme gelen ilk konulardan birisi olması bekleniyor. Ayrıca Yargı Reformu Strateji belgesinin akabinde ceza indiriminde de kapsamlı bir değişiklik yapılması öngörülüyor. Düzenleme neticesinde infaz sürelerinin düşürülmesinden kadın ve çocuk cinayetlerine kadar birçok değişiklik yapılacak.

ADALET BAKANI GÜL'DEN ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, yargı reformu belgesinin 82 milyon için hazırlandığını belirterek eleştirilerin dikkate alınacağını ve uygulamaların takip edileceğini belirtti. Gül, "Mahkeme temelli aile arabuluculuğunun da bu dönemde hayata geçmesini arzu ediyoruz." dedi.

Gül, Hakimevi'nde bir araya geldiği gazetecilere yeni yargı paketine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Türkiye'nin hukukun üstünlüğünü tam olarak egemen kılmaya çalışan bir hukuk devleti olduğuna işaret eden Gül, hukuk devletinin ayrılmaz en temel unsurunun bağımsız ve tarafsız yargının inşa edilmesi olduğunu söyledi. Adaletin devletin temeli olduğunu vurgulayan Gül, "Ülkemizde toplumun huzuru, sosyal barış, ekonominin daha güçlü olması, sosyal, kültürel gelişmenin sağlanmasında da temel unsur adaletin tecelli etmesidir." diye konuştu.

Vatandaşların adaletin oluştuğuna ilişkin kanaatlerinin pekişmesi için de iyi işleyen bir adalet sisteminde ihtiyaç olduğunu ve tüm çabalarını bu yönde sürdürdüklerini dile getiren Gül, "Etnik aidiyeti ne olursa olsun, sosyal statüsü, yaşı, düşüncesi ne olursa olsun herkesin kendini emin ve güvende hissettiği bir ortamı hep beraber inşa etmek temel hedefimizdir. Bu adli yıldaki yaklaşımımız da bu olacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

Vatandaşların yargıya güvenlerinin adaletin zamanında ve gecikmeksizin tecelli etmesiyle mümkün olacağını vurgulayan Gül, adliye kapısının adalet kapısı olduğuna inandıklarını ve bu kapıdan giren herkesin büyük bir memnuniyetle evlerine dönmesini amaçladıklarını dile getirdi.

"BU YARGI REFORMU BELGESİ TÜRK MİLLETİNİN YARGI REFORMU BELGESİDİR"

Adalet Bakanı Gül, yeni Yargı Reformu Strateji Belgesi'ni 30 Mayıs'ta Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde kamuoyu ile paylaştıklarını hatırlatarak "2019 adli yılında bunun artık yargıya güvenin arttığı bir milat olarak uygulamaya geçmesini bekliyoruz, arzu ediyoruz. Yine yargı reformunun da tek tek uygulamaya başlandığı bir yıl olmasını diliyoruz." dedi.

Bu belgenin sadece bir paketle başlayıp bitecek bir belge olmadığına, 15 yıllık dönemi kapsayan bir reform süreci olduğuna dikkati çeken Gül, "Tüm paydaşlarla Adalet Bakanlığı olarak bizler, Türkiye'de bu konuda söz söylemek isteyen herkesi masamıza çağırdık, oturduk ve onların taleplerini belgeye yansıtmaya çalıştık. Bu yargı reformu belgesi, AK Parti'nin, Adalet Bakanlığının reform belgesi değildir. Bu yargı reformu belgesi, Türk milletinin, 82 milyonun, doğusuyla batısıyla bütün milletimizin yargı reformu belgesidir. Dolayısıyla bu hassasiyetle çalışmalarımızı hep sürdüreceğiz." şeklinde konuştu.

Yargının hiçbir şekilde, hiçbir zümreye, gruba, organize yapıya teslim edilemeyeceğinin altını çizen Gül, "Çünkü her vatandaş, yargıya güven anlamında hiçbir şekilde şüpheye maruz kalmamalıdır. Bu konudaki hassasiyetimizi çok net ve çok kararlı bir şekilde sürdüreceğiz. Dolayısıyla bu belgeler bir partinin ya da bir dönemin değil daha iyisini bulmak adına her zaman revize edilmesi gereken belgelerdir." dedi.

Bu süreçte çok olumlu tepkiler geldiğini belirten Gül, gelen eleştirilerin de kendileri için değerli olduğunu anlattı. Gül, "Eleştirileri hem Parlamento dikkate alacak hem uygulamalar gerektiren konularda bizler de reform belgemizin takibini yapacağız." dedi.

Bu belgeyi, "güven veren" ve "erişilebilir bir adalet" yaklaşımıyla hazırladıklarını aktaran Gül, "Yeni bir insan hakları eylem planı çalışmalarımızı başlattık. Tüm kurum ve kuruluşlar olarak insan hakları çerçevesinde hangi konularda daha iyi adımlar atılması gerektiğini büyük bir çerçeve ile hazırlayacağız ve devlet olarak 'Biz bu insan hakları konusunda şunları taahhüt ediyoruz.' diye ayrıca bir çalışmamızı Bakanlığın öncülüğünde yapacağız." bilgisini verdi.

AF YASASI NASIL OLACAK?

İNFAZ SÜRELERİ DÜŞECEK: Ceza infaz süreleri düşürülecek. Yani cezaevinde kalma süresi kısalacak. Adli suçlarda yüzde 66 olan bu sürenin yüzde 50'ye doğru çekilmesi üzerinde duruluyor. Bu düzenleme ile aynı zamanda 2004 öncesine dönülecek. 2004 yılında çıkartılan Ceza İnfaz Kanununa göre cezaevinde kalma süresi yüzde 66'a yükseltilmişti.

CEZAEVİNDEN ÇIKABİLECEKLER: Bu durumda 10 yıl hapis cezası alan bir kişi mevcut sistemde 6 yıl 6 ay cezaevinde kalırken bu süre yeni düzenleme ile 5 yıla inecek. Düzenleme geriye doğru yürüyeceği için cezasının yüzde 50'sini çekenler cezaevinden çıkacak.

TERÖRE AF YOK: Terör suçları için ise ayrı bir infaz oranı uygulanıyor. Ancak yapılan hazırlıkta terör suçlarına ilişkin herhangi bir indirim yapılması öngörülmüyor.

KADIN VE ÇOCUK CİNAYETLERİ: Toplumu derinden etkileyen ve kamu vicdanını sızlatan kadına şiddet kadın cinayetleri, çocuklara yönelik her türlü cinsel istismar ve cinayetler için ise ayrı bir düzenleme yapılması planlanıyor. Bu suçlar için cezaevinde kalış sürelerinin arttırılması düşünülüyor.

Bu kapsamda kadın cinayetleri için en az 40 yıl, çocuk suçlarında da 50 yıl cezaevinde kalması üzerinde duruluyor. Bu yönde bir düzenleme yapılması bile cezaevinde bulunanların indirimden yararlanması ve cezalarını mevcut sisteme göre çekmeden dışarı çıkmalarına izin verilmeyecek