Son dakika! Başkan Erdoğan'dan Sivas'ta önemli açıklamalar

Son dakika haberine göre Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Sivas Kongresi'nin 100'üncü Yıl Dönümü Kutlama Programı'nda önemli açıklamalarda bulundu. Başkan Erdoğan, "Sivas Kongresi'nin 100. yıldönümünde Sivas'tan bir kez haykırıyoruz. Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür. Vatanımız, bayrağımız, milletimiz bizim namusumuzdur, şerefimizdir. Vatanımıza, bayrağımıza uzanan her eli kırdık, yine kıracağız. İşte kongre salonlarına bayrağımızı asmayan teröristlere ödettiğimiz bedeller ortadadır. İçerden ya da dışarıdan Türkiye üzerinde operasyon yapmak isteyenlere gereken cevabı vermeye devam edeceğiz. Ya olacağız, ya öleceğiz diyerek girdiğimiz bu kutlu yoldan asla dönmeyeceğiz." ifadelerini kullandı. Erdoğan, "Ramazan Bayramı'na kadar yüksek hızlı treni Sivas'a ulaştıracağız." dedi.

Giriş Tarihi 04 Eylül 2019, 15:05 Güncelleme 04 Eylül 2019, 16:56
Son dakika! Başkan Erdoğan’dan Sivas’ta önemli açıklamalar

İÇİNDEKİLER

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Sivas Kongresi'nin 100'üncü Yıl Dönümü Kutlama Programı'nda konuştu. Başkan Erdoğan "Bir asır sonra bir kez daha tekrarlıyoruz ki, manda ve himaye asla kabul edilemez." ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:

Tarihimizin en derin izlerini hafızalarımıza kazıyan dönemlerden biri milli mücadele yıllarıdır. 4 Eylül 1919 tarihi aziz milletimizin hafızasında çok önemli bir yere sahiptir. Milli mücadelenin işaret fişeği burada atılmış, Kurtuluş Savaşı'nın hazırlıkları burada yapılmıştır. Sivas cumhuriyetin ilk merkezidir. Tam bir asır önce yurdun dört bir yanından gelen delegeler burada milli bir duruş sergilemişlerdir.

Sivas Kongresi deyince hemen gözümüzün önüne gelen tarihi bir fotoğraf vardır. O fotoğrafta Gazi Mustafa Kemal'le birlikte kimler var? O gün İstanbul temsilcisiyle burada mıydı? Buradaydı. Bursa, Aydın, Denizli, Afyon burada mıydı? Evet buradaydı. Sivas'taki tarihi toplantıda doğudan batıya, kuzeyden güneye bütün vatan temsil ediliyordu. Bir asır sonra aynı mekanda milli mücadelenin ilk temsilcilerini saygıyla anarken, Sivas'taki kararlılığı asla kaybetmediğimizi de hatırlatmak istiyorum.

"BU ŞEHİRDE KARŞILIK BULAMAYAN BİR SİYASİ HAREKETİN..."
Gazi Mustafa Kemal ve Amasya Genelgesi'nde imzası bulunan paşalar, Sivas'ta milli bir kongrenin toplanması kararını vermişlerdi. Sivas o günün şartlarında sadece jeopolitik konumuyla değil, Sivaslıların duruşlarıyla da emniyetli olması nedeniyle seçilmişti. Sivas, Anadolu'nun birlik ve dirlik yurdudur. Sivas'ın gönlünde nifak değil, birlik, beraberlik duyguları yer bulur.

Bu şehirde karşılık bulamayan bir siyasi hareketin ülkenin tamamında başarılı olması mümkün değildir. Biz de bunun için Sivas'a ayrı bir önem verdik.

"MANDA VE HİMAYE ASLA KABUL EDİLEMEZ"
Vatan için, bayrak için yola çıkan Sivaslılar, Refahiye, Suşehri üzerinden gelen Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşlarını 2 Eylül'de büyük bir coşkuyla karşıladılar. Kongrenin başlamadan sona ermesi için yürütülen tüm sinsi teşebbüsler boşa çıkartıldı. Mustafa Kemal ve arkadaşlarının Ankara'ya hareket ettiği güne kadar, tam 108 gün boyunca ülke Sivas'tan idare edildi. Gazi Mustafa Kemal hatıralarında, Cumhuriyet'in temellerini burada attık diyor. Burada manda ve himaye asla kabul olunamaz kararının alınmasıyla milli mücadelenin gayesi bütün dünyaya ilan edildi. Sivas Kongresi kararları en zor zamanlarda bütün dünyaya haykırılan bağımsızlık manifestosudur. Bir asır sonra tekrar haykırıyoruz. Manda ve himaye asla kabul edilemez, milli sınırlar içinde vatan bir bütündür, parçalanamaz.

"VATANIMIZA UZANAN HER ELİ KIRDIK YİNE KIRACAĞIZ"
Milli iradeye darbe vurmak için girişilen hain darbe girişimi 97 yıl sonra bir kez daha boşa çıkartıldı. 15 Temmuz gecesi Türk milleti, hainleri bozguna uğrattı. Sizler de o gece istiklal ve istikbalinize sahip çıktınız. Darbecilerin karşısında dimdik durarak meclisinize, cumhurbaşkanınıza ve hükümetinize sahip çıktınız. Sivas Kongresi'nin 100. yıldönümünde Sivas'tan bir kez haykırıyoruz. Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür. Vatanımız, bayrağımız, milletimiz bizim namusumuzdur, şerefimizdir. Vatanımıza, bayrağımıza uzanan her eli kırdık, yine kıracağız. İşte kongre salonlarına bayrağımızı asmayan teröristlere ödettiğimiz bedeller ortadadır. İçerden ya da dışardan Türkiye üzerinde operasyon yapmak isteyenlere gereken cevabı vermeye devam edeceğiz. Ya olacağız, ya öleceğiz diyerek girdiğimiz bu kutlu yoldan asla dönmeyeceğiz.

"TÜRKİYE, MANDA TARTIŞMALARINI SİVAS'TA KAPATTI"
Sivas'tan bahsederken milli mücadele yıllarında burada kurulan bir dernekten bahsetmezsek eksik olur. Anadolu Kadınları Müdafa-i Hukuk Cemiyeti, Sivas'ta kurulmuştur. Bu cemiyet milli mücadele boyunca temsil heyeti ve Ankara hükümeti ile temaslarını sürdürmüş ve Gazi Paşa'nın takdirini kazanmıştır.

Kimileri Amerikan mandasına girmenin doğru olacağını düşünüyordu. Sivas Kongresi sürerken, bir Amerikan generalde Sivas'a gelmişti. Bu Amerikalı subay Sivas'ta kulis yapar ancak manda fikri bir daha açılmamak üzere tarihe gömülür. Bu generalin ısrarlı tutumu Mustafa Kemal'i öyle sinirlendirir ki, elindeki tesbihin ip kopar. Mustafa Kemal, tesbih tanelerini yeniden ipe dizerken, "Görüyor musunuz general, tesbih dağıldı ama bu tesbihi bir araya getirecek siz değil, bu millettir" diyerek konuyu kapatır.

Türkiye, manda tartışmalarını Sivas'ta kapattı. Ama bazı gönüllerde bu özlem hep devam etti. Kardeşlerim siyaset başkadır, politik çıkar başkadır, ülkenin ve milletin ali çıkarları başkadır. Bunları birbirine karıştırdığınıza kendinizi bayrak yerine, başka paçavralar altında bulabilirsiniz. Kendinizi doğrudan milletimizin iradesine kasteden darbecilerle aynı çizgide bulabilirsiniz.

Bizim Suriye ile 911 kilometre sınırımız var değil mi? Orası bir zamanlar Misak-ı Milli sınırlarıydı.

HIZLI TREN MÜJDESİ: RAMAZAN AYINA KADAR...
Kardeşlerim inşallah Ramazan ayına kadar Allah nasip ederse, yüksek hızlı trenimizi Sivas'ımıza vardıracağız. Gerçi bazıları Sivas'a ne gerek var trene deyip geçmişlerdir ama biz ülkemizin muassır medeniyetler seviyesine çıkması için nereye ne gerektiğinin planlarını iyi yaptık. George hızlı trene biniyorsa, benim Ayşe'm Fatma'm da binecektir.